HDP Eş Genel Başkan Buldan: Karşımızdaki bizim siyasetimizden, duruşumuzdan, direncimizden, mücadelemizden korkuyor

HDP Eş Genel Başkan Buldan: Karşımızdaki bizim siyasetimizden, duruşumuzdan, direncimizden, mücadelemizden korkuyor

HDP Eş Genel Başkan Pervin Buldan, "Karşımızdaki bizim siyasetimizden, duruşumuzdan, direncimizden, mücadelemizden korkuyor. Korkmaya devam etsinler, biz onların korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz. Bizden korktukları için karşımızda siyasetle çıkmıyorlar, karşımıza siyasi davalarla kumpas davalarla çıkıyorlar" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bursa İl Örgütü “Bursa’da HDP zamanı” şiarıyla 4'üncü İl Kongresini HDP Eş Genel Başkan Pervin Buldan’ın katılımıyla Osmangazi ilçesinde bulunan Sultan Davet Salonu'nda gerçekleştirdi.

Kongrenin yapıldığı salona, “Umut ve cesaret ile örgütlenelim faşizmi yenelim” pankartı ve rengarenk HDP flamaları asıldı. Kongreye birçok siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre,"AKP MHP iktidarı mücadelemizden korkuyor" diyen Buldan, “Bizden korktukları için karşımızda siyasetle çıkmıyorlar, karşımıza siyasi davalarla kumpas davalarla çıkıyorlar. Bunların Türkiye haklarına karşı açtıkları davaların farkındayız” ifadesini kullandı. Buldan, “Ne pahasına olursa olsun ölümüne direneceğiz ve kazanacağız. Onlar korksunlar, çünkü kaybedecekler” diye konuştu.

"HDP bu ülkede tüm inançların, kimliklerin ortak sesidir, sözüdür, evidir"

Kongrede konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, başta Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ başta olmak üzere cezaevinde tutulan siyasi tutuklulara sevgi ve şükranlarını yollayarak, “En kısa zamanda aramızda olmalarını temenni ediyorum” dedi. Tüm illerde coşkulu bir şekilde kongrelerine devam ettiklerini dile getiren Buldan, “Tüm baskı ve engellemelere rağmen Halkların Demokratik Partisi iktidarının karanlığının kuşatması karşısında herkesin sesi, sözü ve gücü olmaya devam ediyor. Bütün engelleme ve baskılara rağmen her yerde halkımız ile birlikte olmaya devam edeceğiz. Çünkü biz geleceğin Türkiye’sinde yarınlarında hakların demokratik partisin söz ve karar sahibi olacağını şimdiden görüyoruz. Çünkü HDP bu ülkede Türklerin, Kürtlerin, Alevilerin, Sünnilerin, Ermenilerin, Süryanilerin, kadınların, gençlerin ve tüm inançların, kimliklerin ortak sesidir, sözüdür, evidir” diye belirtti.

"Bu ülke sefa çekenlerin değil, cefa çekenlerin ülkesi"

Kadınların ve gençlerin söz ve karar sahibi olması için mücadele yürüttüklerini ifade eden Buldan, bu mücadelelerinin sonuna kadar süreceğinin altını çizdi. Buldan, “Hiç kimsenin sefalet çekmedi ülke kaynaklarını eşitçe dağıtıldığı ve geleceğimize bizim kendimizin yani halklarımızın konuşacağı ve karar vereceği bir Türkiye’yi yaratmak elbette ki bizlerin elindedir. Biz bunu gerçekleştirirken, elini tutamadığımız, yüreğine dokunmadığımız ve kapısını çalmadığımız hiç kimse bırakmayacağız. Bu ülke sefa çekenlerin değil, cefa çekenlerin ülkesi, bu ülkenin mutlaka değişip dönüştüğü ve geleceğin yeniden yaratıldığı bir ülke haline gelene kadar da bu mücadelemiz devam edecek” diye konuştu.

"HDP sadece bir siyasi parti değildir, onurlu bir yaşamın duruşudur"

Bu ülkede söz ve karar sahibi olmak istediklerini vurgulayan Buldan, “Sarayın keyfi kararlarına göre değil halkın kararları bu ülkede hayata geçmesini istiyoruz. İşte bizim mücadelemiz HDP’nin mücadelesi, böyle bir mücadeledir. Güç iktidarda değil bizzat halkın kendisinde olsun istiyoruz. Buna göre de çözüm programımızı, mücadele ve direniş hattımız ve ittifak politikamızı buna göre ayarlıyoruz. Bu noktada oldukça önemli bir mücadelenin altına imzamızı koyduk, bu noktaya ilerliyoruz. HDP sadece bir siyasi parti değildir, onurlu bir yaşamın duruşudur. İktidarın, özellikle AKP duyduğu korkunun asıl nedeni budur. HDP’nin korkusuz olmasıdır, cesaretli olmasıdır, umut dağıtıyor olmasıdır. AKP MHP iktidarının asıl korkusunun bu olduğunu hepimiz biliyoruz” ifadelerinde bulundu.

