HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün açıkladığı kur korumalı 'TL Vadeli Mevduat' hesabı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Paylan, “Bir hortum Merkez Bankası’na bağlandı, bir hortum Hazine’ye bağlandı; yurttaşların rızkı, emeği, alın teri bir avuç faizciye, tefeciye bağlandı. Bu Hazine ve Merkez Bankası’nın altına konulan bir saatli bombadır, sizi uyarıyorum. Yarın dolar 18 olunca ödenecek bu sistem çökecektir” uyarısında bulundu.
Garo Paylan, bugün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Paylan, özetle şunları söyledi:
"Sayın Erdoğan, sen değil miydin yerli-milli olan? En kahraman yerli-milli sen değil miydin? ‘Bir ülkenin parası o ülkenin itibarıdır’ diyen sen değil miydin? Bak, paranı dolara bağladın. Diyorsun ki ‘Ben artık Amerikan dolarına bağlıyım’. Daha bir hafta önce, ekonomi politikalarını eleştirenleri ‘mandacı iktisatçı’ olarak nitelemiyor muydun? Parayı dolara bağlamaktan daha büyük bir mandacılık olabilir mi? Sen Türkiye’nin milli parasını dolara bağlamışsın, seni eleştirenlere ‘mandacısı’ diyorsun. En büyük mandacılık, Türkiye’nin parasını Amerika’nın dolarına bağlamaktır. Bu mandacılığın daniskasıdır.
Bugün sistem başladı. İlan ettiler. Bu sisteme diyelim ki 1 trilyon liralık mevduat girdi. Bugün dolar 12-13 TL. şimdilik her şey güllük gülistanlık görülüyor. Peki yarın dolar, 2 gün önce olduğu gibi yeniden 18 TL’ye çıkarsa ne olacak? Hazinemiz 500 milyar TL’lik bir yükün altına girecek. İşçinin, memurun vergileriyle ödeyecek. 20 milyon emekçi yıllardır mücadele ediyor, asgari ücret vergi dışı olsun diye. Bunun Hazine’ye maliyeti sadece 50 milyar TL. Ama doların çıkmasının maliyeti 500 milyar TL olacak.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar yıllardır emekli olmak istiyorlar. 5 milyon insanın maliyeti 30 milyar TL. Onları emekli etmiyor. Atanmak isteyen öğretmenlerin maliyeti 30 milyar TL, onların da atamasını yapmıyor. Gençler yurt sorununu çözmek istiyor. Maliyeti 10 milyar TL. Onların yurt sorununu çözmüyor. Yangın söndürme uçaklarının maliyeti yalnızca 2 milyar TL. Yangın söndürme uçaklarını almıyor. En düşük emekli maaşı bin 500 TL, ‘Gel bunu 4 bin TL’ye çıkaralım’ diyoruz. ‘Haşa, para yok’ diyor. ‘84 milyon yurttaş bir yana, 84 bin yurttaşın da dolar garantili mevduatı var, ben onları esas alırım’ diyor. 84 bin tane dolar bazında para almak isteyen yurttaşa 84 milyonun vergisini aktaracak. Bu hak mıdır? Bu adalet midir sayın Erdoğan?
Hazine’nin altına hortum takılmıştır. Hazine’mize, 84 bin yurttaş veriyor ya onun altına Erdoğan hortumu bağladı. Şu an dolar 12 TL. Yarın 18 TL’ye çıktığında o hortumun vanası açılacak ve yüz milyonlarca lira faizciye, tefeciye akacak. İşçi, memur yoksullaşacak. Zamlar yağacak. Bir avuç dolar baronu ihya olacak. Bu hak mıdır, adalet midir? Bir hortum Merkez Bankası’na bağlandı, bir hortum Hazine’ye bağlandı; yurttaşların rızkı, emeği, alın teri bir avuç faizciye, tefeciye bağlandı. Bu Hazine ve Merkez Bankası’nın altına konulan bir saatli bombadır, sizi uyarıyorum. Yarın dolar 18 olunca ödenecek 500 bin TL bu sistemi çökertecektir.
Şahap Kavcıoğlu’na soruyorum: Senin kanununda yurttaşın parasını faizciye, bankalara, tefecilere aktarmak gibi bir yetki var mı? Sen banknot basacaksın, bankalara aktaracaksın; bankalar, faizciye bunu ödeyecek. Senin kanununda böyle bir yetki yok. Merkez Bankası Başkanı’nı kendine gelmeye çağırıyorum. Bu bildiriye derhal hep beraber itiraz etmeliyiz. Merkez Bankası, bankaya para yatıran faizcinin, tefecinin kur farkını karşılayamaz, böyle bir şey yapamaz. Bu yasadışıdır. Bu yasadışı uygulamaya itiraz edeceğiz. Yalnızca vekiller olarak değil, şu anda mutfağında tenceresi kaynamayan tüm yurttaşlarımız yapmalı. Hep beraber soyuluyoruz.
Dün gece 1,5-2 milyar dolar, 18 TL’den satılmış piyasaya. Kim sattı bu dolarları, öğrenmek istiyoruz, derhal. Bunun hesabını soruyoruz. Doları 18 TL’ye yükseltirken dolarları kim aldı? Ve 18 TL olduğu gece daha sayın Erdoğan konuşmaya başlarken bu dolarları kim sattı? Kim haberi önceden alıp bu dolarları sattı. Akşam 18 TL’den satılan dolar, sabah 12 TL’den yerine kondu. Hesabını soruyoruz. Sen hesabını sormayacak mısın?
Son bir şey daha söyleyeceğim: Dolar fırlarken sayın Erdoğan benzine, mazota sürekli zam yaptı. Benzin, mazot 7 TL’ydi, 11-12 TL’ye yükseldi. Şimdi dolar düşüyor. Benzin, mazot fiyatlarının inmesi lazım değil mi? Bu akşam da açıklanacaktı, 2 TL düşecekti. Ama Sayın Erdoğan ne yaptı, bir kararname çıkarttı. ‘Dolar yükselirken ben zam yaptım ama bu zamları geri almayacağım’ kararnamesi yayınladı. Halkımıza buradan sayın Erdoğan’ı şikâyet ediyorum. Bu büyük bir adaletsizlik. Bu zamları mutlaka geri almalısın. Ve Sayın (Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin) Nebati, dün çıkmış, ‘Dolar yükselirken yaptığınız zamları geri alın’ diyor. Halka ‘Zamları geri al’ derken önce sen benzin, mazot, doğal gaza yaptığın zamları geri alsana." (ANKA)