Organize suç örgütü lideri olmakla suçlanan Sedat Peker'in iddialarıyla gündeme gelen iş insanı Halil Falyalı'nın otomatik silahlarla yapılan saldırı sonucunda hayatını kaybetmesi geniş yankı uyandırdı. Kumarhane ve sanal bahis sitelerini yöneten ve milyarlarca dolara hükmettiği iddia edilen Falyalı'nın ölümüyle birlikte Kuzey Kıbrıs'ta kara para ağının el değiştireceği iddia edildi. Olayı yakından takip eden Kuzey Kıbrıslı gazeteciler ve siyasetçiler, KKTC'de mafyanın sokaklarda kol gezdiğini, Türkiye'nin arka bahçesi haline geldiğini belirtirken, soruşturmaya Türkiye'nin de dahil olması gerektiğini kaydetti.
Girne kenti, dün ülke tarihinin en büyük cinayetlerinden birine sahte oldu. Halil Falyalı'yı taşıyan aracın içinde bulunduğu konvoy, 8 Şubat günü yerel saat ile 18.45 sıralarında evinin yakınlarında pusuya düşürüldü. Saldırganlar, kalaşnikof olduğu belirtilen uzun namlulu silahlarla Falyalı'nın içinde bulunduğu aracı çarpaz ateşe tuttu. Saldırı sonucunda Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş hayatını kaybetti. Uzun süredir tehdit aldığı ifade edilen Falyalı'nın bu nedenle satın aldığı zırhlı araca o sırada eşi ve çocuklarının bindiği, kendisinin ise öndeki araçta yer aldığı bildirildi.
Girne polisinin, olaya ilişkin yürüttüğü soruşturma kapsamında Ö.T. adlı şüpheliyi gözaltına alındı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Doğuş Derya, cinayetin işleniş biçimine bakıldığında ortada çok ciddi organize suç örgütü işi olduğunu görüldüğünü kaydetti. 1990'lardan itibaren kumarhanelerin ve offshore bankaların aktarılmasıyla Kuzey Kıbrıs'ın Türkiye'nin arka bahçesi olarak muamele görüldüğünü belirten Derya, bu süreçten sonra kara para aklama işlerinin Kıbrıs'ta döndürüldüğünü vurguladı. 1996 yılında gazeteci Kutlu Adalı'nın evinin önünde Uzi marka silahla öldürüldüğünü anımsatan Derya, Sedat Peker'in cinayetle ilgili Korkut Eken'in adını verdiğine dikkat çekti. Derya, DW Türkçe'ye şunları kaydetti:
"Aslında cinayetin; Türkiye'de adına derin devlet, kontrgerilla, gladyo ne derseniz deyin, 1990'larda buradaki siyasi partileri bombalayan, bazı siyasetçilerin arabalarına bomba koyan, Kutlu Adalı cinayetinin sorumlusu olan yapıyla, burada bir takım rant işlerine giren, sanal bahis benzeri belki narkotik işleriyle iştigal eden derin kişilerle bağlantısı olduğunu tahmin edebiliriz. Ama gerekli tahkikatin Kıbrıs'ta ve Türkiye'de işbirliği şeklinde yapılması gerekiyor. Bu mümkün olmazsa bu derin bağlantıların nereden neşet ettiğinin çözülmesi çok kolay olmayacaktır."
Kuzey Kıbrıs'ta yayın yapan Özgür Gazete Genel Yayın Yönetmeni Pınar Barut ise cinayet için "mafya hesaplaşması" dedi. Falyalı'nın öldürülmesiyle birlikte kara paranın el değiştireceğini savunan Barut, şöyle konuştu:
"Bu cinayeti; Halil Falyalı özelinden ziyade daha geniş şekilde gerek Türkiye'de gerekse başka ülkelerde ayağı bulunan bir kara para, uyuşturucu ticareti, sanal bahisten kazanılan milyarların paylaşılması, hatta benim kişisel yorumum bunun el değiştirmesiyle açıklayabiliriz. Halil Falyalı'dan arda kalan büyük malvarlığı ve bir şekilde idare ettiği söylenen büyük çark kime kalacak? Falyalı'dan kalan boşluğu kim dolduracak? Bunun bir yer değiştirme olduğu aslında söylenebilir."
Pınar Barut, bu boşluğu şuanda kimin dolduracağı konusunda fikir yürütmenin şu aşamada zor olduğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Ama boş kalamayacak kadar büyük bir paranın döndüğü bir alan olduğunu söyleyebiliriz. Bu çark durmayacak. Halil Falyalı'nın bu işlerden dolayı tutuklandığını düşünsek, bu evet buradaki kirli paranın temizlenmesi olarak algılanabilir. Ama Falyalı'nın hepimizin düşündüğü gibi bir mafya hesaplaşması sonucu öldürüldüyse eğer kuvvetle muhtemel budur, evet o boşluğa biri gelecektir."
