Hayvanları koruma yasa tasarısına hayvanseverler sert tepki gösterdi: Toplu imha ve denetimsiz deneylerin yolu açılıyor.
Yıllardır beklenen hayvanları koruma yasasıyla ilgili Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın hazırlayıp Başbakanlığa sunduğu kanun tasarısı hayvanseverlerin sert tepkisine neden oldu. Hayvanseverler tasarıyla ilgili “Hayvan soykırımına yönelik çalışmalar tepki çekmemek için kılıfına uyduruluyor’’ dedi.
Yeryüzüne Özgürlük Derneği’nin açıklamasına göre Bakanlığın 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin tasarı hayvanlar için büyük felaketlere yol açacak. Değişiklikler şu sonuçları doğuracak:
Evde beslenen hayvan sayısına çok ciddi bir kısıtlama geliyor ve bu sayı, muhtemelen “bir” olarak belirlenecek. Evlerinde hayvan olan kişiler hayvanları tahliye tehlikesi ile karşı karşıya.
Hayvanlara kötü muamele, işkence gibi fiiller 750 TL idari para cezası ile karşılık bulacak. 750 TL ödeyen herkes, istediği gibi hayvanlara eziyet edebilecek.
Hayvan deneylerinde veteriner hekim bulundurma şartı kaldırılacak.
Hayvanlar, toplu şekilde “imha” edilebilecek.
Belediye barınaklarındaki hayvanlar, özel bir izin ile deneye gönderilebilecek.
Tasarıya ilişkin görüşlerini Taraf‘a anlatan İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Hülya Yalçın, bu tasarının “hayvanların soykırımına yönelik bir çalışma” olduğunu belirterek şunları söyledi: “Tasarı hayvanseverlerde infial oluşmaması için her şeyi hayvanları korunuyormuş gibi gösterecek, bir ‘kılıfına uydurma’ çalışması olacak. Bir kanunun adı hayvanları koruma kanunu ise o kanunda deney hayvanı diye bir şey olmaz. O hayvanın nasıl öldürüleceği tarif edilemez. Kürk sektörü veya diğer ekonomik sektörlerden bahsedilemez.’’
Hayvanları Koruma Derneği Başkan Yardımcısı Nesrin Çıtırık ise tasarının insan hak ve özgürlüklerine aykırı maddeler içerdiğini belirterek “Devlet evlerde kaç hayvan besleneceğini belirleyemez” dedi. Çıtırık sözlerini şöyle sürdürdü: “Evlerden hayvan toplanarak bu sorunun çözüleceği söyleniyor. Oysa Anadolu’nun birçok belediyesinde hayvan barınağı yok. 30-40 sokak hayvanına bakamayan belediyeler bu topladıkları hayvanlara nasıl bakacak. Belediye barınakları birer ölüm kampı gibi.”