HDP'li milletvekili "Kürdistan" dedi, TBMM Genel Kurulu karıştı

HDP'li milletvekili "Kürdistan" dedi, TBMM Genel Kurulu karıştı

TBMM Genel Kurulu’nun 17-25 Aralık tartışmasıyla gerilen ortamı, HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran'ın "Kürdistan" sözüyle iyice tırmandı. Bölgedeki son durumu anlattığı kürsü konuşmasında, “Son birkaç aydır Kürdistan'da on sekiz yerde il ve ilçeler olmak üzere” diyen Ayşe Acar Başaran, AKP’nin sert tepkisiyle karşılaştı.

AKP’liler Başaran’a “Siz hangi ülkedesiniz”, “ Öyle bir yer mi var” diye laf atarken AKP İstanbul Milletvekili Harun Karaca, “Kürdistan deme hakkı yok burada. O şekilde söylenemez” diye itiraz etti. Oturumu yöneten Ahmet Aydın, iç tüzük hatırlatması yaptığı Başaran’a, “67'nci maddeye göre ülkenin belli bir bölgesini farklı bir nitelendirme yapmak suretiyle bir kısmı yaralayacak sözler de kullanmamanızı özellikle istirham ederim” diye uyardı. AKP sıralarından alkış koptu.

Atışmalar birbirini izlerken HDP’li Başaran, “ırkçı, faşist ve tekçi zihniyetinize karşı" deyince oturumu yöneten Başkan'dan ikinci kez İç Tüzük 67’ye göre uyarı aldı. Ahmet Aydın, “Sayın Hatip, bütün Meclis'i ırkçı olarak, faşist olarak nitelendiremezsiniz” dedi.

TBMM tutanaklarında AKP ile HDP arasındaki  atışmalar  şöyle:

AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Şu anda burada anlatacaklarım üzerinde özellikle AKP milletvekilleri sıralarından yoğun olarak, bunu, anlatacaklarımızı inkâr etmek üzerine ve anlatacaklarımızı kabul etmemek üzerine birtakım girişimlerde bulunulacağını, birtakım cevaplar verileceğini şu andan biliyorum. Ancak sadece on dakika, bütün ön yargılarınızı bir tarafa bırakarak siyasi ve kişisel kaygılarınızı bir tarafa bırakarak, bire bir yaşayan biri olarak, bire bir bu sokağa çıkma yasaklarında bu uygulanan antidemokratik uygulamalara maruz kalmış biri olarak beni sadece on dakika dinlemenizi istiyorum. Çünkü bu anlatacaklarım Suriye'den değil, Filistin'den değil, sizin iktidar olduğunuz ülkenin sınırları içerisinde uygulanan bu politikalardır.

MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Siz hangi ülkedesiniz?

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Biz bıkmadan usanmadan bunları anlatmaya devam edeceğiz. Biliyorum ki sizler bunlara kulaklarınızı tıkamaya devam edeceksiniz ancak şu anda son birkaç aydır Kürdistan'da on sekiz yerde il ve ilçeler olmak üzere… (AKP sıralarından gürültüler)

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sayın Başkan… Öyle bir yer mi var Sayın Başkanım?

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Toplam 149 gün sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş ve bu sokağa çıkma yasaklarında AKP'nin bu savaş politikaları neticesinde 77 insan, 77 sivil yurttaş yaşamını kaybetmiştir. Bizler Cizre'deyken ben bizzat orada siviller olduğunu söylediğim zaman Sayın Başbakan sivil olmadığını söylemişti. Bu sivil değildi, evet, sizin gözünüzde bu sivil değildi ya da kendi çocuğunu, on yaşındaki Cemile'yi buzlukta saklamak zorunda kalan… Cemile sivil değildi değil mi? Ya da kendi ellerimizle hastaneye yetiştirmeye çalıştığımız bu çocuk, sizin gözünüzde sivil değil teröristti.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Onları, siz, kendiniz öldürüyorsunuz.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Tüm bunların bire bir şahidi olarak sekiz gün Cizre'de, altı gün Silvan'da, bizzat, bu antidemokratik uygulamalara maruz kaldım.

Bizler, sokağa çıkma yasaklarının olduğu yerlerde, bire bir AKP'nin talimatıyla çalışan valiler ve kaymakamların eliyle halka yapılan katliamın bire bir şahidi olduk.

