HKP'den Erdoğan ve İsmailağa Cemaati yetkilileri hakkında suç duyurusu: "Yarın geç olmadan...!"

HKP'den Erdoğan ve İsmailağa Cemaati yetkilileri hakkında suç duyurusu: "Yarın geç olmadan...!"

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in kızının 6 yaşında evlendirilmesi ile ilgili olarak, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yusuf Ziya Gümüşel ve İsmailağa Cemaati yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. HKP avukatı Ayça Okur, “Biz bu suç duyurusunu vicdanı 6 yaşındaki çocuğun istismarına dayanamayan milyonlarca vatandaşımız adına yaptık” dedi.

HKP; Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsmailağa Cemaati yetkilileri Hasan Kılıç, Ahmet Ustaosmanoğlu, Mahmut Şevket Ustaosmanoğlu, Ahmet Mahmut Ünlü ve 6 yaşında evlendirilen H.K.G.’nin babası Yusuf Ziya Gümüşel hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı. 

HKP avukatı Ayça Okur; Erdoğan ve İsmailağa cemaatindeki yetkilileri hakkında, 'silahlı örgüt kurma ve yönetme', 'silahlı örgüte yardım etme', 'insan ticareti', 'görevi kötüye kullanma', '677 sayılı tekke ve zaviyelerin ilgasına dair kanuna muhalefet' suçlarını işlediğini belirterek suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı.

"Hiranur Vakfı’nın kurucu başkanı Yusuf Ziya Gümüşel’in, öz kızını 6 yaşındayken 29 yaşındaki bir müridiyle evlendirmesini içimiz kan ağlayarak izliyoruz"

Suç duyurusuna ilişkin olarak HKP Genel Merkez Disiplin Kurulu Başkanı Av. Ayça Okur açıklama yaptı. Okur, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Değerli halkımız; günlerdir, tesadüfen günışığına çıkmış, daha bin bir örneği de gizli kalmış olan bir trajediyi konuşuyoruz. İsmailağa Cemaati denen tekkenin yasal kılıfa büründürülüp, eğitim vakfı adı altında masumlaştırılmaya çalışılan Hiranur Vakfı’nın kurucu başkanı Yusuf Ziya Gümüşel’in, öz kızını 6 yaşındayken 29 yaşındaki bir müridiyle evlendirmesini içimiz kan ağlayarak izliyoruz.

"Bunlar dördüncü tür yaratıklar"

Peki, bu insan sefaleti şeyh, kendi evladına, yavrucağa bu kötülüğü nasıl yaptı? Çünkü bunlar dördüncü tür yaratıklar. Ve bu şeyhin yaptığı yerel, tekil bir durum da değil. Türkiye’de bütün tekke ve zaviyelerde, yani bütün tarikat ve cemaatlerde, bütün ilahiyat fakültelerinde, bütün imam hatip okullarında, bütün din dersi kitaplarında anlatılan, öğretilen; bu şeyhin yaptığından başka bir şey değil. Bu yılan yuvalarının hepsi 100 yıldan bu yana durup dinlenmeden, santim santim laik Cumhuriyet’in altını oydular. Alayı da insanlığı ortaçağ karanlığına mahkûm edecek şeriat düzeninin savunucusudurlar. Ve 1950’den beri iktidara gelen bütün ABD yapımı sermaye partileri de açıktan bu tekke ve zaviyelerle el ele, omuz omuza çalışmışlar; sonunda da Türkiye’yi bugünkü karanlık uçurumların içine yuvarlamışlardır. Artık Türkiye toplumu; biz kadınlar ve çocuklarımız için cehenneme dönüşmüştür. Erkekler de ahlâktan uzaklaşmakta, vicdanlarını ve insanlıklarını kaybetmektedirler.  

"Biz bu suç duyurusunu; vicdanı 6 yaşındaki çocuğun istismarına dayanamayan milyonlarca vatandaşımız adına yaptık"

Halkın Kurtuluş Partisi olarak; tüm amaçları laik Cumhuriyet’i yıkıp onun yerine IŞİD çizgisinde ortaçağcı bir din devleti kurmak olan, bu kanunsuz din derebeyliklerinden biri olan İsmailağa Cemaati'nin hasbelkader patlamış olan rezaletini yargıya taşıdık. Biz bu suç duyurusunu yalnızca laikliğin gerçek savunucusu olan partimiz adına değil; vicdanı 6 yaşındaki çocuğun istismarına dayanamayan milyonlarca vatandaşımız adına yaptık. Biz bu suç duyurusunu; çocuklarımızın ve kadınlarımızın huzur içinde, sağlıklı bir şekilde yaşamasının tek güvencesi olan Anayasa'da belirtilen laiklik ilkesinin hayata geçirilerek bu tür yasa dışı yapılanmaların faaliyetlerinin durdurulması ve bunların toplum hayatından çıkarılması gerektiğini toplumun hafızasına yerleştirmek için yaptık. Bu gerici yılan yuvası yapılanmaların sorumluları ve bu yapılara ortamı 20 yıldan bu yana en yoğun şekilde sağlayan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında 'silahlı örgüt kurma ve yönetme', 'silahlı örgüte yardım etme', 'insan ticareti', 'görevi kötüye kullanma', '677 sayılı tekke ve zaviyelerin ilgasına dair kanuna muhalefet' suçlarını işledikleri için duyurusunda bulunduk.

"‘Cumhuriyet' savcıları da suç duyurumuzun gereğini yapmalıdırlar"

Saygıdeğer halkımız; laiklik başta biz kadınlar ve yavrularımız olmak üzere tüm halkımız için ekmek kadar, su kadar değerlidir. Demokratik halk iktidarı mücadelesi veren partimizin kadın neferleri olarak türban şeriatın simgesidir, şeriat kadının esareti, laiklik özgürlüğüdür çığlığımızı son soluğumuza kadar haykıracak ve mücadele edeceğiz. Ancak kendilerine laik Cumhuriyet’i koruma görevi verildiği için adı Cumhuriyet savcısı olan ‘Cumhuriyet savcıları’ da suç duyurumuzun gereğini yapmalıdırlar. Yarın geç olmadan...”