Ali İsmail Korkmaz'ın dövüldüğü akşam gittiği Yunus Emre Devlet Hastanesi'nde, ifadesini alıp durumu savcılığa bildirmeyen polis Vedat Esen beraat etti. Daha önce de Korkmaz'ın tedavisinde yeterli özeni göstermediği iddia edilen doktor Hasan Gülcü hakkında 'kovuşturmaya yer olmadığına' hükmedilmişti.
İsmail Saymaz'ın Radikal'de yer alan haberine göre, Gezi Parkı protestoları sırasında Eskişehir’de polis ve sivil saldırganlarca dövülerek öldürülen 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz’ın, tedavi için gittiği Yunus Emre Devlet Hastanesi’nde ifadesini almayan ve karakola yönlendirmeyen polis Vedat Esen hakkında, “görevi kötüye kullanmak” iddiasıyla Eskişehir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. İddianamede, polis Esen’in, Korkmaz’ın başvurusunu tespit edip polise ve savcılığa intikal ettirmeyerek, görevinin gereklerini yerine getirmediği iddia edilmişti. Davaya bakan Eskişehir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin, geçen yıl 15 Mayıs’ta verdiği kararında, Esen’in ihmalinin ölümün meydana gelmesinde bir sebep olarak değerlendirilebileceği, dolayısıyla Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki Ali İsmail Korkmaz Davası ile arasında illiyet bağı bulunduğu savunulmuştu. İki dosyanın birleştirilmesi gerektiğine karar veren mahkeme, bir muvafakat olup olmadığına karar verilmesi için dosyayı Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti. Mahkeme, dosyalar arasında bağ olmadığı gerekçesiyle muvafakat vermemişti.
Bunun üzerine yargılamaya devam eden Eskişehir 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin geçen yıl 21 Ekim’de beraata hükmettiği ortaya çıktı. Mahkeme, gerekçeli kararında, polis Esen’in hastaneye başvurmuş olan Korkmaz’ın ifadesini alıp adli vakayı savcılığa bildirmek zorunda olduğunu hatırlattı. Fakat Korkmaz’ın “merdivenden düştüğü” yönünde beyanda bulunduğu, Esen’in hastanenin zimmet defterlerinde adli kaydın girişine yaptığı, “Düşme” diye not yazdığı ve durumu amirlerine bildirdiği ifade edildi. Korkmaz’ın hastaneye başvurduktan 14 saat sonra Odunpazarı Polis Merkezi’ne gittiği belirtilerek, “müracaat sağlanmayarak ifade alınmaması yönündeki mağduriyetin oluşmadığı” savunuldu. Ayrıca Korkmaz’ın ifadesini almama konusunda bir suç kastının olmadığı belirtildi.
Korkmaz Ailesi’nin avukatı Özgür Özlem Öngel bu kararı temyiz etti. Öngel, temyiz dilekçesinde, Ali İsmail Korkmaz’ın ortopedi ve beyin cerrahi muayenesi için sabaha kadar beklediğini fakat Emniyet’e başvurmadığı için geri çevrildiğini hatırlattı. Öngel, “İfade polis tarafından görevin gereğine uygun şekilde derhal alınmış olsa idi, Korkmaz sabah saat 08.00 sıralarında ortopedi polikliniğine başvurduğunda başvurusu kabul edilecek ve detaylı muayenesi yapılabilecek, durumunun ciddiyetini öğrenebilecek ve gerekli tedbirler alınabilecekti. İfadesi alınmadığı için poliklinik başvurusu reddedilen müteveffanın ifadesi ancak aynı gün 19.25’te alınabilmiş ve bu kadar süre sonra muayenesi yapıldığında ise çok geç kalınmış olduğu ortaya çıkmıştır. 19.25’te alınan ifadesi ise müteveffanın bilinci gidip geldiği halde alınmıştır ve bu durum ifade sırasında yanında bulunan müdafiince beyan edilerek sağlık kontrolünün bir an evvel yapılması da istenmiştir” dedi.