“Gelecekten korkuyorlar çünkü geleceklerini kaybedeceklerini biliyorlar” diyen Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hiçbir siyasi ahlak ve etik kural, hukuk tanımayan bir iktidar var"

“Toplumsal değerleri bir bir tüketen bir iktidar var. Hiçbir siyasi ahlak ve etik kural, hukuk tanımayan bir iktidar var. Topluma diz çöktürme politikalarını uygulamaya çalışan bir iktidar var karşımızda. HDP’yi ve mücadelesini en büyük engel olarak gören bir iktidar var karşımızda. Karşımızdaki bizim siyasetimizden, duruşumuzdan, direncimizden, mücadelemizden korkuyorlar. Korkmaya devam etsinler, biz onların korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz. Bizden korktukları için karşımızda siyasetle çıkmıyorlar, karşımıza siyasi davalarla kumpas davalarla çıkıyorlar. Bunların Türkiye haklarına karşı açtıkları davaların farkındayız. Bu davalara sıkı sıkı sarıldıklarını da çok iyi biliyoruz. Bunları tek tek anlatmaya kalsak Bursa’dan Ankara’ya duble yol olur. Sizler, Türkiye hakları, demokrasi güçleri bu davaların kumpasların farkındasınız. Farklı kimlikler, kadın ve gençlerle davalı ve çatışmalı bir haldeler. Hukukla bile davalı bir haldeler. İnsani olan her şeyle çatışma haldeler çünkü siyasetleri ve gelecekleri bittiği için bu davalarla bizleri oyalıyorlar.”

"HDP milletvekili, yönetici her bir seçmenimiz tehditleriniz karşısında boyun eğmez ve size biat etmez"

Davaların yanı sıra parti binalarına provokatörlerin gönderildiğini belirten Buldan, 3 gün önce yaşananları hatırlatarak, “Bir polisin seçilmiş bir halk iradesine ‘seni duvarı çivilerim’ lafı yenilecek yutulacak bir laf değildir. Bunu söyleyenin kimden emir aldığını ve oraya geldiğini çok iyi biliyoruz ancak onlar da çok iyi bilsin ki HDP milletvekili, yönetici her bir seçmenimiz bu tehditleriniz karşısında asla diz çökmez, boyun eğmez ve size biat etmez. Bu söz 90’ların zihniyetine sahip olan iktidarın sözüdür. O zamandan bu zamana çok şey değişti. O zaman da direnen bir halk vardı, şimdi de ölümüne direnen bir halk var karşınızda” dedi.

Topluma gözdağı verilmeye çalışıldığının altını çizen Buldan, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride değindi. Buldan, şunları dile getirdi:

"Cezaevleri tecrit ortamına dönüştü"

“Ne pahasına olursa olsun ölümüne direneceğiz ve kazanacağız. Onlar korksunlar, çünkü kaybedecekler. Cezaevleri tecrit ortamına dönüştü. Hasta tutuklular ölümle pençeleşirken, insan hakları ihlalleri her gün yaşanırken bu ülkenin geleceğe vaat edeceği hiç bir şey olmadığını görüyoruz. Bugün İmralı cezaevinde görüş olmadığı halde dün avukatlara tekrardan 6 aylık Sayın Öcalan’la görüşme yasağı getirildi. Ne aile ne avukat görüşü var ama bir kez daha görüş yasağı verildi. Kendi yasalarını bile uygulamayan bir ülke haline geldi Türkiye. Cezaevlerindeki hak ihlallerinden yönetenler sorumlu.”

"Biz meydanları doldurmaya devam edeceğiz"

İktidarın bütün engellemelere rağmen halkları susturamadığını ve durduramadığını sözlerine ekleyen Buldan, şöyle konuştu:

“Bunu 8 Mart’ta, Nevruz’da, 1 Mayıs’da milyonların alanları doldurmasından gördüler. Biz meydanları doldurmaya devam edeceğiz. Türkiye halklarıyla Kürtlerin birlikte eşit ve kardeşçe onurlu bir barışı gerçekleştirene kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz. Ne yaparlarsa yapsınlar halkın umudunu söndüremeyeceklerini görecekler, barış ve demokrasi engelleyemeyeceklerini bilecekler.”

"Savaşa sarılan AKP gerçekliği var"

İktidar ömrünü uzatmak için savaş politikalarını devreye soktuğunu kaydeden Buldan, “Savaş politikalarını ömürlerini uzatmak için devreye soktuklarını biliyoruz. En önemlisi ise Kürtler hiçbir yerde kazanmasın söz ve karar sahibi olmasın diye savaşa sarılan AKP gerçekliği var. Biz HDP olarak savaşın değil barışın, ölümün değil yaşamın, tüm gençlerin bu ülkede huzur içinde, halkların barış içinde yaşayacağı bir geleceğe sahip olması için mücadeleye devam edeceğiz” diye belirtti.

Konuşmasında son olarak bugünün Anneler Günü olduğunu söyleyen Buldan, çocuklarını kaybeden, kavuşmak isteyen bütün annelerin Anneler Günü’nü yürekten kutladığını ifade etti. Buldan, şunları söyledi:

"AKP-MHP hükümetini siyasi tarihten çıkarmanın zamanı geldi"

“Selam olsun Cumartesi Annelerine, Barış Annelerine, Emine Şenyaşar annemize, Deniz Poyraz’ın annesine, selam olsun bu ülkede yüreği evlatlarına kavuşmak için yanan bütün annelerimize. Artık annelerimizin tek bir damla dahi gözyaşı dökmemesi, evladımızın tırnağının taşa değmemesi için AKP-MHP hükümetini siyasi tarihten çıkarmanın zamanı geldi. Hepimizin yolu açık olsun, an serkeftin an serkeftin.”