Hamza Hamzaoğlu: Hedefim, Terim'in rekorunu kırmak değil

Hamza Hamzaoğlu: Hedefim, Terim'in rekorunu kırmak değil

Galatasaray'da sezonu çifte kupa ile kapattıktan sonra önceki gün 3 yıllık sözleşme imzalayan Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, şampiyonluk hikâyesini ve hedeflerini anlattı. Hamzaoğlu, "Hedefim, Fatih Terim'in rekorunu kırmak değil. Fatih hocanın yaptıklarının daha iyisini yapmak gibi bir hedefim yok. Onun yaptıklarına yakın başarı elde etsek görevimizi yapmış sayılırız" dedi.

Zaman'dan Mesut Yıldırım'a konuşan Hamzaoğlu'nun verdiği yanıtlar şöyle:

Kadroyu büyük ölçüde koruyacağız. Önümüzdeki sene bu istikrarı koruyarak başlamayı doğru buluyorum. Şampiyonlar Ligi gerçeği var. Kadromuzu biraz daha iyileştirmek zorundayız, gelecek sezon biraz daha iyi bir kadroya sahip olmak zorundayız. 5 tane oynayan oyuncu aldığınızda dengeler birdenbire bozulur. Hem yerli hem yabancı oyuncuları kadromuza katacağız. 44 kişiden 28 kişiye düşeceğiz. Karşılıklı görüşüp anlaşacağız. Herkes bir kulüp arayıp bulacak.

Yönetime, bir bütçe sunmayacağız, zaten gereksiz bir harcamamız olmayacak. Makul çerçevede ihtiyacımız kadar transfer yapacağız.

Transferde nokta atışı yapmamız gereken bir bölge yok. Biz 28 kişilik kadromuza oyuncu takviyesi yapacağız. Kiralık oynayan oyuncularımız var onları değerlendireceğiz. Belki onların bazılarını tekrar kullanacağız. Kampa birçok şeyi halletmiş şekilde gitmeyi arzu ediyoruz.

Melo bizim bir sene daha kontratı bulunan oyuncumuz. Hiç görüşmedim onunla transfer konusunda.

De Jong ve Egemen ismi geçiyor. İsimler üzerinden gitmeyelim. Biz hazırlığımızı yapıyoruz. Oyuncularla görüşmelerimizi sürdürüyoruz, maliyetlerini çıkarıyoruz. Ben, ‘Şunu istiyorum, illaki bunu alacağız.” diyemem. Herkesten önce ben soruyorum, ‘Maliyeti ne?' Kulübüme yük getirir mi getirmez mi? Takımın dengelerini bozar mı bozmaz mı?

Kaleci Sinan'la devam edeceğim. Son maçta iyi oynadı. Hakkını yemeyelim çocuğun. Muslera'nın arkasında beklemekte, bir süre oynamayıp maça çıkmak da kolay değil. Bir Muslera değil ama kötü bir kaleci de değil.

Üç yıllık sözleşme imzaladım. Hedefim, Fatih Terim'in rekorunu kırmak değil. Fatih hocanın yaptıklarının daha iyisini yapmak gibi bir hedefim yok. Onun yaptıklarına yakın başarı elde etsek görevimizi yapmış sayılırız.

Başkanla gayet uyumlu çalışıyoruz. Onlar kendi alanlarında biz de kendi alanımızda yapmamız gerekeni yapıyoruz.

Fenerbahçe'de yeni bir heyecana ihtiyaç vardı. Sezon içerisinde kendisini belli etmişti. Ama Teknik Direktör Pereira ne verebilir bilemiyorum. Mutlaka bir heyecanla başlayacaktır.

Biz şampiyon olmuş şekilde lige başlayacağız. Bu dezavantaj da olur yanlış düşünür ve rahatlarsanız. Çünkü Beşiktaş'ta, Fenerbahçe'de, Trabzon'da bu sezon kaybedilmiş şampiyonluğun moralsizliği var. Bir hırsla başlayacaklar lige.

Yıkıcı eleştirilere hazırlıklıyım.

Sözleşmeye 3 yıllık yazdık. 5 dakika sürmedi. Başkan, ‘Hocam ne düşünüyorsun?' dedi. Ben de, ‘Başkanım siz ne düşünüyorsunuz?' dedim. Sonra hocam ‘Şöyle yapalım.' dedi. ‘Tamam.' dedim. Bu kadar.

Bilal henüz Borsa'ya bildirilmedi. Erken açıklamalar kulübü sıkıntıya sokar.

Gideceklere kulüp bulmalarında yardımcı olurum. Onlar da oynayabilecekleri yerlere gitmeliler. Aydın'ı, Sabri'yi çağırıp konuşacağız.

Eboue ile hep konuşuyoruz. Ama henüz ne o, ne de ben kadro dışı kalma konusunu açmadık. Dany kiralık. Şu an bizim malımız. Bunları değerlendiriyoruz. Belki de tutacağız Dany'i de.

Amrabat belki dönebilir. Mevcut kadromuzdaki birçok oyuncu ile kampa gideceğiz. Oraya da topyekûn gidemeyiz. 40 kişi kamp olmaz.

Bence futbolun yaşı çok önemli değil. İyi oyuncu takıma her zaman katkı sağlar. Altyapıdan da bakacağız.

Şampiyonlar Ligi'nde ilk hedef gruptan çıkmak. Ondan sonra da eleme, çeyrek final. Artık nereye kadar gidebilirsek.

Şampiyonluğa inancımızı hiç kaybetmedik. Ama bu iş bitti diyemedim hiç. İmzayı attıktan sonra Taffarel ile çıkılan Gaziantepspor maçını izledim. Son dakika Burak'ın attığı o kafa golü sonrası, “Arkadaşlar bu bir mesajdır bize. Bu sene şampiyonluğu Allah bize nasip edecek.” dedim.

Cesare Prandelli aile ortamını sağlayamamıştı. Biz bunu başardık. Ağır yenilgiler ve kazanamamak oyuncuları demoralize etmişti, biz bunu giderdik.

Oyuncularıma Avrupa'dan teklif gelmesi güzel bir şey. Keşke tüm oyuncularımı Avrupa'dan takımlar istese. Bu bizim iyi bir takım olduğumuzu, oyuncularımızın çok iyi olduğunu gösterir. Oyuncum bana gelir ‘Gitmek istiyorum hocam iyi bir teklif aldım, kariyerim için daha iyi olacağını düşünüyorum.” derse yardımcı olurum. Kulübün menfaatleri doğrultusunda izin veririz. Muslera, Melo, Sneijder, Selçuk hepsi dahil. Selçuk, Barcelona'da niye oynamasın?

Alp Yalman'ın başkanlığında kulübün hiç borcu yoktu. Ben Galatasaray'da oynarken alacaklarımız en fazla 10 gün gecikirdi. Ama hiçbir zaman paramız kalmadı kulüpte. Yine kalmıyor. Ama kulübün borcunu da düşürmemiz lazım.