Hollanda'da 15 Mart'ta yapılacak seçimlere ilişkin yapılan anketlerde, Türkiye karşıtı söylemleriyle de bilinen aşırı sağcı Geert Wilders’in partisi Özgürlük Partisi (PVV) favori olarak gösteriliyor.
Leiden Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre; aşırı sağcı PVV seçimden zaferle çıkmasa bile anketlere göre ikinci olarak Hollanda Parlamentosu’ndaki 150 koltuğun 23/24 tanesini garantilemiş durumda. Wilders’ın partisi 2010 yılındaki seçimlerde de üçüncü olarak çıkmıştı.
Wilders, koalisyona katılmamış ancak taleplerinin yerine getirilmesi karşılığında Mark Rutte’nin partisine destek vermişti. Hatta ülkenin eski Göçmen Bakanı Gerd Leers, “Benim ajandam Wilders’ı sessiz tutmak için yaptığım anlaşmadan oluşuyor” şeklinde konuşmuştu. Wilders bu seçim sonunda da Rutte’yle koalisyon yapmayacağını belirtmişti.
Kampanya süresince Geert Wilders, Hollanda’nın İslam’dan arındırılması gerektiğini savundu. Bunu gerçekleştirmek için camileri ve İslami eğitim veren okulları kapatacağını, Kur’an’ın satışını yasaklayacağı ve Müslüman mültecileri kabul etmeyeceğini söyledi. Ayrıca Wilders ülkesini Avrupa Birliği’nden de çıkartacağını ifade etti.
Wilders PVV’yi kurma amacını ise, “Gücü Lahey’deki siyasi elitlerden alıp halka vermek” olarak açıkladı. Bu ifadenin bir benzerini ABD Başkanı Donald Trump hem seçim yarışında hem de başkanlık konuşmasını gerçekleştirirken sarfetmişti. Trump görevi devraldığında, “Bugünkü törenin farklı bir anlamı var. Bugünkü tören gücü bir yönetimden başka bir yönetime devretmiyor. Bugün gücü Washington’tan alıp size veriyoruz, yani halka” ifadelerini kullanmıştı.
Önce Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun daha sonra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Kaya Sayan’ın Hollanda’da yapacakları konuşmalar için tutulan salonların izinleri iptal edildi. Dışişleri Bakanı engellemenin ardından yaptığı açıklamada Hollandalı yetkililerin kendisine, ziyaretin Wilders’ın ekmeğine yağ sürmek anlamına geleceğini aktardığını söyledi. Ayrıca Wilders daha sonra Lahey’deki Türkiye Büyükelçiliği’nin önüne giderek “Uzak dur! Burası bizim ülkemiz” yazılı bir pankart açtı.
Geert Wilders Aralık 2016 tarihinde ifade özgürlüğünün sınırlarını aşarak Hollanda'daki Fas asıllı insanlara hakaret ettiği gerekçesiyle mahkemece suçlu bulundu. Wilders mahkemenin bu kararının ardından yaptığı açıklamada bunun ifade özgürlüğüne karşı alınmış bir karar olduğunu belirterek kendisinin ve destekçilerinin ırkçı olmadıklarını savundu.