HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Doğu ve Güneydoğu'ya seçmen taşınarak seçim sonucunun değiştirildiğini belirterek "24 Haziran seçimlerinde olduğu gibi Şırnak ve Hakkari’de birer vekilimizi çalmışlardı şimdi aynı yöntemle belediye başkanlarımızı çalıyorlar" dedi.
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli, seçim sonrası yapılan müdahaleler, Kars, Muş ve İstanbul’da yaşananlara ilişkin basın açıklaması yaptı.
HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven'in "Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılması talebi" ile başlattığı açlık grevi eyleminin 150’nci gününde olduğun hatırlatan Buldan, cezaevlerinde ve Avrupa'da eylemi sürdürenlerin sağlık durumunun kritik aşamada olduğunu belirterek "Bu talebin meşru olduğunu başından beri ifade etmemize rağmen AKP hükümetinin bu talebi dikkate almaması ve yaşanan ölümler karşısında sessizliğini korumasını kınadığımızı belirtmek isterim. Her gün cezaevlerinden yeni yeni ölüm haberlerinin geldiği bu günlerde, hükümetin acilen somut adımlar atması ve Sayın Öcalan’ın aile ve avukat görüşlerini bir an önce başlatması talebimizi dile getiriyoruz" dedi.
Türkiye’nin her yerinde seçimlerde büyük usulsüzlüklerin yapıldığını söyleyen Buldan, "Türkiye Cumhuriyeti tarihine baktığımızda bu dönem olduğu kadar hukuksuzlukların yapıldığı bir dönem olmadığını görüyoruz. Özellikle Cumhurbaşkanının her seçim mitinginde konuşmasını kin ve nefretle yaptığını ilk kez gördük" şeklinde konuştu.
Şırnak, Beytüşebbap, Uludere, Muş ve Malazgirt'te halkın iradesinin gasp edildiğini söyleyen Buldan, "Şırnak’ı HDP’nin elinden aldık” demenin akla ziyan olduğunu söylemek isteriz. Dışarıdan 12 bin seçmen Şırnak’a götüreceksiniz, 142 belgesi ile oy kullandırtacaksınız ondan sonra da “biz Şırnak’ı HDP’den aldık” diyeceksiniz. Hayır siz Şırnak’ı kazanmadınız, Şırnak’ı gasp ettiniz! " dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın "Patron YSK, son kararı o verecek" sözlerini eleştiren Buldan, "Patron halktır, halk kararını vermiştir. Seçimini yapmıştır, kimi seçtiğine karar vermiştir. Burada yapılması gereken şey şudur; YSK bu sonuçları kabul etmek zorundadır ve ardından sonuçları kesinleştirip mazbataları belediye başkanlarına ve eşbaşkanlara vermek zorundadır. Bir an önce YSK bu görevini bugün itibariyle yerine getirmelidir. Hukuki ve etik olarak yapması gereken de budur. Bir an önce seçim sonuçları açıklanmalıdır. Özellikle HDP’nin yaptığı itirazların derhal kabul edilmesi gerekir. Çünkü biz biliyoruz ki itiraz ettiğimiz yerde biz kazanmışız. Bu itirazların kabul edilmemesi iktidarın HDP’ye yaklaşımını gösteriyor" değerlendirmesinde bulundu.
Buldan, resmi olmayan sonuçlara göre, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı seçilen Selçuk Mızraklı hakkında soruşturma başlatılmasıyla ilgili olarak "AKP’nin seçim sonuçlarını hazmedememesinden kaynaklı Demokles’in Kılıcı gibi gözümüz üzerinizde diyerek yaptığı bir hareket ve bunu önemsemediğimizi belirtmek isteriz. Bizim için yeni bir şey değil" değerlendirmesinde bulundu.
Buldan'ın ardından konuşan Temelli ise seçim sürecinde maruz kaldıkları tehdit dili ve nefret söyleminin seçimlerden sonra da devam ettiğini belirterek "Seçim sonuçlarının çok net kesinleştiği yerde mazbataları vermek yerine seçim sonuçlarını yok sayan bir akıl devrededir. Bugün kazandığımız bir çok yerde akla sığmayacak itirazların yapıldığını ve hatta seçimlerin yenilenme taleplerinin yapıldığını görüyoruz. Oysa burada YSK’ya çok önemli bir iş düşüyor. Anayasa, hukuk ve yasalara uymak. Ne yapabilirdi, ilkeli bir tavır sergileyebilirdi" diye konuştu.
Muş, Malazgirt, Viranşehir ve Tatvan’da haklarının gasp edildiğini ifade eden Temelli, sözlerine şöyle devam etti: "Bölgede yerleşik olmayanların oy kullanması sonucu sonuçlar değiştirilmiştir. Buna ilişkin itirazlarımız önümüzdeki dönemde devam edecektir. Tıpkı 24 Haziran seçimlerinde olduğu gibi Şırnak ve Hakkari’de birer vekilimizi çalmışlardı şimdi aynı yöntemle belediye başkanlarımızı çalıyorlar. Bunun hiçbir meşruiyeti yoktur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplumu tehdit ettiğini söyleyen Temelli, toplumsal barış için partilere çağrı yaparak, "Toplumsal barışı hep birlikte var edebiliriz. Toplumsal barışın önünde engel olan bu iradeye karşı da hep birlikte yükseltebiliriz" dedi.