Hayvan Hakları Yasama İzleme Delagasyonu: Hayvanlar için katliam yasası geliyor; bu tasarı hayvanları asla koruyamaz

Hayvan Hakları Yasama İzleme Delagasyonu: Hayvanlar için katliam yasası geliyor; bu tasarı hayvanları asla koruyamaz

Bünyesinde 300’e yakın sivil toplum kuruluşu ve oluşumu barındıran Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatının ardından hayvan haklarıyla ilgili  hazırlanan çalışmalar hakkında bilgi turu kapsamında yaptıkları görüşmelerin sonuçlarını açıkladı.

Delegasyon, “Hayvanlar için katliam yasası geliyor, bu tasarı hayvanları azla koruyamaz” dedi.  

Çalıştay taleplerini yineleyen barındıran Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu, hayvan hakları savunucularının görüşleri alınmadan ve bu görüşler doğrultusunda hazırlanmayan hiçbir yasa tasarısını kabul etmeyeceklerini bildirdi.

Delegasyon yazılı bir açıklamayla Ankara görüşmelerini  ve izlenimlerini şöyle anlattı:

Bilindiği üzere, Sayın Cumhurbaşkanı’nın, hayvan hakları yasa tasarısının ivedi bir şekilde kanunlaştırılması ile ilgili beyanatının ardından, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’ndaki değişiklerle ilgili, bürokrasi ve parlamento düzeyinde yasama çalışmaları hız kazanmıştır.

Bünyesinde 300’e yakın sivil toplum kuruluşu ve oluşumu barındıran Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu olarak, çok yakın bir zamanda gündeme gelecek olan yasa tasarısının, hayvanları ve onların haklarını gerçekten koruyacak şekilde düzenlenmesi yönündeki taleplerimizi iletmek için, iki gün boyunca Tarım ve Orman Bakanlığı ve parlamentoda görüşmeler gerçekleştirdik.

Önce Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pakdemirli ile görüşen Delegasyonumuz, daha sonra TBMM Çevre Komisyonu üyesi vekiller ile görüşmüştür.

Sayın Bakan Pakdemirli ile yaptığımız toplantıda, bakanlık bürokratları, tasarı taslağındaki ceza ve yaptırımlar konusunda hayvan hakları savunucuları ile uzlaşıldığını, "hayvanseverleri mutlu edecek" bir tasarının gündeme geleceğini ifade etse de bu aktarım gerçeği yansıtmamaktadır. Bürokratların, hayvan hakları savunucularının talepleri konusunda, tasarıda "uzlaşı" sağlandığı iddiasını da oldukça "kötü niyetli" bulduğumuzu belirtmek istiyoruz.

Görüşme boyunca heyetimize, Bakanlıkça hazırlanan tasarı taslağı gösterilmemiştir. Ancak aktarılan bilgilerden edindiğimiz izlenime göre, tüm hayvan hakları savunucularının kırmızı çizgisi olan mevcut kanundaki 6. maddeki "Kısırlaştır-Aşıla-Aldığın Yere Bırak" esasının değiştirilerek sokak hayvanlarının sürgün edilip ölüme gönderileceği kanaatindeyiz. Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Millî Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü yetkililerinin, yıllardır yapmaya çalıştıkları gibi, hayvanlara karşı işlenen suçları ceza kapsamına alırken, tüm sokak hayvanlarını sürgüne, ölüme, esarete gönderme hazırlığında olduklarını bir kez daha gördük.

Toplantıda, Sayın DKMP Genel Müdürü Yusuf Kandazoğlu, sokak hayvanlarının kısırlaştırıldıktan sonra alındıkları sokaklarda yaşamlarını idame ettirmelerini güvence altına alan mevcut kanunun 6. maddesinde değişiklik yapılıp yapılmayacağı konusunda, kendisine açıkça yönelttiğimiz sorumuza cevap vermekten ısrarla kaçınmıştır. Belediyelerin ölüm kampı "bakımevleri", sürgün, toplu öldürme gerçeğinden ve sahadan habersiz, hayatında bir kere bile barınağa gitmemiş olan bürokratların hazırladığı ve STK'lere bilgi vermeden, görüş almadan TBMM Çevre Komisyonu'na göndermeye çalıştığı bu tasarı, yeni bir KATLİAM yasası hazırlığıdır. Her yasama döneminde karşılaştığımız gibi, Hayvanları Koruma Kanunu'nda iyileştirme yapma iddiası ile yasa taslağı hazırlayan bakanlık bürokratları, yine sokak hayvanlarını bir şekilde yok etmeye zemin hazırlayacak düzenlemeler yapmaya çalışmaktadır.

Tasarı taslağına dair toplantıda edindiğimiz diğer bilgiler ise;

- Tasarı taslağına 22 Ekim 2018’de bakanlıkça son hâlinin verildiği, hemen ardından Cumhurbaşkanlığı binasında ilgili diğer bakanlıklar ile görüşüldüğü,

- Mevzuatta "sahipli hayvan" olarak geçen hayvanları sokağa terk etmenin cezasının sadece 2.000 TL idarî para cezası olarak belirlendiği,

- Yürürlükteki genelgeye göre "tehlikeli ırk" olarak belirlenen Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasileiro ırkı ve bu ırkların melezi olan köpeklerin dışında da "kas ve çene yapısı güçlü köpeklerin" toplanarak belediye bakımevlerine kapatılacağı,

- Hayvan öldüren, hayvanlara işkence eden belediyelere 5.000 ila 30.000 TL arasında idarî para cezası öngörüldüğüdür.

Şahıslardan gelen, hayvana şiddete verilebilecek cezalar konusunda Adalet Bakanlığı ile görüşüldüğü belirtilse de ceza miktarları ile ilgili net bir bilgi verilmemiştir. Diğer tasarılarda olduğu gibi, bu tasarı taslağında da hayvanlara karşı suç işleyen faillerin caydırıcı bir şekilde cezalandırılacağını kesinlikle düşünmüyoruz.

En başından beri ana talebimiz, yasa tasarısının TBMM Başkanlığı’na sunulmadan önce, hayvan haklarını savunan STK’ler, meslek örgütleri ve akademisyenler ile tartışılarak, göstermelik bir yasama çalışmasından ziyade hayvanları gerçekten koruyacak bir yasal düzenlemenin hayata geçirilmesidir.

Görüşmelerimizde Sayın Bakan’a, TBMM Çevre Komisyonu üyesi vekillere ve ardından Sayın Cumhurbaşkanı’na Ak Parti vekilleri tarafından yazılı olarak teslim edilmek üzere, yasa tasarısı ile ilgili taleplerimiz net bir şekilde iletilmiştir.

Bakanlık toplantılarında, "şantaj" olarak kullanılan 6. madde dolayısıyla görüşülemeyen tüm hayvan sömürü, esaret ve zulümlerinin de gündeme geleceği, STK'lerin görüş ve endişelerini aktaracakları bir çalıştay isteğimizi tekrarlıyoruz. Yeni bir katliam yasa tasarısına, milyonlarca hayvansever ve hayvan hakları savunucusu eşliğinde, ülke genelinde karşı çıkacağımızı, hayvan hakları savunucularının görüşleri alınmadan ve bu görüşler doğrultusunda hazırlanmayan hiçbir yasa tasarısını kabul etmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

HAYVAN HAKLARI YASAMA İZLEME DELEGASYON