'Her akşam kayıkçı kavgası izliyoruz '

'Her akşam kayıkçı kavgası izliyoruz '
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, partisince Kütahya Zafer Meydanı'nda düzenlenen mitingde, “Her akşam televizyonlarda üç kelimeyi geçmeyen ve hiçbir faydası, anlamı olmayan kayıkçı kavgasını seyrediyoruz” diye konuştu. Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, "Türkiye'de 8 yıl içerisinde dışa bağımlı yanlış ekonomi politikaları sonucu iki şey oldu; birincisi tezgah dağıldı, ikincisi herkes ve her şey borçlu hale getirildi" dedi. Partisince Kütahya Zafer Meydanı'nda düzenlenen mitingde konuşan Kurtulmuş, "Türkiye'nin özellikle son 8 yıldır 28 Şubattan sonra iş başına getirilen hükümetler vasıtasıyla bir taraftan çok ciddi ekonomik problemlerin içerisine düşürüldüğünü, diğer taraftan sosyal çatlamalar, bunalımlarla karşı karşıya bırakıldığını" savundu. İktidar ve ana muhalefet partilerinin, miting meydanlarında "kayıkçı kavgası" yaptığını ileri süren Kurtulmuş, bu duru "gölge oyununa" benzetti. Kurtulmuş, Hacivat-Karagöz oyununda tartışmaların sonunda nasihat ve yol gösterme olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "İktidar ve ana muhalefet partileri seçim meydanlarında bu memleketin sorunlarını çözmek için görüşlerini, projelerini anlatmak yerine birbirlerine taş atıyor, laf yarıştırıyor, mahalle üslubuyla tartışmalarına devam ediyorlar. Her akşam televizyonlarda üç kelimeyi geçmeyen ve hiçbir faydası, anlamı olmayan kayıkçı kavgasını seyrediyoruz." ‘Türkiye’nin iki önemli sorunu var’ Türkiye'nin ekonomik sıkıntılar ve toplumsal çözülmeler olmak üzere iki önemli sorunu bulunduğuna işaret eden Kurtulmuş, halkın durumunun 8 yıl öncesine göre daha kötü olduğunu savundu. "Türkiye'de 8 yıl içerisinde dışa bağımlı yanlış ekonomi politikaları sonucu iki şey oldu; birincisi tezgah dağıldı, ikincisi herkes ve her şey borçlu hale getirildi" diyen Kurtulmuş, işçinin, memurun ücretinin azaldığını, işsizliğin arttığını, esnafın durumunun daha da kötüleştiğini ileri sürdü. Kurtulmuş, "Devletin borcu var. Özel sektörün 196 milyar dolar borcu var. Bütün belediyelerin borçlarını toplasanız, mal varlıklarını satsanız karşılamıyor" dedi. İşsizlik, açlık, yoksulluğun Türkiye'yi ciddi bir toplumsal bunalıma götürdüğünü dile getiren Numan Kurtulmuş, aile değerlerinin yitirildiğini, boşanma oranlarının arttığını ve bireysel ahlakın çöktüğünü söyledi. Ankara'da yol üzerinde anne ve iki çocuğunun öldürülüp yol kenarına atıldığını, İstanbul'da bir genç kızın cinayetle yok edildiğini anımsatan Kurtulmuş, "Sanki akıl, izan, dayanışma, toplumsal ahlak rafa kaldırılmıştır. Peki bunun sebebi ne? Özellikle son 10 yılda bu memlekette bu milletin ahlak ve maneviyatını geliştirecek ne varsa rafa kaldırıldı" diye konuştu. ‘Ruhları da yok, hizmet aşkı da’ Numan Kurtulmuş, 1994'teki seçimlerde Refah Partisi'nden seçilen belediye başkanlarına, kendilerinden öncekilerle onlar arasında fark olduğunu söylediklerini bildirdi. "Belediye başkanlarımızın koltuklarının arkasında şimdi unutulan bir slogan vardı. (Rüşvet alan da veren de melundur) yazıyordu. Şimdi bu yazıları görüyor musunuz?" diye soran Saadet Partisi Genel Başkanı Numan kurtulmuş, "O zamanlar güzel hizmetler yaptık. Başarılı olan belediye başkanlarını tenzih ederek söylüyorum. Halk aynı halk, belediye başkanı aynı belediye başkanı, hizmetler aynı hizmetler. Dün bizim partimizdeyken çok başarılı olan arkadaşlardan bugün bakıyorsunuz ki millet yaka silkiyor. Yanına girmek için 50 tane teşrifatçıdan geçiyor. Randevu almak zaten mümkün değil." Konuşması sık sık sloganlarla kesilen Kurtulmuş, mitingi izleyen bir grubun, iktidar ve ana muhalefet partisi aleyhindeki "Yuh" sözlerini, "Yuh yok, bizim partimizde de mitinglerimizde de kimseye yuh yok" diyerek susturdu. Kurtulmuş daha sonra, Bursa'daki mitinge katılmak üzere Kütahya'dan ayrıldı.