Cinayet, Türkiye'de devlet-mafya-siyaset üçgenindeki karanlık ilişkileri açığa çıkan Susurluk kazasını akıllara getirdi. Bu benzetmeye ilişkin "Kıbrıs'ın Kuzeyi'nde yaşanan her şey açığa çıktığında Susurluk bir pembe dizi gibi kalır" diyen Barut, geçen hafta Girne'de yine sanal bahis işi yapan Bulut Akacan'ın babasının silahlı saldırıya uğradığını, Akacan'ın buna ilişkin Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi'ni suçladığına dikkat çekti. Barut, "Dolayısıyla Kıbrıs Kuzeyi'nde mafyanın sokaklarda kol gezdiği, Türkiye'nin pis işlerini hallettiği kapalı bir kutu olduğu gerçeği açığa çıkmış oldu" dedi.
Yenidüzen Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Cenk Mutluyakalı ise özellikle son dönemde Sedat Peker'in gündeme getirdiği iddiaların ardından bu tür hesaplaşmaların beklendiğini kaydetti. Mutluyakalı, şunları söyledi:
"Ama yaşanan bu cinayet, infaz, pusu adına ne derseniz deyin, büyük bir hesaplaşmanın sonucu gibi görünüyor. Bizim için karanlık bir kuyu. Daha üzücü olan son zamanlarda Ada'nın Kuzeyi pek çok yapı ve mafyayla anılır oldu. Ve her şey, pamuk ipliğinde, hukukun olmadığı, Türkiye'nin arka bahçesine dönüştü."
Mutluyakalı, KKTC Anayasası'na göre, güvenlikten Türkiye'nin sorumluğu olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin soruşturmaya dahil olması gerektiğini vurguladı.
Türkiye'deki güvenlik birimleri ise Halil Falyalı'nın öldürülmesine ilişkin herhangi bir açıklama yapmadı.
Türkiye, Halil Falyalı ismini Sedat Peker'in açıklamalarıyla tanıdı. Kıbrıs doğumlu olan Falyalı, KKTC'de birçok otel, kumarhane ve sanal bahis sitesini işletiyor. Falyalı'nın yönettiği "kara para"nın milyarlarca dolar olduğu iddia ediliyor. Sedat Peker, twitter üzerinden yaptığı açıklamada Halil Falyalı'nın yasadışı bahis sitelerinde 50 bin dolar ve üstü para kaybeden 49 bin 900 kişinin isimlerinin olduğu dosyayı ele geçirdiğini belirtirken, bunlar arasında Türkiye'den birçok siyasetçi ve bürokratın da olduğunu öne sürmüştü.
Peker, Halil Falyalı'yı; eski Başbakan Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım'la KKTC'deki kokain ticaretini yönetmekle suçlamıştı. Falyalı ise bu iddiayı reddetmişti. Peker, Erkam Yıldırım'ın KKTC'ye gittiğinde Falyalı'yı ziyaret ettiğini de öne sürmüştü.
Halil Falyalı, işlettiği kumarhanede yaşanan hırsızlık olayı nedeniyle bir çalışanını darp ettiği iddiasıyla 15 Ekim 2021'de tutuklanmıştı. Gazeteci Erk Acarer, bu dönemde, Falyalı'nın elinde olan ve içinde Kıbrıslı siyasetçilerin de olduğu görüntü arşivinin Sedat Peker'in eline geçtiğini öne sürmüş, Başbakan Ersan Saner'e ait olan özel görüntüleri izlediğini açıklamıştı. Saner bunun üzerine siyasetten çekilmek zorunda kalmıştı. Peker ise bu dönemde yaptığı paylaşımda, "Kıbrıslı siyasiler; uyuşturucu baronlarıyla, yasadışı bahisçilerle birlik olup Türkiye’de bana karşı kurulan komploya destek verirsiniz he. Hepiniz yandınız. Arşiv bana geçti. Siz kaşındınız. Sizi de rezil edeceğim. Utanma duygusu olan, istifa edip gitsin" demişti. KKTC Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Tözün Tunalı'nın da özel görüntüleri, "Deli Çavuş" isimli bir twitter hesabı üzerinden yayınlanmıştı. Falyalı, daha sonra mağdurun şikayetini geri çekmesiyle 17 Aralık 2021'de tahliye edildi.
Falyalı'nın Türkiye'deki birçok ünlü isimle de yakın ilişkisi olduğu anlaşılmıştı. Oyunca Oktay Kaynarca, Bahçelievler Katliamı hükümlüsü Haluk Kırcı, sanatçı Yavuz Bingöl, milletvekili Saffet Sancaklı'nın Falyalı ile fotoğrafları sosyal medyada yer almıştı.
Alican Uludağ
©Deutsche Welle Türkçe