HDP'li milletvekilleri Hüda Kaya, Feleknas Uca, Murat Çepni ile Hasan Özgüneş adı son dönemlerde sık sık sivil yerleşim yerlerinin bombalandığı iddiasıyla gündeme gelen Şengal’i ziyaret etti.
HDP'li Murat Çepni “Karşılaştığımız en çarpıcı gerçek; Türkiye’nin IŞİD ile mücadelesinin koca bir yalan olduğu ve uluslararası toplumun bu kritik meseleye karşı yetersiz kaldığıdır” dedi.
Bianet'in haberine göre Şengal halkının sorunlarını ve taleplerini dinleyen HDP heyeti Türkiye’ye dönüşte bir rapor hazırladı. Raporu da HDP Genel Merkezi'nde yapılan basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu. Heyet, raporda Şengal halkının talepleri ve bölgedeki yaşanan sorunlara dikkat çekti, gözlemlerini açıkladı.
IŞİD’in en fazla güç aldığı, güç topladığı, lojistik temin ettiği ülkenin Türkiye olduğunu ifade eden Çepni, bölgede Kürtlerin elde ettiği kazanımların yok edilmek istendiğini söyledi.
Bugün IŞİD'in bazı örneklerde güç biriktirerek yeniden saldırılara geçtiğini ifade eden Çepni, IŞİD saldırıları karşısında sessiz kalındığını ekledi. Kuzey Suriye Rojava bölgesinde IŞİD'ın son hapishane saldırılarını karşısında yaşamını yitiren 121 kişiyi anımsatan Çepni, Şengal halkı üzerindeki hava saldırılarının da derhal son bulması gerektiğini ifade etti.
Çepni daha sonra yaptıkları ziyaretten şu notları aktardı:
“Şengal’de 200 bin insan yaşıyor. Bir o kadar insan da Avustralya, Amerika, Kanada’nın da içinde bulunduğu onlarca farklı ülkeye göç etmiş durumda. Bir kısmı da BM’nin denetiminde KDP’ye bağlı kamplarda yaşamaya mecbur bırakılıyor. Toplamda 13 kamp bulunmaktadır. Şengal halkının beyanına göre; İnsanların kamplardan ayrılmaları engelleniyor, dini ve kültürel açıdan yoğun bir asimilasyon politikasına maruz bırakılıyorlar. Ailelerin bir araya gelmesi zorlaştırılmakta ve aileler parçalanmış durumdadırlar.
Yaptığımız görüşmelerde bize iletilen en dikkat çekici bilgilerden biri de; MİT adına insanların telefonla arandığı, ajanlık dayatmasında bulunulduğu, yapmamaları halinde de öldürüleceklerinin söylendiği bilgisi oldu.
Edindiğimiz bir diğer önemli bilgi de; Şengal Savunma Güçleri’nin Türkiye tarafından ‘terörist’ olarak görülmesine karşın, Irak Devleti tarafından 80. Tugay olarak resmi bir güç kabul edilmesi ve tüm ihtiyaç ve teçhizatlarının da devletçe karşılanıyor olması oldu."
“Irak Hükümeti’nin ve Irak Kürdistan Federal Hükümeti’nin IŞİD saldırılarından koruyamadığı Şengal halkı IŞİD’in olası bir saldırısından korunmak ve tekrar bir kıyıma maruz kalmamak için kendi öz savunmasını oluşturmak zorunda kalmıştır.”
Çepni daha sonra Şengal’e yapılan saldırıları sıraladı:
>> 16 Ağustos 2021’de Irak Başbakanı Kazımi ve Şengal Özerk Yönetimi arasında resmi bir görüşme gerçekleşecekti. Ön görüşmelerden sonra Başbakan Kazımi’nin içinde olduğu heyetle buluşmaya gidilirken Şengal halkı adına görüşmeye giden heyet, TSK’ya ait hava güçlerince vuruldu. Heyetin sorumlusu Said Hesen ve şoförü öldürüldü.
>> 17 Ağustos 2021’de öğle saatlerinde Skeniye köyünde hastane bombalandı. Êzidî ve Arap olmak üzere 4 sağlıkçı ile 4 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti.
>> Aralık'ta Şengal Demokratik Özerk Yönetimi Eş Başkanı Mervan Bedel’in aracı evinin yakınında, kent merkezinde bombalandı. Bedel hayatını kaybetti. Araçta bulunan iki çocuğu ise yaralandı.
>> Xanesor Halk Meclisi binası 11 Aralık 2021’de bombalandı.
>> 1-2 Şubat 2022 gecesi de 21 nokta saatlerce bombalandı. Bombalanan yerler içerisinde Êzidîler açısından kutsal görülen Çilmere bölgesi de vardı. Bu saldırılar sonucu 3 kişi yaşamını yitirdi.
Çepni “Sonuç olarak, Şengal’e yönelik tüm saldırılarda siviller yaşamını yitirmekte ve halk zarar görmektedir. Êzidîler bir taraftan IŞİD tehdidi altında yaşamaya çalışırken, diğer taraftan da Türkiye’nin bombalamalarına maruz kalmaktadır. Êzidîsiz bir yaşam dayatılmaktadır. Fermanlar üzerinden gerçekleştirilemeyen kırımlar, siyaset ve kirli anlaşmalar üzerinden yapılmaya çalışılmaktadır” dedi.
Çepni Şengal halkının taleplerini ise şöyle iletti:
-Şengal halkı, Şengal üzerindeki savaş uçaklarının ve SİHA’ların uçuşlarının yasaklanmasını istiyor.
-Şengal’in tüm dünyaya çağrısı, bu zulmün son bulması için harekete geçilmesidir.
-Bombalar ve abluka altında yaşamaya çalışan Şengal halkı, Türkiye ve tüm dünya halklarından destek beklemektedir.
-Demokrasi güçlerini, kadın örgütlerini, siyasi partileri, demokratik kitle örgütlerini, ekoloji örgütlerini, aydın ve sanatçıları Şengal’i ziyaret etmeye davet ediyorlar.
-Şengal halkı, Êzidî soykırımının tüm devletlerce tanınmasını talep ediyor.
-Birleşmiş Milletler başta olmak üzere, uluslararası ilgili güçlerin duruma dair söz kurmasını, saldırıları engellemede inisiyatif almalarını talep ediyorlar.