Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikası’nda işçilerin aidatlarından toplanan yaklaşık 20 milyon liranın sendikacıların özel hesaplarına geçirildiği ortaya çıktı. Mali sekreter ve 2 muhasebeciye dava açıldı.
Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonu Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikası’yla ilgili bir şikayet başvurusu, Çalışma Bakanlığı’na bomba gibi düştü.
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi’nin kurucusu ve onursal başkanı olduğu, 53 binden fazla üyesi bulunan Hizmet-İş Sendikası’nda işçilerin maaşlarından toplanan milyonlarca liranın, özel hesaplara geçirildiği anlaşıldı.
Vatan gazetesinden Gülümhan Gülten’in haberine göre, gelişmenin yaşandığı Hizmet-İş Sendikası’nın Başkanı Mahmut Arslan, aynı zamanda Türkiye’nin ikinci en büyük konfederasyonu olan Hak-İş’in de Başkanı olunca durum daha da kritik bir hal aldı. Hizmet-İş’te ortaya çıkarılan milyonlarca liralık usulsüzlüğün, mali sekreter ve 2 muhasebe görevlisi tarafından yapıldığı gerekçesiyle Cumhuriyet Savcılığı’na dava açıldı. Zimmete geçirilen miktarın 20 milyon lirayı bulabileceği belirtildi. Usulsüzlüğü ortaya çıkaran olaylar zinciri şöyle gelişti:
Geçtiğimiz dönem Meclis’ten çıkarak yürürlüğe giren yeni yasa, sendikaların denetimini, bağımsız denetim şirketleriyle yapılmasını zorunlu koştu. Buna göre sendikaların dış denetimi için yeminli mali müşavirlik şirketlerinden hizmet alması gerekti. Bu kapsamda Hizmet-İş yeminli mali müşavirlik şirketiyle anlaştı. Bu sırada Hizmet-İş’te hesapların tutmadığı, çifte ödemeler yapıldığı söylentileri üzerine yönetime ihbar mektupları gelmeye başladı. Bunun üzerine sendikanın mali müşavirlik şirketi, Mart’ta sendikada 2008-2012 sonu ve 2013 yılı ilk dönemine ilişkin denetim başlattı. Mayıs’ta tamamlanan mali denetimin sonuçları Hizmet-İş’te sadece incelenen döneme ilişkin 3 milyon liraya yakın bir yolsuzluğun yaşandığını ortaya çıkardı.
Hizmet-İş ve Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan, “2 muhasebe görevlisinin bu hileyi yaptıkları ortaya çıktı. Sendikamızın mali sekreterinin de onlara güvenerek tüm yetkilerini devrettiği için bu işin muhasebe hileleriyle sürdürdüğü anlaşıldı. Biz 3 ayda bir hesapları kontrol ederiz ama bu muhasebe oyunlarıyla öyle bir yapılmış ki, muhasebeci olmayan o hesaplardan hiçbir şey anlamaz” dedi.