HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, İstanbul Kadıköy Anadolu Lisesi'nde yeni gelen öğrencilere yapılan 'simit atma' geleneğine Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından soruşturma başlatılması hakkında soru önergesi verdi. "Simit atmak bir suçlama gerekçesi midir?" sorusunu sorduğu önergede Kerestecioğlu, "İnceleme başlatan İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün öğrencileri hedef göstermek yerine eğitimde eşitsizlik, ticarileşme, velilere yüklenen ağır masraflar, eğitimde kalite sorunu, sürekli değişen sınav sistemi, bütçe ihtiyacı gibi öğrencilerin gerçek sorunlarıyla ilgilenecek midir?" ifadelerini kullandı.
Filiz Kerestecioğlu tarafından Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un yanıtlaması istemiyle yönelttiği soru önergesinde şu şekilde:
"Kadıköy Anadolu Lisesi’ne yeni başlayan öğrencilere “hoş geldin merasimi” sırasında diğer öğrencilerin “simit attığı” görüntüler sonrası, okul öğrencileri sosyal medyada bazı gruplar tarafından haksızca hedef alınmış, bu olayın ardından İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü konuyla ilgili inceleme başlattığını duyurmuştur. 1955 yılında nitelikli ve yabancı dil bilen öğrenciler yetiştirmek için kurulan Kadıköy Maarif Kolejinin devamı olan ve Türkiye’nin en köklü okulları arasında yer alan Kadıköy Anadolu Lisesi, kendine özgü geleneğiyle uzun yıllardır başarılı öğrenciler yetiştirmektedir. Kadıköy Anadolu Lisesi öğrencileri, eski öğretmenleri ve mezunlarıyla yalnızca sınavlardaki sıralamalarıyla değil; sanatsal ve sosyal çalışmalara verdikleri önem ve yaşattıkları özgür düşünce ortamıyla Kadıköy Anadolu Lisesi’ne özgü bir geleneği ve kültürü yaşatmaya devam etmişlerdir. Martı da bu geleneğin sembollerinden biridir. Okula yeni başlayan öğrencilere bu kültürün bir parçası olduğunu hissettirmek için yaşça büyük öğrenciler farklı ritüeller sergilemektedir. “Her KAL öğrencisi bir martıdır ve eski martılar fırınlardan bayat simitleri toplayıp yeni martıları okulun ilk günü simit atarak karşılar. Sonra da yerden toplayıp gerçek martılara, kedilere ve köpeklere veririler.” Bu gibi masum ritüeller ve okulun öğrenci ve mezunlarının çabaları, Kadıköy Anadolu Lisesi üzerindeki tüm baskılara, ‘proje okulu’ yapılarak onlarca öğretmeninin okuldan koparılmasına, muhalif öğrencilerin “etiketlenmesine”, sürekli okulun geleneğinden haberdar olmayan, KAL’ı yalnızca bir kariyer basamağı olarak gören yeni müdürlerin atanarak yönetimin değiştirilmesine, öğrenci yatakhanesinin kapatılmaya çalışılmasına, tiyatro oyunlarından müzikal gösterilere, sanatsal etkinliklerin sansürlenmeye çalışılmasına, hatta onlarca öğrenciye tiyatro oyunları yüzünden soruşturma açılmasına rağmen, okulu bir arada tutabilmiştir.
Öğrencileri yaşanan olay ertesinde hedef gösteren okul Müdürü Ali Fuat Güney’in adı daha önce de 'Hadis Halkası' adını verdikleri bir oluşumla, öğrencileri zorla dini sohbetlere götürmeye çalışması ve 18 yaş altı gençlerin yurt odalarında kendi aralarındaki mahrem konuşmalarını velilere göndermesiyle basına yansımıştı. Işıkçılar tarikatına yakın olduğu iddia edilen ve öğrenciler aleyhine Türkiye gazetesine konuşan okul müdürü Ali Fuat Güney gibi yöneticilerin değil; daha 18 yaşına bile gelmemiş, ama derslerde Richard Bach’ın Martı romanını okuyarak büyüyen öğrencilerin bu özgürlükçü geleneğin asıl sahipleri oldukları açıktır:
"Yaşamak için ne çok neden var! Balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka nedenler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz, becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekamızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi, özgür olabiliriz, uçmayı öğrenebiliriz."
Bu bağlamda;
Kadıköy Anadolu Lisesi öğrencilerinin her yıl yaptığı 'hoşgeldin' geleneği yeni gelen öğrencilere 'simit atma' karşılaması sosyal medya görüntüleri paylaşıldı. Görüntülerin paylaşılmasının ardından İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturma başlattı. Kadıköy Anadolu Lisesi Mezunları Derneği, tepkileri ve soruşturmayı şu ifadelerle yanıtladı: " Okulumuzun 64 yıllık tarihinde yetiştirdiği 15 bini aşkın mezunun milli değerler ve kültürümüze bağlılığını ya da vatanseverliğini tartışmak da kimsenin haddi değildir. Kadıköy Maarif camiası sıradanlaştırılamayacak ya da algı operasyonları ile şekillendirilemeyecek kadar güçlü ve birbirine kenetlenmiş bir camiadır"
Daha önce de Okulda 1999 yılından bu yana yapılan ve en büyük lise etkinliklerinden biri olarak kabul edilen bahar festivali ‘Kalfest’e ilçe milli eğitim müdürlüğünden “Bu gelenek yanlış, bundan sonra yaptırmayacağım” sözleriyle karşı çıkılmıştı. Festival okul dışında yapılmaya başlamıştı. Öğrenciler, veliler ve mezunlar yaşananları protesto ederek, bunları okula yönelik siyasi baskı olarak değerlendirmişti.