Sabah yazarı Hıncal Uluç, gazete binası önünde yaşanan bir olayı, "Sabah çalışanı bir hanım arkadaşımız bindi, dün sabah ve 9.45'te gazetenin önünde inmek istedi. Ama daha tam inmeden taksici kızı adeta fırlatıp, kapıyı hızla çekti ve gaza bastı. Yeşil ışığı kaçırmak istemiyordu, ya da tabakhaneye gidiyordu" diye anlattı. "İnen arkadaşımızın boynundaki kaşkol, kapıya sıkışmıştı. Taksi hızla gidince, kaşkol kızcağızı hızla döndürdü" ifadesini kullanan Uluç, "Verilmiş sadakası varmış, kaşkol hemen çözüldü. Çözülmese, boynu sıksa, gazetenin önünde bir cinayet işlenecekti" diye yazdı.
Hıncal Uluç'un "34 TAV 02" başlığıyla yayımlanan (11 Ocak 2017) yazısı şöyle:
Bak İstanbul Trafik Müdürü!. Bugüne dek burada yazdığım trafik cinayetlerinin bir tekine ne sen, ne de benim vergilerimle maaş alan basın bürondan tek yanıt gelmedi. Ama bu defa görevini yapmak zorundasın. Çünkü yazdıklarımın belgesi, Sabah Gazetesi önündeki güvenlik kameralarında var. Çünkü orada görevli polis ekibindekiler de, gözlerini yummamışlarsa, şahit olmuşlardır. Bu 34 TAV 02 numaralı taksiye Sabah çalışanı bir hanım arkadaşımız bindi, dün sabah ve 9.45'te gazetenin önünde inmek istedi. Ama daha tam inmeden taksici kızı adeta fırlatıp, kapıyı hızla çekti ve gaza bastı.. Yeşil ışığı kaçırmak istemiyordu, ya da tabakhaneye gidiyordu. İnen arkadaşımızın boynundaki kaşkol, kapıya sıkışmıştı. Taksi hızla gidince, kaşkol kızcağızı hızla döndürdü. Verilmiş sadakası varmış, kaşkol hemen çözüldü. Çözülmese, boynu sıksa, gazetenin önünde bir cinayet işlenecekti. Hanım arkadaşımızı, hemen revire alıp, sakinleştirdiler.. Arkadaşımız "Allahından bulsun" diyordu ama, ben peşini bırakmamaya karar verdim. Plakanın peşine düştüm. Kapıda görevli güvenlikçilerden biri dikkat etmiş, almış, getirdi. 34 TAV 02, işte. O taksi şoförü, hem hesap verecek, hem kaşkolü geri getirecek. Tabii eğer İstanbul'da Trafik Müdürü varsa!.