HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Konya’nın Meram ilçesinde bir eve düzenlenen silahlı saldırıda aynı aileden 7 kişinin öldürülmesine ilişkin, "7 Kürt yurttaş, hunharca katledildi. Bir süredir devam eden ırkçı saldırıların en korkunç örneklerinden birine bugün Konya Meram’da tanık olduk. İktidarın nefret ve tahrik dili, bu katliamın başlıca sorumlusudur. Bu iktidar uzun süredir HDP’yi, HDP üzerinden Kürtleri hedef gösteren nefret dilini yoğun bir şekilde kullanmakta ve katliam politikalarına zemin hazırlayacak açıklamalar yapmaktadır" dedi.
Konya'nın Meram ilçesine bağlı Hasanköy Mahallesi'nde, saat 18.50 sıralarında kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda 7 kişi katledildi. Saldırgan ya da saldırganlar saldırı sonrası evi de ateşe verdi.
Sancar'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Bugün akşam saatlerinde Konya’nın Meram ilçesinde vahşi katliam yaşandı. 7 Kürt yurttaş, hunharca katledildi. Bir süredir devam eden ırkçı saldırıların en korkunç örneklerinden birine bugün Konya Meram’da tanık olduk. İktidarın nefret ve tahrik dili, bu katliamın başlıca sorumlusudur. Bu iktidar, uzun süredir HDP’yi, HDP üzerinden Kürtleri hedef gösteren nefret dilini yoğun bir şekilde kullanmakta ve katliam politikalarına zemin hazırlayacak açıklamalar yapmaktadır.
Bundan birkaç ay önce iktidarın küçük ortağının yaptığı açıklamayı hepimiz hatırlıyoruz. O zaman da uyarılarda bulunmuştuk. Bu dil, bu zihniyet, bu politika, bu ülkede ortak yaşamı zehirleyen; ortak, eşit yaşama dinamit koyan bir zihniyetin ürünüdür. Ortada bir kaos planı olduğunu Deniz Poyraz yoldaşımız katledildiğinde de söyledik.
Deniz Poyraz yoldaşımızın katledilmesine yol açan zemin aynı zihniyet, politika ve dilden beslenmekteydi. İktidarın kendi içinde veya devletin çeşitli güçleri arasında devam eden çekişmelerin Kürt halkı üzerinden bir kaos planına dönüştürülmek istendiği konusunda uyarılarda bulunduk. Başta muhalefet partileri olmak üzere bütün demokrasi güçlerine çağrılarda bulunduk. Durumun ciddiyetini her zeminde anlatmaya çalıştık.
HDP olarak, bu ülkede yaşayan bütün halkların eşit yaşam şartlarına ve haklara sahip olmaları gerektiği için mücadelemizi her zeminde yürütüyoruz. Demokratik siyasetin bütün imkanlarını kullanarak eşit ortak yaşamı savunuyoruz, savunmaya da devam ediyoruz. Ancak bu meselenin sadece HDP’ye saldırıdan ibaret olmadığını, kampanyanın çok daha derinlere inen kökleri bulunduğunu da vurguluyoruz. Evet, hedefe HDP’yi koyuyorlar ama HDP üzerinden Kürt halkına yönelik sistematik bir katliam politikası da izleniyor.
İktidar bu konuda kendisinden bekleneni yaptı. Yani bu saldırıların önüne geçecek tedbirleri almak yerine saldırıların zeminini güçlendirecek politikaları izlemeye devam etti. Buna şaşırmıyoruz elbette. Çünkü dediğimiz gibi, bu saldırıların asıl sorumlusu, iktidardır. Bununla birlikte, demokrasi güçlerinin ve muhalefet partilerinin de büyük bir sorumluluk altında olduğunu sürekli vurguladık. Bize yönelik gibi görünen saldırılar, Türkiye’de demokrasi güçlerinin tamamına yöneliktir. Ortada ciddi bir kaos planı vardır, orada ciddi bir tahrik ve çatışma politikası vardır.
HDP, barış içinde eşit yaşamı savunan parti olarak bütün bu saldırılara demokratik siyaset zemininde en etkili cevabı vermek için mücadelesini yürüttü, yürütüyor. Fakat ne yazık ki bu vahim politikalara karşı ortak geleceğimizi tehdit eden bu zehirli politikalara karşı demokrasi güçlerinden ve özellikle muhalefet partilerinden etkili ortak tutumun da gelmediğini söylemek zorundayız. Artık zaman kalmadı, kaos planlarının bu ülkede özgürlük umudunu, demokrasi isteğini, barış özlemini yok etmek isteyen güçler hiç durmadan faaliyetlerine devam ederken muhalefet partileri ve diğer demokrasi güçleri ne yazık ki aynı hızda ve etkinlikte hareket etmiyorlar.
Bugün şimdi tekrar çağrıda bulunuyoruz. Bütün muhalefet, demokrasi güçlerine çağrıda buluyoruz. Sadece kınama, başsağlığı mesajları yetmez. Yan yana durarak bu planları boşa çıkarmak için daha etkili, inandırıcı, kararlı ortak tavra ihtiyaç vardır.
Yarın, benimle birlikte geniş bir heyet Konya’da olacaktır. Bütün muhalefet partilerinin liderlerine ve demokrasi güçlerine de aynı tavrı sergilemeleri çağrısında bulunuyoruz. Onları da yarın Konya’ya bekliyoruz. Hep birlikte ortak, eşit yaşamı savunma kararlılığını göstermeye davet ediyoruz."