HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan parti kapatma tartışmalarını değerlendirerek, "HDP’yi asla siyaset dışı bırakamazlar” diye konuştu.
Gazeteci Ayşegül Doğan'ın sorularını yanıtlayan Buldan, HDP'nin kapatılması, HDP'nin hazine yardımının kesilmesi gibi konuların kendilerinin gündeminde olmadığını belirterek “HDP üzerinden farklı algılar yaratarak Türkiye kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorlar. Bu mesele Türkiye toplumunun gündemine girmiyor, bizim de gündemimizde değil” dedi.
AKP ve MHP’nin HDP’yi devre dışı bırakma konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını bildiklerini ifade eden Buldan, “Ne yaparlarsa yapsınlar HDP’yi asla siyaset dışı bırakamazlar, Türkiye toplumu buna izin vermez. HDP Türkiye’nin üçüncü büyük partisi ve 6 milyondan fazla insanın oy verdiği bir parti, ailelerle beraber 10 milyonun üzerine çıkan bir kitleden bahsediyoruz. Bu kadar insanı devre dışı bırakmak, siyaset dışı bırakmak hiç kimsenin yapabileceği bir şey değil. HDP’yi siyaset dışına atmak isteyenlere şunu söylemek isterim; kimsenin gücü buna yetmeyecektir, buna ne biz ne de Türkiye toplumu izin verir" diye konuştu.
Türkiye’de yargı ve adaletin iktidarın himayesinde olduğunu savunan Buldan, “Bu durumda iktidarın ya da sarayın vereceği tek bir cümleye bakan bir meseleyi de konuşuyoruz. Cumhurbaşkanı’nın bu mesele üzerinde yapacağı tek bir açıklamayla birlikte yargının harekete geçeceğini de biliyoruz. Yarın öbür gün savcıya talimat mı verirler, HDP’nin kapatılması yönünde karar mı alınır, bütün bunlarla karşılaşabiliriz” dedi.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in “HDP kapatılsın diyorlar ama bu konuda adım atmıyorlar” şeklindeki sözlerini de değerlendiren Buldan, İyi Parti’nin HDP ya da Kürt meselesinde çok da iktidardan uzak bir anlayışa sahip olmadığını söyledi.
Buldan, “Ne yazık ki, muhalefet partisi olarak gördüğümüz İYİ Parti’nin de bu konularda iktidara yakın bir söylem ve anlayış içinde olduğunu üzülerek görüyoruz. Oysa muhalefetin bu tür konularda birbirine sahip çıkması, birbirine daha çok yakınlaşması, ortak mücadele alanlarında birlikte çözebileceği zeminleri yaratabilmesinin koşullarını araması gerekir" dedi.
"HDP neden partilere ziyaret başlatıyor? Bir seçim ittifakı arayışı mı, yoksa nedeni ne? Hangi partiler ziyaret edilecek" sorularına ise Buldan şöyle yanıt verdi.
“Gündemimizde bir seçim ittifakı yok, bu ziyaretler asla bir seçim ittifakı arayışı ziyaretleri değil, demokrasi ittifakına duyulan ihtiyaçtan kaynaklı ziyaretler bunlar… Uzun süredir gündemimizde olan bir konu siyasi partileri ziyaret etmek ve Türkiye’nin geleceğini konuşmak. Bir demokrasi ittifakına Türkiye’de her zaman ihtiyaç var. Sürekli saldırı altında bir parti olduğumuz için ne yazık ki erteliyorduk. Siyasi partilerden randevular istedik. İlk randevu Saadet Partisi’nden geldi, Sayın Temel Karamollaoğlu’ndan randevu aldık, 1 Şubat’ta görüşeceğiz. CHP, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, bileşenimiz olmayan EMEP, Sol Parti, TİP’i de ziyaret edeceğiz. Önümüzdeki hafta ve aylarda bu ziyaretleri gerçekleştireceğiz.”
