Bugün ilk toplantısını gerçekleştiren TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun HDP’li üyesi, Mardin Milletvekili Mithat Sancar, komisyonun şeffaf olması için ısrarcı olacaklarını söyleyerek, bunun olmaması takdirde, her toplantı sonrası basın toplantısı düzenleyerek, konuşulanlara ilişkin bilgi vereceklerini açıkladı. Sancar, “Anayasa gerçekten Meclis'ten çıkacaksa Meclis'in üzerinde herhangi bir vesayet olmamalıdır” dedi.
HDP’nin anayasa heyeti, TBMM’de ilk toplantı sonrasında Mithat Sancar, Garo Paylan, Meral Daniş Beştaş'ın katılımıyla bir basın toplantısı düzenledi. İstanbul Milletvekili Garo Paylan, ”Türkiye'de var olan bireylerin her bir kimliğin özgür olabileceği bir Türkiye hayal ediyoruz. Bu masa onun masası olsun diye oturduk” dedi. İlk gün toplantısında bir şey konuşulup karar alınmadığını anlatan Paylan, 10 Şubat Çarşamba günü toplanmak üzere ayrıldıklarını söyledi.
“Bizler evrensel insan hakları değerlerinin olmasını arzu ederek bu masaya oturduk. Bu çatışmalı iklimin toplumu kutuplaştıran bizleri insanlığımızdan uzaklaştıran iklimin uzaklaşması arzusuyla çağrı yapmak için masaya oturduk” diyen Paylan şunları söyledi:
“Her şeyi anayasayı yüklememek gerekiyor. Pratikte bireylerin özgür olmadığı, basının özgür olmadığı bir Türkiye'de yaşıyoruz. O anlamda bir yol temizliğinin de esas alınması gerektiğini vurgulayacağız. Anayasa yapım sürecinde Meclis'te yüzde 97’nin temsili var. Ancak iradenin burada olup olmayacağına dair ciddi kuşkular var. Sayın Cumhurbaşkanı bir pratiği başlattı. Bu komisyon yüzde 97’yi temsil eden bu komisyon anayasa gündeminin burada olacağını iradenin vekillerde olacağı bir iklimin yaratılması gerekiyor. Bu en başta Meclis Başkan'ına sonra siyasi partilere düşen bir sorumluluktur. Katılımcı ve şeffaf bir anlayışla yürütülmeli. Basına açık ve kamuoyuna açık bir şekilde çalışmalı ilk olarak komisyonda arzu ettiğimiz iklim budur”.
HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar da, komisyonun şeffaf olması konusunda ısrar edeceklerini bu olmadığı takdirde her toplantı sonrası düzenleyecekleri basın toplantısıyla bilgi vereceklerini söyledi. “Anayasa süreci daha çok belli bir hedefe endeksli olarak yürütülmek istenen bir kısa mesafeli çalışma mizansenine benziyor” diyen Sancar’ın değerlendirmeleri şöyle:
“Bugüne kadar yaşadıklarımız burada hızla anayasayı yapma aşamasına geçsin. Maddeleri yazmayı tartışmaya başlasın. Anayasalar yalnızca metin yazmakla ortaya çıkan belgelerden ibaret değildir. Anayasa temel bir sözleşmedir. Dolayısıyla anayasa yazma işi bu sürecin bize göre en az siyasi en teknik boyutudur. Oraya sıkıştırıldığında toplumun kendi ilkelerini belirleyecek sürece katılımı da ya hiç olmaz, ya çok zayıf olur. Bu süreçte anayasa yapımının dinamiklerini canlandıracak çalışmalarla yürümek istiyoruz. Basının sürekli bilgilenmesini ve bu çalışmaları denetlemesini istiyoruz. Sivil toplumun çalışmaları gözlem altına almasını istiyoruz.
Anayasalar onları belirleyen temel kanunlarla hayat kazanırlar. Bu temel kanunlar da siyasi hayati belirleyen kanunlardır, mesela siyasi partiler kanunu...
Bütün bunlar temel kanunlardır. Biz bu süreçte bu kanunların da ele alınmasını istiyoruz. Özgürlükleri kısıtlayan, demokrasiyi kısıtlayan bütün düzenlemelerin ele alınmasını öncelikle bu engellerin kaldırılmasıyla işe başlanmasını talep ediyoruz. Buna yol temizliği diyoruz. Demokratik bir ortam yaratmak lazım. Bu Meclis'te yapılacaksa bu komisyon gerçekten anayasanın burada hazırlandığını göstermek zorundayız. Bir vesayet oluşturulmakta. Cumhurbaşkanı anayasa sürecini vesayeti altına almayı hedefliyor. Şimdi de bir başka vesayet tehlikesiyle karşı karşıyayız. Kendi ekibiyle oluşturmak istediği vesayettir. Meclis iradesine sahip çıkmalı. Anayasa gerçekten Meclis'ten çıkacaksa Meclis'in üzerinde herhangi bir vesayet olmamalıdır”.
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş da, 12 kişilik komisyonda sadece bir kadın üye olmasını eleştirdi ve “Bu anayasa erkeklerin Anayasası olmayacak, bu anayasa kadınların da anayasası olacak. Bir kadın olmak böyle olumlanacak bir durum değil. O masada sadece HDP'li kadınların değil bütün kadınların sesi olmaya da çalışacağız” dedi.