Hollanda Temsilciler Meclisi, "hükümetin 1915'te Anadolu'da meydana gelen olayları 'Ermeni Soykırımı' olarak tanımasını isteyen" öneriyi kabul etti. Hollanda hükümeti, 1915 olaylarından "Ermeni Soykırımı meselesi" diye söz ediyor. Hükümete göre, "soykırım" ifadesinin kullanılması, Türkiye ile Ermenistan arasındaki sorunlara hiçbir katkı sağlamayacak.
Hollanda hükümeti yasal tanım tartışması yerine Türkiye ve Ermenistan'ın karşılıklı diyaloğa girmesini sağlamanın daha yararlı olduğunu düşünüyor.
Hükümet daha önce de, bu konuya yasal bir nitelik vermenin Hollanda kabinesinin görevi olmadığını vurgulayarak, "Soykırım olsun ya da olmasın, bir yargıç uluslararası ceza hukukuna göre karar vermelidir" şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Hollanda Temsilciler Meclisi ise istifa eden hükümetin küçük ortağı Hıristiyan Birliği Partisi'nin (CU) önerisiyle, 1915 olaylarını, "Ermeni Soykırımı" olarak tanıdı.
CU, 17 Mart'ta yapılacak genel seçimler öncesi konuyu yeniden meclis gündemine taşımış ve hükümetin, "Ermeni Soykırımı meselesi" yerine, "Ermeni Soykırımı" ifadesini kullanmasını önermişti.
Öneri, Türkiye ve Fas kökenli seçmenlerin desteklediği Denk Partisi dışındaki tüm partilerin desteğiyle kabul edildi.
Önergeyi hazırlayan CU Milletvekili Joel Voordwind, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1915 yılında Anadolu'daki Ermeni, Süryani ve Rumlara "soykırım yaptığını" savundu.
Ermenilerin, 100 yıl sonra bugün de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan rejimi tarafından baskı altına alındığını öne süren Voordwind, hükümetin bunu resmen kabul etmesini istedi.
Önergeye karşı tek hayır oyu kullanan Denk Partisi'nin lideri Tunahan Kuzu, Hollanda'da yaşayan Türklerin, "her seçim öncesi malzeme yapıldığını" savundu.
Kuzu, "Tarihi konuları siyasiler değil; tarihçiler ve hukukçular tespit etmelidir. Ermenistan, Taşnak arşivlerini açmalıdır. Hollanda dışındaki konuları ülkemizin gündemine yansıtmanın yanlış olduğunu düşünüyorum. Bu, Hollanda toplumunda bölünme yaratıyor" diye konuştu.
Hollanda Meclisi'nin aldığı karar, Türkiye'nin tepkisini çekti. Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy kararı, "tarihi siyasi saiklerle yeniden yazma niteliğinde hükümsüz bir teşebbüs" diye değerlendirdi.
Hami Aksoy, yaptığı açıklamada, "Meclisler tarih yazma ve yargılama mekanları değildir. Bu karara katılanlar 1915'te gerçekte ne olduğunu aramak yerine, popülistçe oy peşinde koşmaktadır" dedi.
Aksoy, Türkiye'nin 1915 olaylarına ilişkin "Ortak Tarih Komisyonu" önerisinin, Ermenistan tarafından karşılıksız bırakıldığını kaydetti.