HDP İstanbul Milletvekili Celal Doğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’ne dün heyet olarak katılımlarının ardından sosyal medyada yapılan "Türk bayrağı ile karşılandılar" haberleri üzerine çıkan tartışmayı değerlendirdi.
“Türk bayrağı ondan önceki gün yok muydu?“ diye soran Doğan, “Bayrakla bizim ne kavgamız var yani. Bayrakla karşılamışlar, kılıçla karşılasalar daha iyi miydi yani?” dedi.
Doğan, Kılıçdaroğlu karşılaşmasının medya izdihamı eşliğinde yapıldığını anlattı. Bu nedenle sohbetin klasik hal ve hatır sormanın ötesine geçemediğini söyledi ve aşırı sıcağa da dikkat çekti. Ahmet Türk’ün kalp rahatsızlığını da hatırlatan Doğan, CHP genel başkanıyla ancak 300 metre yürüyebildiklerini ifade etti.
Doğan’ın T24’e değerlendirmeleri şöyle:
Çok sıcaktı bir defa, Allah yardımcıları olsun, durduğunuz yerde terliyorsunuz. Demokratik bir eylemdir, demokratik yürüyüş de bir haktır ve adalet de bir ihtiyaçtır özü bu.
-Nasıl karşılandınız? Sosyal medyada imalı biçimde ‘Türk bayrağı açıldı’ denildi.
Türk bayrağı önceki gün yok muydu? Bayrakla bizim ne kavgamız var yani. Bayrakla karşılamışlar, kılıçla karşılasalar daha iyi miydi yani?
“Hastalık bu ruh hastalığı”
Hastalık bu ruh hastalığı, başka bir şey değil? HDP’nin bayrakla ilgili partisinin programında var mı? ‘Parti istemiyor diyorlar’ ya? Sonra bayrak kimsenin babasının malı değil ki? Biliyorsunuz daha önce bayrak mitingleri yapılmıştı. Bayrak her yerde aynıdır. Bayrağın oluşmasında Türk halkının emeği yok mu? Kanı yok mu? Herkesin müşterek varlığıdır.
“Basının izdihamından ‘hoş geldin beş gittik’ oldu"
Zaten o şartlarda bir ortam da yok yani, zaten bir defa basının izdihamından dar alanda adamlarla konuşma şansı yok. Hoş geldin, hoş bulduk, hoş geldin beş gittik, başarılar diliyoruz falan filan. 300 metre ancak yürüdük. Çok sıcak Ahmet Bey’in kalp pili falan ayrıca o kadar izdiham vardı ki.
“En iyi tarafı masumiyet içinde yürünmesi”
-Yürüyüşü nasıl buldunuz?
Bir ilgi alaka olduğu kesin, herkesin ihtiyacı olan bir kavram. Türkiye’de kitlelerin tümünü ilgilendiren bir kavram. En iyi tarafı da bana sorarsanız masumiyet içinde yürünmesi. İster Türkiye’de yapılması gereken demokratik eylem türüne bir örnek bu. Partinin bu organizasyonu yapacak gücü var, parası var, çok da bir şey değil, yolda kamp ve yemek masrafları olabilir, biz zaten devlet hazinesinin parası bir başkasının ihale karşılayan para değil.