Sakarya Sosyal Hizmetler Vakfı Başkanı Pakize Tuğcu (77), AA muhabirine yaptığı açıklamada, 31 yıldır kendini yetiştirme yurdunda kalan çocuklara adadığını belirterek, “çocuklarım Türkiye'nin her yerinden beni arıyorlar. Bana 'Pakize Anne' diyorlar. Çok vefalı çocuklarım var” dedi. Sakarya'nın tanınmış simalarından Tuğcu ailesinin bireylerinden olan Tuğcu, 1977 yılında Sakarya Sosyal Hizmetler Derneğini kurduğunu kaydederek, 1993 yılında derneği vakfa çevirdiklerini ve 31 yıldır vakıf başkanlığını yürüttüğünü belirtti. “İnsanın orta yaşlarda manevi tatminler aradığını” bu nedenle o dönemlerde kendini sorguladığını ifade eden Tuğcu, “2 çocuğum var. Onları büyüttükten sonra, 'bu dünyaya neden geldim' diye kendimi sorgulamaya, ondan sonra yetiştirme yurdunda kalan çocukları ziyaret etmeye başladım. Babam yetiştirme yurdunda kalan çocukları çok sever, onlarla çok ilgilenirdi. Bu nedenle babam öldükten sonra bu derneği kurdum” diye konuştu. Çok vefalı çocuklarım varDerneği kurduktan sonra vatandaşlardan, valilerden çok büyük destek gördüklerini kaydeden Tuğcu, dernek sayesinde eski bir binada yaşamlarını sürdüren çocukların yeni bir binaya kavuştuğunu anlattı. Eğitim masraflarını karşılayarak okuttuğu yetiştirme yurdunda kalan çocukların sayısını bilemediğini söyleyen Tuğcu, şöyle konuştu: “31 yıldır yetiştirme yurdunda kalan çocuklar için çalışıyoruz. Onların eğitimi, sağlığı, yol masrafları, harç paralarını karşılıyoruz. O zaman 9-10 yaşında olan çocuklarım şimdi 40'lı yaşlardalar. Yetiştirme yurdundan üniversiteyi kazanan bütün çocukların eğitimlerini karşıladık, lisede okuyanların da. Bu yıl az sayıda, 4 çocuğumuz üniversiteyi kazandı. Daha önceki senelerde olduğu gibi hepsinin masraflarını karşılayacağız. Evlendiler ve çocukları var. Çok vefalı, her meslekten, polis, mühendis, avukat, öğretmen, ebe, çocuğumuz var. Örneğin Azerbaycan'da petrol mühendisliği okuyan çocuğumuz vardı. Şimdi o mezun oldu. Beni her fırsatta arar. Bana 'Pakize Anne derler. Biz teşekkür bekleyen insanlar değiliz. İnsanlığa ve Allah'a karşı vazifemizi yapıyoruz. Bunları gördükçe gurur duyuyoruz. Onların başarılı olmalarını görmek en büyük mutluluk.” Elim ayağım tuttuğu sürece77 yaşında dinç ve sağlıklı olmasını, hayatını çocuklara adamasına bağladığını ifade eden Tuğcu, sözlerine şöyle devam etti:“Çok mutluyum. Bu benim hayatımın birinci gayesi, yaşama nedenim. Ben bunu boş vakitlerimi değerlendirmek için yapmıyorum. Bunun için yaşadığımı hissediyorum. Elim ayağım tuttuğu sürece çocuklarım için koşturacağım. 31 yıldır çocuklarımızın başarılarına şahit olduğumuz gibi acılarına da şahit olduk. Beni en çok üzen olay;, annesi babası olmayan bir kızımız vardı, çok başarılıydı, inşaat mühendisliği bölümünü kazanmıştı, 3-4 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybetti. Bizim için büyük bir yıkım oldu. Bir gece yetiştirme yurdunda kalan çocuklarımızdan bir sinir krizi geçirmiş. Bakırköy'e yatırılması gerekiyordu ancak hiçbir kurum şehir dışına ambulans göndermedi. Dönemin valisini aradım. Sağ olsun hemen ambulans gönderdi. Şimdi o çocuğumuz tedavisini oldu, üniversite kazandı ve çok iyi bir konumda.” Hızırtepe Erkek Yetiştirme Yurdunda kalan çocuklardan S.T, Tuğcu'yu anneleri gibi gördüklerini, onun yanlarında olduğunu bilmenin kendilerine güven verdiğini ifade etti. S.T: “ Ne zaman başımız sıkışsa, gece gündüz hep yanımıza gelir, eğitimimizi çok önemser” diye konuştu. Yurt çocuklarından M.K ise, Tuğcu'nun kendilerine anne şefkatiyle yaklaştığını dile getirdi.