HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, çözüm sürecinin yeniden başlaması gerektiğini ifade etti ve "Savaşların, çatışmaların bir an önce bitmesi, ülkemize ve Ortadoğu'ya barışın gelebilmesi için bu mücadelenin sürmesinde katkısı olan insanlar olarak, bir kez daha ifade etmek isteriz ki o sürece geri dönülmelidir. Barış ve müzakere süreci bir kez daha başlamalı, Öcalan bu sürece dahil edilmelidir" dedi.
HDP'nin Diyarbakır'daki bir otelde düzenlediği, 'Ortadoğu krizi ve demokratik ulus çözümü' konulu konferansa HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan, Sezai Temelli, HDP milletvekilleri ile partililer katıldı. Konferansın açılış konuşmasını HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan yaparken, Ortadoğu'da, kriz ve çözüm konulu konferansın oldukça önemli olduğuna değindi. Buldan, konferans sonunda çıkacak sonuç bildirgesiyle Suriye ve Ortadoğu'daki gelişmelerle ilgili bakış açısı ve görüş, önerilerini paylaşacaklarını duyurdu. Konuşmasında, Ortadoğu'nun kimlik ve kültürlerin merkezi olduğunu anlatan Buldan, çözüm sürecinin de hem Türkiye'de, hem de Ortadoğu'da yeni bir dönemin kapısını açtığını belirterek, "Bu coğrafya özellikle tarih boyunca, savaşların, halkları birbirine kırdırmanın politikalarının ve aynı zamanda merkezi haline gelişinin dönüştürüldüğü ve bu anlamda dönüştürülmeye çalışıldığı bir merkez olarak biliyoruz Ortadoğu'yu. Bu coğrafyanın özellikle kültürü ve hafızası yok edilmek istenmekte ve insanlığa ait bütün değerler aslında yok edilmeye çalışılmaktadır. Halklar ve inançlar arasına çizilen sınırlar sadece fiziksel değildir. Bu sınırlar toplumsal, kültürel, mezhepsel ve siyasal anlamda da çok büyük ayrılıklarla çözülmeye çalışılmıştır. Çözüm süreci hem Türkiye'nin hem de Ortadoğu'da yeni bir dönemin kapısını aralayacak bir gelişmeydi ve bir süreçti. Barış ve çözüm sürecini diğer süreçlerden farklı kılan şey, meselenin bir Misak-ı Milli mesele olarak değil aslında, sınırları aşan ama aynı zamanda bir bölgesel mesele olarak ele alınmasıdır. Çözüm sürecini hep birlikte takip ettik, buna tanıklık ettik ve bunun içerisinde yer aldık. Çözüm süreciyle birlikte Türkiye'nin gelmiş olduğu aşamalar, Türkiye'nin gelmiş olduğu noktanın, Türkiye'nin geleceği açısından ne kadar önemli olduğunu hep birlikte gözlemledik ve buna tanıklık ettik" dedi.
"Süreç bitti, çatışma başladı"
Çözüm sürecinin bölgesel bir barışın da özünü yansıttığını savunan Pervin Buldan, şöyle konuştu: "Çözüm süreci aynı zamanda bölgesel bir barışın da özünü yansıtıyordu. Bunun önünü açıyordu ancak bu süreç ilerleseydi, egemen güçlerin bölgeye yayılması, imkansız hale gelecekti. Bu süreçle birlikte barış bu ülkeye hakim olacaktı. O dönemki atmosfer, o dönemki hava hepimizi çok yakından ilgilendiren bizleri mutlu eden ve insanların geleceğe umutla baktığı bir süreç olarak değerlendirdik. Barış ve müzakere sürecinin bitmesiyle birlikte, rafa kaldırılmasıyla birlikte bir kez daha çatışmalı bir sürece girildi. Ve insanlar yaşamını yitirmeye devam ettiler."
Barış ve çözüm sürecine geri dönülmesi ve yeniden başlaması gerektiği çağrısında bulunan Buldan, "Siyasetçiler olarak özellikle barış ve müzakere sürecinde yer alan insanlar olarak, bu ülkede insanların yaşamını yitirmemesi için, savaşların ve çatışmaların ve savaşların bir an önce bitmesi, ülkemize ve Ortadoğu'ya barışın gelebilmesi için bu mücadelenin sürmesinde katkısı olan insanlar olarak, bir kez daha ifade etmek isteriz ki, o sürece geri dönülmelidir. Barış ve müzakere süreci bir kez daha başlamalı ve Öcalan bu sürece dahil edilmelidir" diye konuştu.