AKP ve MHP'nin 24 Haziran'da erken seçim kararı almasının hemen ardından, Meral Akşener'in liderliğindeki İyi Parti'nin seçime katılıp katılamayacağı tartışması başladı. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) ocak ayında açıkladığı "seçime katılma yeterliliği taşıyan partiler" listesinde İyi Parti'nin yer almaması ile başlayan tartışma, erken seçim kararının ardından siyaset gündeminin baş sıralarına oturdu.
Son günlerin en çok tartışılan konusu olan İyi Parti'nin seçime katılması başlığıyla ile ilgili merak edilen edilenleri derledik...
Meral Akşener, erken seçim olasılığını dikkate alarak İYİ Parti'yi 25 Ekim 2017'de kurdu. Siyasi Partiler Yasası'nın 36. maddesine göre, bir siyasi partinin seçime katılabilmesi için, "İllerin en az yarısında (41 il) seçim gününden en az 6 ay önce teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerini yapmış olması veya TBMM'de grubunun (en az 20 milletvekili) bulunması" gerekiyor.
Yasa bir ilde teşkilatlanma koşulu olarak ise "merkez ilçesi dahil o ilin ilçelerinin en az üçte birinde teşkilat kurma" koşulu getiriyor. İYİ Parti, 10 Aralık 2017'de partinin kurucu üyeleriyle, 1. Olağan Kurultayı'nı yaptığı için, 10 Haziran itibariyle de 6 ay koşulu sağlanmış olacak.
Asıl tartışma konusunu ise illerde teşkilat kurma koşulu olan "merkez ilçe dahil bir ilin ilçelerinin en az üçte birinde teşkilat kurma" zorunluluğu oluşturuyor. YSK'nin İYİ Parti'nin ilçe teşkilatlanma sürecini tamamlama tarihi olarak 26 Şubat tarihi olarak saptadığı iddia ediliyor. Seçimler 24 Haziran'da yapılacağı için İYİ Parti için seçime girmeme riski olarak da bu gösteriliyor.
Yüksek Seçim Kurulu yılda iki kez, Ocak ve Haziran aylarında, geriye dönük 6 aylık dönemleri dikkate alarak, "seçime katılma yeterliliği taşıyan siyasi partiler" listesini açıklıyor.
YSK, geçen Ocak ayında, "1 Ocak 2018'den en az 6 ay öncesi itibarıyla illerin en az yarısında teşkilat kurdukları ve büyük kongrelerini yaptıkları" gerekçesiyle 9 partiye "seçim vizesi" verirken, bunların arasında İYİ Parti yer almadı.
YSK, Ocak ayı itibariyle, Adalet ve Kalkınma Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, Büyük Birlik Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Demokrat Parti, Halkların Demokratik Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Saadet Partisi ve Vatan Partisi'nin seçime girebileceğini ilan etti.
İYİ Parti Sözcüsü Aytun Çıray kararın açıklanmasından hemen sonra yaptığı açıklamada, "YSK, bugün yaptığı toplantının ardından an itibarıyla seçime girebilecek partilerin listesini açıklamıştır. Açıklanan listede İYİ Parti'nin yer almaması yasa gereğidir. Çünkü; İYİ Parti söz konusu listeye 1. Kongresi'ni yaptığı 10 Aralık 2017 tarihinden 6 ay sonra girecektir" açıklaması yaptı.
YSK, 24 Haziran seçimlerine girecek partileri ise seçim takvimine bağlı olarak önümüzdeki günlerde ilan edecek. Seçim kararının TBMM'de kabul edilmesinin ardından, YSK, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'dan siyasi partilerin dosyasını isteyip, yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğini görüşecek.
İnceleme sonucu, İYİ Parti'nin seçime katılıp katılamayacağı belirlenecek.
Hayır. Cumhurbaşkanlığı Seçim Yasası'na göre, bir kişinin cumhurbaşkanı adayı olması için herhangi bir siyasi partiden aday gösterilmesi veya üye olması zorunluluğu bulunmuyor.
