Heavy Metal grubu Murder King: Durmak yok eleştiriye devam

Heavy Metal grubu Murder King: Durmak yok eleştiriye devam

İstanbul Heavy Metal müzik sahnesinin iddialı gruplarından Murder King “Gürültü kirliliği” isimli ilk albümünü yayınladı. ‘Demokrasi’ isimli şarkı için çektikleri klip kısmı yayın yasağı ile karşılaşan grup üyeleri, “Su gibi yolunu bulamıyor tabii ki ama internet çağındayız artık. Radyo ve televizyonun gücü giderek azalıyor. Hele ülkemizdeki gibi bir medyayı biz zaten yok sayıyoruz” dedi. Grup üyeleri ayrıca grubun eş başkanlık ile yönetildiğini söyledi. 

Birgün gazetesinden Barış Akpolat’ın Murder King grubu üyeleri ile yaptığı söyleşi şöyle:

 

Uzun bir süre bar programı yaptınız. Şimdi albüm çıkartmak nasıl bir heyecan yarattı? Bar programının ne gibi yararlarını gördünüz? Uzun süre barda çalmak grup elemanlarının arasındaki uyumu git gide daha iyi hale getirmenin yanında insanlar tarafından bilinmemizi ve kitle edinmeye başlamamızı sağladı. Yaklaşık on yıl barda çaldık ama "kendi bestelerimizi çalmak" öyle bir durum ki, hala provalarda heyecan veriyor. Albümdeki şarkılar Gezi Eylemi'nden önce yazılmış olsa da son aylardaki ülke gündemine çok uygunlar. Sanki dün yazılmış gibi. Bu tadı nasıl yakaladınız? Özel bir şey yapmadık açıkcası.Ülkenin genetiği böyle. Bu ülkede gündem hiç bir zaman değişmez. Haksızlık, yolsuzluk, faşizm, azınlıkların ezilmesi veya yok sayılması, sesini çıkaranın terorist diye yaftalanması, ötekileştirme… Biz Gezi’den önce de bu sorunları görüyor ve itiraz ediyorduk. Gezi’den sonra ülkenin batısı da aynı acıları yaşamaya başladı tek fark bu. 'Demokrasi'ye çektiğiniz klip kısmen yasaklandı. Yayınlanamayan bir klip, radyoların çalmadığı bir müzik, yaptığını bilmek nasıl bir histir müzisyen için? Müzik kendi yolunu bulup kulaklarla bir şekilde buluşuyor mu dersiniz? Su gibi yolunu bulamıyor tabii ki ama internet çağındayız artık. Radyo ve televizyonun gücü giderek azalıyor. Hele ülkemizdeki gibi bir medyayı biz zaten yok sayıyoruz. Biz albümümüzü de klibimizi de zaten radyo-tv çalmaz diyerek yaptık. Bu yapı zaten işin başında bize bunu hissettiriyor. Zaten yeniliğe ve farklılığa kapalı bir medyamız vardı, bir de buna korkaklıkları eklendi…Utanç verici açıkcası… Kuruluşunuzdan bu yana Özgür Özkan solistliğinizi üstlenmişti. Grupların çizgilerini aşağı yukarı frontmanlerin çizdiğini düşünürsek sizdeki değişim nasıl etkiledi grubu? Özgür’le yıllarca harika performanslar yaptık Ancak grubun gelecek planlamasında fikir ayrılıklarımız oluştu ve yollarımızı ayırdık. Can (Uzunallı) sanki yıllardır bizle söylüyormuş gibi çok çabuk adapte oldu ve yeni bir heyecan getirdi. Murder King zaten tek adamlığa karşı bir grup. Şu anda da eşbaşkanlıkla yönetiliyor ve böyle de devam edecek. Sözleriniz veya keskin duruşunuz karşısında politik anlamda ters tepkiler aldığınız oluyor mu? Tabii ki alıyoruz ve saygı duyuyoruz. Biz faşizan sözleri olan bir grup değiliz. Biz gördüğü terslikleri