Hanefi Avcı: Örgüt adına hareket eden ve olayları karışabilecek cemaat üyesi sayısı 10 bin kişi

Hanefi Avcı: Örgüt adına hareket eden ve olayları karışabilecek cemaat üyesi sayısı 10 bin kişi

Devrimci Karargah soruşturması kapsamında 3 yıl 9 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen eski Emniyet Müdür Hanefi Avcı, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaptığı açıklamada “Örgüt adına hareket eden ve olayları karışabilecek cemaat üyesi sayısı 10 bin kişi” dedi.

Avcı, CNN Türk’te Didem Arslan’ın sunduğu ‘Türkiye’nin Gündemi’ programına konuk oldu.

Avcı, öğlen saatlerinde NTV canlı yayınında yaptığı açıklamada da şöyle konuşmuştu:

Cemaatin kendi içine kapalı bir yapısı var.

Fethullah Gülen’i üstün kişilikli bir insan olarak biliyorlar.

Cemaatin kendi mensuplarını dahi dinleme izleme alışkanlığı var. O tip bilgiler cemaati güçlü hale getiriyor.

Cemaatin tüm görevlileri elde ettikleri bilgileri önce cemaate gönderiyorlar. Her alandan inanılmaz bilgi akışı vardır. Her alandan bilgi akışı olur cemaate.

 

“İletişim konusunda birikimliler”

 

Biz iki üç yıl önce bu askerleri ekarte etseydik yargı mensuplarını kamu görelilerini uzaklaştırsaydık bu kadar ağır yaşamazdık bu durumu.

Cemaat mensupları iletişim konusunda oldukça birikimliler. Buna karşı tedbir üretmekte de yetenekliler.

Cemaat devlet kadrolarını ele geçirip devlete karşı kullandığı için güçlüydü.

 

“17 Aralık sonrası güçsüzleştiler”

 

17 aralıktan sonra yavaş yavaş devlet kadrolarından uzaklaştırıldıkları için güçsüzleştiler.

Her ne kadar eleştirmiş olsak da, eğer onlar yapılmamış olsa altından kalkmak zor olurdu.

Yolsuzluk olsa da 17 Aralık’ı bunlar yaptı.

 

“İktidara alternatif olduklarını düşündüler”

 

Cemaat öyle bir hale geldi ki mevcut iktidara alternatif olduklarını düşündü. Cemaat üstünlüğü kendi almak istedi. Hükümetle karşı karşıya gelince de hükümeti bertaraf etmek istedi.

17-25 Aralık’ı planladı. O gün istediği gibi uygulasaydı bugün bu hükümet olmazdı.

O gün paniklediler ve operasyonu öne aldılar ve birçok şey birbirine karıştı. İlk operasyonla birlikte devlet tedbir aldı ve cemaati püskürttü.

Şimdi anlaşılıyor ki darbe de daha ileride bir tarihte yapılması planlanmış. Hatta 15 Temmuz’da da gece üç yerine daha erken bir saate çekilmiş.

Bu operasyonda da paniklediler. Üç önemli şey var. Bir tanesi İzmir’de casusluk soruşturmasına karşı yürüyen bir soruşturma var. O genişleyecekti bazı askerlere karşı.

İkincisi yasa çıktı eğer cumhurbaşkanı onaylarsa tüm Yargıtay ve Danıştay’daki cemaat mensupları uzaklaştırılacaktı. Eğer darbe başarılı olsaydı çıkmış kanunu kendileri uygulayacaktı.

Üçüncü sebep YAŞ yaklaşıyor. Bunların bir kısmı uzaklaştırılacaktı.

Son olarak ise darbe bilgisi sızdıktan sonra gece üçten erkene alıyorlar operasyonu.