HDP’nin İyi Parti’yi ziyaret edip etmeyeceği de sorulan Buldan, şu yanıtı verdi:
“İyi Parti’yle de görüşmek isteriz, ancak henüz bir randevu talebinde bulunmadık. Önce saydığım partilere ziyaretleri gerçekleştireceğiz, sonra şartlar ve koşullar uygunsa İYİ Parti’yle de görüşmeyi önemseriz. O da Türkiye’de bir muhalefet partisi, her ne kadar Kürt meselesine ve HDP’ye uzak dursalar bile, mutlaka, demokratikleşme konusunda, Türkiye’nin geleceği konusunda ortak bir görüşte uzlaşabileceğimiz bir parti olduğunu düşünüyoruz. İYİ Parti’yle görüşmeme gibi bir niyetimiz olmadığını, ama önümüzdeki günlerde koşullar uygun olursa onlardan da randevu istemeyi önümüze koyabiliriz. Gündemimizde ve ziyaret edeceğimiz partiler içerisinde MHP ve AKP yok, ancak İYİ Parti de görüşmek istediğimiz partilerden bir tanesi. Henüz netleşmedi, netleşme olursa paylaşacağız.”
Arzu ettikleri şeyin bir demokrasi ittifakı olduğunu vurgulayan Buldan, “Demokrasi adına, yaşanan bazı krizlerin çözülebileceğini varsayarak bu tür ziyaretlerin sonucunda en azından ortak bir kanıya varmamız bile Türkiye siyaseti açısından önemlidir. Eğer masaya yatırdığımız konularda mutabık kalabilirsek, sorunların çözümü konusunda aynı şeyleri düşünebiliyorsak, Türkiye’nin geleceğine faydalı bir adım atmış oluruz” dedi.
Muhalefetin Türkiye’nin siyasetini değiştirebilecek güce sahip olduğunu söyleyen Buldan, “Çünkü bakıyoruz, anketlerde iktidar giderek oy kaybediyor. Kararsızların büyük oranda anketlerde yer teşkil ettiğini biliyoruz. Kararsızlar muhalefetten bir şey bekliyor. Onların sorunlarına cevap olmak adına bu meseleleri konuşmak zorundayız” diye konuştu.
Türkiye’de yapılacak olan seçimin asla 2023’te olmayacağı kanaatini taşıdığını belirten Buldan, 2021’in sonbaharında erken seçim tarihi konuşulacağını söyledi. Ona göre bu, hem ihtiyaç hem zorunluluk hem de Cumhur İttifakı’ndaki dağılmadan kaynaklı.
HDP’nin oy oranıyla ilgili bilgi veren Buldan, “HDP’nin baraj sorunu yok. Bütün anketlerde hala yüzde 11-12, bazen yüzde 13 olduğunu görüyoruz. Hiçbir seçim demokratik bir şekilde yapılmadı, engellemeler oldu, baskılar oldu, iktidar kendi lehine çevirmeye çalıştı. Baskı yapılmayan, şiddet olmayan bir ortamda, demokratik bir seçimde HDP’nin oy oranının yüzde 20’lere yakın olduğunu açık yüreklilikle söyleyebilirim” dedi.
Partisine getirdiği eleştiriler ve yeni parti iddialarıyla anılan tutuklu Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen’in açıklamalarını Buldan şu sözlerle eleştirdi:
“Elbette hala bizim belediye eş başkanımız ve tutuklu. Bilgen’in son zamanlardaki açıklamalarını talihsiz açıklamalar olarak görüyoruz. İktidarın ekmeğine yağ sürecek ya da onlara yarayacak açıklamalardan kaçınılması gerektiğini her fırsatta hem kendisine hem başkalarına her zaman söyledik. Varsa bir eleştirisi, sıkıntısı, bizlere ulaştırabilir; bunlar MYK, PM, milletvekili grubunda paylaşılır. Bu tür eleştirileri sosyal medya üzerinden söylemek çok doğru değil. Biz Ayhan Bilgen’i her zaman partimizde en üst kademelerde görevlendirdik, kendisini sevdik, saydık ve hala öyleyiz. Bu tür konularda sosyal medya üzerinden değil, varsa eleştirileri bize iletebilir, biz de kendisine yanıt veririz.”