dile getiren, ezilenden yana taraf olan, özgürlük isteyen, barış yanlısı bir grubuz. Bizim gibi düşünmeyenleri asla ötekileştirmeyiz. Biz her daim muhalefet olan insanlarız. Başta o varmış, bu varmış hiiiiiiiç farketmez. Durmak yok eleştiriye devam. Albümünüzün sound'u, türün yabancı örneklerinden geri kalmıyor. Nasıl elde ettiniz bunu? Sound konusunda çok hassasız. On yıla yakın geçmişi olan bir grubuz ve laf olsun diye yapmıyoruz hiçbir şeyi. Özene özene, büyük bir titizlikle çalıştık, Yıllardır cover'ladığımız gruplardan daha aşağı bir sound'da olmadığımızı, istenirse neler yapılabileceğini göstermek istedik. Sağolsun Arın Baykurt kayıt ve mix’lerde bize çok yardımcı oldu. Tony Lindgren de son dokunuşu yaptı ve kafamızdaki soundu çıkardık. 1990'larda memlekette çok ciddi bir metal piyasası varken bugün bir elin parmaklarını geçmiyor örnekler. Sizce bunun sebebi nedir? Belki insanlar artık o zamanlarki kadar heyecanlı değil, belki de genel olarak yıllardır o kadar uyutulduk o kadar sisteme dahil edilerek tek tipleştirildik ki "doğ, okula başla, mezun ol, askere git, iş bul, evlen, çocuk yap, onu büyüt, emeklilik, sigorta" derken hiç bir şeyi sorgulayamaz olduk, buna çok kapıldık. Aslında o zamanlar konser vermek için yılda 1-2 grup ülkemize gelirken şu an neredeyse her ay dünya çapında adı bilinen bir metal grubunun konserini izleyebiliyoruz. Bu aslında iyi bir şey. Ama o konserlerde onbinlerce insanı görebilirken kimi zaman da bilet satışı olmadığı için çok önemli grupların konserleri iptal olabiliyor. Üzülerek söyleyebiliriz ki o onbinleri Türk gruplarının konserlerinde görmek zaten imkansız. Bu olumsuz tablo yerli grupların albüm satışları için de geçerli. Şirketler suçu talebe, dolayısıyla kitleye atıyor. Kitle seçeneksizlikten yakınıyor. "Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan" misali... Tabii bir de yerli piyasada iyi iş gerçekten çok az. Bu da kitleyi soğutan bir durum. Türkçe veya İngilizce sözlü metalin memleketteki gelişimini nasıl görüyorsunuz? Sizce ileride nasıl bir gelişim gösterir? Geleceği okuyamayız ama bugünle geçmişi karşılaştırırsak, kitlesi azalsa da daha iddialı işler yapıldığını söyleyebiliriz. Tabii sektörün aynı şekilde ilerlememesi bu işlerin devamının gelmesinin de önünü tıkıyor. Her şey sürpriz açıkcası. Bu ülkede bu tarz müzik yapıp da başarılı olmak çok zor. İlk albümün çıkması için çok uzun süre bekledik. İkinci albüm için planlarınız nelerdir? Yine bu kadar bekleyecek miyiz? Bekletmemeye çalışacağız ama biraz önce ifade ettiğimiz gibi hiç bir şeyi "laf olsun" diye yapmıyoruz. O yüzden her yaptığımız şarkıyı albüme koymuyoruz. İçimize sinen bir repertuvarı oluşturmak için ufaktan çalışmalara başladık. Ne kadar sürer bilemeyiz ama aldığımız tepkiler bizi oldukça motive ediyor ve daha enteresan şeyler yapacağız gibi gözüküyor. * Murder King bu akşam garajistanbul'da albümünün ilk konserini verecek. 23.00'te başlayacak konserin biletleriyse 28.50 lira.