Buna göre, 40 yaşını doldurmuş ve yükseköğrenim görmüş olma koşuluyla milletvekilli seçilme yeterliliğine sahip Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları cumhurbaşkanı adayı gösterilebiliyor.
Parlamentoda grubu olan siyasi partiler, 20 milletvekilinin imzasıyla cumhurbaşkanı adayı gösterebiliyor. Ancak parlamento dışında olan veya bireysel olarak aday olacaklar için en az 100 bin yurttaşın imzasıyla aday gösterilmesi zorunluluğu bulunuyor.
İYİ Parti, seçime giremese de 100 bin imzayı bulması halinde Akşener'in adaylığı önünde bir engel bulunmuyor. 100 bin imza ile aday göstermeye ilişkin teknik düzenleme ise Anayasa'ya uyum yasalarıyla yapılacak.
Meral Akşener'in, seçime girmesinin ve adaylığının engellenebileceği olasılıklarına karşın, yedek planlarla İYİ Parti'nin kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığı'na verdiği biliniyor.
Seçime girememe olasılığına karşı İYİ Parti'nin devreye sokacağı ilk seçenek olarak, Akşener'in aktif siyasete başladığı ve İçişleri Bakanı olduğu Doğru Yol Partisi'nin devamı niteliğindeki Demokrat Parti ile İYİ Parti'nin birleşmesi gösteriliyor.
Bu formülün temel dayanağını ise AKP'nin iktidara geldiği 2002 seçimlerinde, Hasan Celal Güzel'in kurduğu Yeniden Doğuş Partisi ile Genç Parti birleşmesi oluşturuyor.
Cem Uzan'ın genel başkanı olduğu Genç Parti, seçime katılabilmek için YDP ile birleşmiş ve seçime katılabilmişti.
İYİ Parti'nin de DP ile birleşme kararı alıp, 15 gün içinde birleşme kongresi yaparak seçime katılabileceği belirtiliyor.
İkinci seçenek olarak da "gayri resmi ittifak" formülü üzerinde duruluyor. Akşener zaten cumhurbaşkanı adayı olacağı için, İYİ Parti'nin parlamentoda temsili için, milletvekili adayları, Demokrat Parti veya Saadet Partisi listelerinden aday gösterilebilir.
Son seçenek olarak ise halen parlamentoda 5 milletvekili olan İYİ Parti'nin TBMM'de grup kurmak için milletvekili transferine yönelmesi gösteriliyor.
Ancak bu seçeneğin devreye sokulması zayıf olasılık olarak değerlendiriliyor.
Türkiye'yi erken seçime götürme kararının mimarı olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, bu hamlesinin nedenlerinden birinin de, İYİ Parti'yi ve Akşener'i seçimlerde "saf dışı bırakma" hesabının olduğu ileri sürüldü. Ancak AKP'de, Akşener'in yasal engeller gerekçe gösterilerek seçime sokulmaması girişiminin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın aleyhine olacağı düşünülüyor.
Erdoğan'ı iktidara taşıyan sürecin de "mağduriyet" olduğuna dikkat çeken bazı AKP'liler, engellemenin Akşener'e yarayacağı görüşünde. AKP'nin uyum yasaları kapsamında İYİ Parti'nin seçime girmesini sağlamaya dönük düzenleme yapacağı iddia edildi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, İYİ Parti'nin seçime katılması için bir düzenleme olup olmayacağı sorusu üzerine, AKP'nin genel başkanı siyasette yasaklanmış, partisi kapatılmış bir gelenekten geldiğini belirterek, "Seçime girmek için yasalarla belirlenmiş koşulları taşıyan partilerin 24 Haziran'da sandıkta seçmenin karşısına çıkmasından yanayız. Kendi eksikliklerini bize fatura etmeye kalkışmasınlar" yanıtını vermekle yetindi.
AKP'nin Bahçeli'nin rezervi nedeniyle böyle bir düzenleme yapmasına fazla şans tanınmıyor.