Dünyada 240 milyon kronik hepatit B ve 170 milyon kronik hepatit C hastası bulunuyor. Kronik hepatitler, dünyada her yıl bir milyonun üzerinde insanın ölümüne neden oluyor. Tek korunma yolu ise aşı. Hastalık ilerlemedikçe pek bulgu vermediği için tarama yapılmazsa anlaşılamıyor, ancak ileri aşamalarda fark ediliyor. Aşı yapılsa da kontrollerin aksatılmaması gerektiğini söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Ahmet Burak Toros “Hepatit B kronikleşirse veya kısa süre olup çok şiddetli seyrederse karaciğer hasarına ve karaciğer yetmezliğine yol açabilir, ölüme kadar giden sonuçlara neden olabilir. Bu yüzden erken teşhis ve etkili tedavi çok önemlidir” dedi.
Her sarılığın hepatit olmadığını söyleyen Toros, hepatit virüslerinin bulaşma yollarını anlattı:
“Hepatit B virüsü kanla, cinsel temasla, vücut salgılarıyla (tükürük, gözyaşı, semen, ter vs.) bulaşır. Ama havadan soluma yoluyla bulaşmaz. Hepatit C ise sadece kan yoluyla bulaşır. Hepatit A virüsü dışkı-ağız yoluyla bulaşır. Virüs içeren dışkı suya yiyeceğe karışırsa başkalarına bulaşır. Hepatit B ve C kan yoluyla bulaştığı için kuaförlerde, berberlerde, hatta diş hekimlerinde dikkatli olmak gerekir. Manikür pedikür yaptırırken önceki kişinin malzemelerinin kullanılmamasına, berberlerde jiletin tekrar kullanılmamasına dikkat edilmeli. Özellikle alet dezenfeksiyonunun iyi yapılmadığı diş tedavileriyle bulaşma olabilir. Çünkü kurumuş kanda virüs uzunca bir süre canlı kalır. Temizlik iyi yapılmadıysa hepatit bulaşabilir. Ayrıca göze sıçrayan kandan, ele batan enjektör ucundan da hepatit bulaşabilir. Bulaşma konusunda riskli meslek gruplarının başında, sağlık çalışanları gelmektedir.”
Hepatit B, HIV’e göre 50-100 kat daha öldürücü bir hastalık. Sebebi virüsün çok yaygın olması. Hepatit A ve B’den aşı olarak korunmak mümkün. Çocuklar doğduğu anda Hepatit A ve B aşısı oluyorlar. Ama Hepatit C’ye karşı geliştirilmiş bir aşı yok, yakalandığı noktada tedavi başlanmalı. Hepatit A ve B’de aşı yüzde 100’e yakın koruyuculuk sağlıyor, belli aralıklarla tekrarlanması gerekiyor.
5 yılda bir kanda antikor düzeyine bakılması ve antikor düşükse aşının tekrarlanması gerektiğini vurgulayan Dr. Toros, hastalığın belirtilerini ve ayırt edici özellikleri hakkında ise şu bilgileri verdi:
Hepatit A: Kısa süreli ama şiddetli bir enfeksiyondur. Tıpkı grip gibi geçirilebilir ama hastalık kronikleşmez ve bir daha da hasta olunmaz. Dışkı-ağız yoluyla bulaşır. Enfekte kişinin dışkısıyla atılır, suya ya da yiyeceğe karışırsa başkalarına bulaşır. Hepatit A nadiren o kadar şiddetli bir hepatit tablosu yapar ki hastada akut karaciğer yetmezliği ve ölüm olabilir.
Hepatit B: Yüksek oranda bulaşıcıdır. Kan ve tüm vücut sıvılarıyla bulaşır. Çok şiddetli olabileceği gibi sessiz de seyredebilir. Yüzde 90’ı kendiliğinden iyileşir, hasta doğal bağışıklık kazanmış olur. Yüzde 5’i taşıyıcı olur. Kalan yüzde 5’i aktif Hepatit B olur. Yani ilerleyerek siroza yol açabilir, mutlaka tedavi gerekir.
Hepatit C: Çok bulaşıcı değildir. Kanla bulaşır. 10 yıl kadar sessizce hiçbir belirti vermeden seyredebilir, çok sinsidir. Hasta 10 yıl sonra karaciğer sirozuyla, karın şişliğiyle veya özefagus varis kanamasıyla doktora başvurabilir.