Çocuklar, keskin nişancılar tarafından katledildi. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Kürtler öyle demiyor… Kürtler öyle demiyor…

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Çocuklar, sokakta oyun oynarken dizlerinden, bacaklarından vuruldu.

Çocuklar…

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Kürtler muzdarip… Zulmediyorsunuz Kürtlere… Kürtlere zulmediyorsunuz orada…

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Dinlerseniz öğreneceksiniz!

Çocuk, annesinin kucağında, bu antidemokratik uygulamaya maruz kaldı. Buyurun…

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Kürtlere zulmediyorsunuz. Sizden şikâyetçi onlar.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Sonra, burada, sizin yaptığınız bütün savunmalar, orada hendeklerin olduğuydu. Peki, hendeklere karşı bu şekilde mi savunma geliştirdiniz?

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Siz zulmün yanındasınız. Zulmediyorsunuz Kürtlere.

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, laf atmaları engeller misiniz?

BAŞKAN - Arkadaşlar, hatibi dinleyelim, sonra cevap vermek isteyen verebilir.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Kürtlere zulmediyorsunuz!

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Türk'sen övün, değilsen itaat et midir? Bu mudur hendeklere karşı verilen mücadele?

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, bu ortamda böyle bir oturum olmaz. Eğer varsa bir cevabı kürsüye çıkar verir.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Bu mesele hendek değildi. Bunu, sizler de, bire bir hepiniz biliyorsunuz.

BAŞKAN - Arkadaşlar, hatibi dinleyelim, daha sonra sözü olan cevap verebilir.

HARUN KARACA (İstanbul) - Mecbur muyuz saçma sapan sözleri dinlemeye!

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Başkan, lütfen, müdahale eder misiniz?

HARUN KARACA (İstanbul) - Kürdistan deme hakkı yok burada. O şekilde söylenemez.

BAŞKAN - …67'nci maddeye göre ülkenin belli bir bölgesini farklı bir nitelendirme yapmak suretiyle bir kısmı yaralayacak sözler de kullanmamanızı özellikle istirham ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, HDP sıralarından gürültüler)

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Başkanım, lütfen, müdahale eder misiniz?

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, buna siz müdahale edemezsiniz.

BAŞKAN - İç Tüzük 67 yetki veriyor.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Ne işi var o hendeklerin orada?

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Niye kazdın hendekleri o zaman? Sokağa çıkma yasağı istemiyorsan kazma hendeği kardeşim!

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Elektrik yok, su yok, hiçbir yiyecek yok. O halk tamamen kendi iradesini ortaya koyduğu için, tamamen "Ben kendi kendimi yönetebilirim." dediği için, tamamen sizin ırkçı, faşist ve tekçi zihniyetinize karşı "Ben… (AK PARTİ sıralarından sıra kapaklarına vurmalar, HDP sıralarından alkışlar)

Başkan, lütfen müdahale eder misiniz! (Gürültüler)

"…sizin bu uygulamalarınızı kabul etmiyorum." dediği için bu insanlara karşı bir imha ve katliam politikası geliştirilmiştir.

BAŞKAN - Sayın Hatip, bütün Meclisi ırkçı olarak, faşist olarak nitelendiremezsiniz.

Bakın, İç Tüzük 67'ye göre…

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Meclise hitap etmiyor, laf atanlara söylüyor.

BAŞKAN - …kaba ve yaralayıcı sözler kullanamazsınız.

Lütfen…

BAŞKAN - Temiz bir dille konuşmanızı istiyorum.

Sayın milletvekillerinden de…

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Sayın Başkan…

BAŞKAN - Bir dakika, bir dakika, bir dakika…

Sayın milletvekillerinden de… Konuşmanın içeriğine katılmak durumunda değilsiniz ama kürsüye çıkan her hatibi dinlemek durumundayız. Her gruptan da konuşmacılar var. Gerekirse konuşmacılar cevaplarını verirler.

Lütfen değerli arkadaşlar, hatibi dinleyelim.

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sayın Başkan…

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Ama bana "faşist" demeye hakkı yok ya, çok ayıp!

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Bu uygulamalar…

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, bir saniye… Bir süreyi durdurur musunuz?

İkinci defadır hatibin konuşmasına müdahale ediyorsunuz.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Ben uygulamalardan söz ediyorum. Bu faşist bir uygulamadır.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Faşist sensin! Faşist orada.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Bu faşist bir uygulamadır, faşist bir uygulamadır.

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Faşistin kim olduğunu ben biliyorum.

AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Ve şunu söylüyorum, bu uygulamalara karşı…