Dünyaca ünlü sanatçı Lady Gaga’nın önceki akşamki İstanbul konseri, homofobi ve transfobinin İTÜ Stadyumu’nda ve sosyal medyada coşmasına yol açtı.
LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) haklarına verdiği destekle bilinen şarkıcının konserinde mizah adı altında homofobi ve transfobi yaşandı. Lady Gaga’yı kapalı giyinmesi konusunda uyaran şarkıcı Niran Ünsal da konsere gidenlerin fotoğraflarını Twitter hesabından paylaşarak anne babalara seslendi.
Ünsal’ın “Görmek ya da görmemek, mesele tam da budur. Kıymetli anneler babalar, ne dersiniz hoş mu bu manzara?” mesajıyla paylaştığı fotoğrafta Lady Gaga'dan esinlenen Madır Öktiş ve yaratıcı ekibi Uchi vardı.
Madır Öktiş, Ünsal’ın mesajına ilişkin kaosGL.org’a şunları söyledi:
“Niran zaten günlerdir ‘Gaga giyin de gel, bilmem ne bilmem ne’ diye kampanya başlatmıştı. Gaga gelip ortalığı dağıtınca, kimse de Niran’a prim vermeyince kudurdu hayranlarına sardı diye düşünüyorum.”
Ünsal’ın “şarlatanlık” yaparak çocuklara kötü örnek olduğunu iddia ettiği Madır Öktiş, konser alanında homofobi ve transfobi adında başka sorunların olduğunu anlatıyor:
“İTÜ öğrencileri küçük canavarların fotoğraflarını çekip çekip İTÜ Aktüel Facebook grubunda paylaşmışlar, orda inanılmaz bir homofobi var. Güvenlik görevlilerinin parmakla göstererek taciz ettikleri oldu. Defileler yaşandı, 2 tane performans sergiledik. Herkes çok yüksekti, baya Pride’dı yani.”
İstanbul Onur Haftası’nın ünlülerinden Dulşen de Lady Gaga konserinde özgürce eğlenenler arasındaydı. Dulşen, Ünsal’ın “Cinsel tercihlerinden bize ne git evinde yaşa!” sözlerine şu cevabı verdi:
“Halk arasında Niran Ünsal takma adıyla bilinen Fatma Uludan Canevi isimli şarkıcıyı, eskilerde kendine özgü çıkışlarıyla beğendiğim bir dönem olmuştu. Sanıyorum sonrasında sesini de etkiyelen bir takım sıkıntıları olmuş. Meselenin ekonomik yanı var. Müzik piyasası tekelleşmiş durumda. Kendilerini var edebilmek için iktidara kayıyorlar. Bu, şarkıcının söyleminden ziyade başta iktidarı elinde bulunduranın da zihniyeti."
“İnsanların bu hale düşmeleri üzücü tabi. Parasızlıklarını anlıyorum ama; ilkesizler aynı zamanda. Para kazanmak için nefret söyleminde bulunmakta sakınca görmüyorlar. Halkı kin ve nefrete tahrik suçu işlemiştir, hanımefendi. Küçük bir Pride gibi olan konser günü bizim için de harika bir gündü. Uchi ile birlikte Dulşen, her yaştan sevenleriyle ve LGBT destekçileriyle bir araya gelme fırsatı buldu. Nitekim LGBT meselesinin pop kültürde yer edinmesi Uchi'nin motivasyonunu oluşturuyor.”
Konserdeki sıkıntılara ilişkin İTÜ’deki homofobi ve transfobi karşıtı öğrenci topluluğu Cins Arı da bir açıklama yaptı. Sosyal medyada ve konser sırasında yaşanan LGBTİ’lerle dalga geçme halinin bir insan hakkı ihlali olduğunu belirten topluluk şöyle konuştu:
“Yeri geldiğinde sokaklarda özgürlük için beraber değilmişiz gibi, haksızlığa karşı beraber mücadele etmiyormuşuz gibi, azınlıkların ve ezilenlerin yanında beraber kenetlenmiyormuşuz gibi, otoriteye karşı ortak duruş sergilemiyormuşuz gibi ötekileştiriyoruz. Dışlanıyoruz. Olağanüstü durumlarda kurulan bireysel güven ve ittifak ortamı, üniversite arkadaşlarının arasına girince ’sırf eğlence olsun diye’ yerini homofobi, transfobi, mizojeni ve zorbalık kültürüne bırakıyor.”
Üniversitenin önemli bir bölümünün ticarî kaygılardan ötürü öğrencilerin kullanıma kapatıldığına dikkat çeken Cins Arı, esas sorunun ahlak değil üniversitenin ticarileşmesi olduğunu söyledi:
“Okulun içinde bulunduğu ’ticarileşme’ sorunu saptırılıp, konsere gelenlerin kıyafetlerinin genel ahlaka uymayışı üzerinden birçok nefret söylemi yapılıyor. Kadın olma, kadınsı olma, feminenleşme erkek katılımcılara yönelik bir hakaret olarak kullanılıyor. Hâlbuki bir cinsiyetten olma ya da olmama nasıl hakaret olarak kullanılabilir?”
_________________________________________
Bu metin kaosgl.org'tan alındı