HDP, kur korumalı mevduat sisteminin kaldırılması için kanun teklifi verdi.
Değerlendirmede, "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “faiz sebep enflasyon sonuç” tezindeki ısrarı TL’de büyük değer kayıplarına yol açtı. “Kur Garantili Mevduat Sistemi” doların yükselişini dizginlemek için 21 Aralık 2022 günü devreye sokuldu. Faizi talimatla düşüren iktidar, enflasyonun; TÜİK’e göre yüzde 54’ün, halka göre yüzde 100’ün üzerine yükselmesine neden oldu. Buna karşılık TL ile tasarruf eden yurttaşlarımız, tasarruflarını korumak için Kur Garantili Mevduat sistemine yöneldi. Faize karşı olduğunu söyleyen iktidar, Kur Korumalı Mevduat Sistemi ile faizi patlattı! Kur Korumalı Mevduat sisteminde; mevduat getirileri, dolar getirisinin altında kaldığında aradaki fark bütçeden ödeniyor. Uygulamanın başlatıldığı ilk günlerde 11,60 TL olan dolar kuru bugün 14,80 TL’yi aştı." denildi.
Teklife dair şunlar kaydedildi:
"Yıllık %19 faizi beğenmeyen Erdoğan, KKM ile yıllık %110 faiz ödüyor! Bu dönemde “dolar garantili faiz sistemine” para yatıranlar, üç ayda net %27,5 faiz elde etti! Ödenen faizin yıllık karşılığı %110, yıllık bileşik faizi ise %164’tür.
“Dolar Garantili Faiz Sistemi” Hazineyi Çökertebilir, ‘hiper enflasyona’ yol açabilir! İktidar; döviz hesaplarından TL hesaplarına dönüşlerin yüksek olacağı, döviz talebinin düşeceği, kurların yükselmeyeceği, yükselse dahi müdahaleyle durdurulacağı ve böylece Kur Garantili Mevduat Sistemi’nin Hazine’ye yük getirmeyeceği hesabını yaptı. Fakat aradan geçen süre içerisinde, döviz rezervlerini tüketme pahasına yapılan bütün müdahalelere rağmen, dolar kurundaki artış durdurulamadı. Hatta dolarla birlikte, enflasyon ve faiz de patladı.
Kur Garantili Mevduat Sistemiyle Hazine ve Merkez Bankasından ödenecek tutar daha şimdiden 75 Milyar TL’yi bulmuştur! Dahası, uygulamada yapılan son değişiklikle; “yerli ve milli” olduğunu iddia eden iktidar; yurttaşlarımızdan toplanan vergileri, yabancılara aktaracak kadar gözünü karartmıştır! İktidar, dar gelirli yurttaşlarımızın vergilerini zenginlere aktarmak yetmiyormuş gibi şimdi de yoksul Ayşe’nin, Ahmet’in, Agop’un vergilerini, Hans’a George’a aktaracak bir çark kurmaktadır!
Kur Garantili Mevduatı “muhteşem bir sistem” olarak tanıtan Hazine ve Maliye Bakanı, ne yazık ki işi bilmemekle kalmamakta, hesap da bilmemektedir! Tüm itirazlarımıza rağmen, AKP-MHP İttifakının devreye soktuğu Kur Korumalı Mevduat Sistemi bütçede kara bir delik açmıştır. Bu sisteme, bugüne kadar 600 milyar TL girmiştir. Hazine ve Maliye Bakanı ise bu sistemin Hazineye maliyetinin yalnızca 15 milyar TL olacağını ifade etmektedir.
İddiayla söylüyoruz: Kur Garantili Mevduat Sisteminin şu ana kadar kamuya yani Merkez Bankası ve Hazine’ye maliyeti, bugün itibariyle 75 milyar TL’yi aşmıştır. Doların her %10’luk artışında ise kamuya ekstra 60 Milyar TL ek yük bindirecek olan bu sistem sürdürülebilir değildir!
Bütçe gelirleri, yoksullardan toplanan vergilerden oluşmaktadır. İşçinin, çiftçinin, emeklinin, EYT’linin taleplerine “kaynak yok” diyen iktidar, Kur Garantili Mevduat ile halkın ödediği vergileri zenginlere aktarmaktadır. Oysa bir sosyal devletin görevi, zenginden alıp yoksula vermektir. Yoksullardan toplanan vergilerin “Kur Garantili Mevduat Sistemiyle” zenginlere aktarılması kabul edilemez!
Yoksuldan alıp zengine aktaran “Kur Garantili Mevduat Sistemine” son vermeliyiz! TBMM, ekonomik sistemi tamamen çökertebilecek olan Kur Korumalı Mevduat Sistemine derhal son verilmesi adına sorumluluk almalıdır.
Kanun teklifimizle, yoksulların vergilerinin zenginlere aktarılmasına engel olmak için “dolar garantili faiz” sistemine son verilmesini öneriyoruz."
KUR KORUMALI MEVDUAT SİSTEMİNİN İLGA EDİLMESİ HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
MADDE 1- Kur Korumalı Mevduat Sistemine son verilmiştir.
MADDE 2- Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3- Bu kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.