T24 Ankara
Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Gezi davasına bakan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin iki heyetle çalışmasına karar verilmesi ve tutuklu yargılanan Osman Kavala’nın tahliyesi yönünde oy kullanan mahkeme başkanının ikinci heyette görevlendirilmesi ile davaya diğer heyetin bakması konusunda açıklama yaptı.
Açıklamada, değişikliğin “Hakimlerin talebi doğrultusunda" yapıldığı belirtilirken; savunma avukatlarından, eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, “İş yoğunluğundan dolayı mahkeme başkanı iki heyetle çalışmayı talep etmiş ama kendisinin davadan alınıp ikinci heyete verilmesini istememiş. Bu açıklama ayıptır. Yapılan iş, davanın istenilen kişilerce yürütülmesidir” dedi.
TIKLAYIN - Gezi davası | Osman Kavala'nın tutukluluğuna devam kararı verildi
TIKLAYIN - Gezi davasına kararname ayarı
16 sanıklı Gezi davasına bakan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi için HSK tarafından “iki heyetle çalışması” kararı verilmiş, davanın tutuklu sanığı Kavala ve tahliye edilen sanıklardan Yiğit Aksakoğlu için “tahliye” yönünde oy kullanan Mahkeme Başkanı Mahmut Başbuğ, ikinci heyette görevlendirilmişti. Birinci heyete yeni bir mahkeme başkanı atanmış, Gezi davası ile Adnan Oktar davasının birinci heyet tarafından yürütülmesi, Başbuğ’un atandığı ikinci heyetin ise mahkemedeki diğer dosyalara bakması kararlaştırılmıştı.
HSK, eleştirilere neden olan bu görevlendirmelerle ilgili, “Kendi tercihleri” açıklaması yaptı. HSK’den yapılan açıklamada, şöyle denildi:
“Her atama sonrası zorunlu olarak HSK birinci dairesince yapılan yetki çalışması çerçevesinde İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde gerçekleştirilen değişiklik üzerine bazı basın organlarında yer alan haberler üzerine açıklama zarureti hasıl olmuştur. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak görev yapan (40207) Utku ERCAN’ın talebi doğrultusunda 10/07/2019 tarihli müstemir yetki kararnamesi ile İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak yetkilendirildiği, aynı tarihli kararname ile 30. Ağır Ceza Mahkemesine Başkan olarak yetkilendirilen (125412) Mahmut BAŞBUĞ’un, Kurulumuza göndermiş olduğu 12/07/2019 tarihli dilekçesi ile mahkemede görülmekte olan 2019/74 Esas ve 2019/313 Esas sayılı dosyaların kapsamı, mahiyeti, sanık, müşteki ve tanık sayıları dikkate alınarak mahkemenin iki ayrı heyet halinde çalışmasına karar verilmesini talep ettiği, söz konusu talep doğrultusunda Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 29/07/2018 tarihli müstemir yetki kararı ile mahkemenin iki heyet halinde çalışmasına, 2019/74 ve 2019/313 esas sayılı dosyalar ile mezkûr dosyalara bağlantılı olarak gelebilecek davalara 1.heyet, diğer tüm dosya ve işlere ise 2.heyet tarafından bakılmasına karar verildiği, mahkemede görev yapan üye hâkimlerin yetkilerinde ise herhangi bir değişiklik yapılmadığı, daha önce de sanık sayısı ve dosya kapsamı dikkate alınarak birden fazla heyetin başka mahkemelerde de görevlendirildiği, 30. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan işlemin tamamen ilgililerin kendi talepleri dikkate alınarak gerçekleştirildiği hususu, saygıyla duyurulur.”
Davanın avukatlarından Kazan ise HSK’nin açıklamasına tepki göstererek, “Evet, bir mahkeme iki heyetle çalışmayı talep edebilir. Adnan Oktar davası ile birlikte iş yükü arttığı için talebini iletebilir. Ancak açıklamada da görülüyor ki daha önce tahliye yönünde oy kullanan mahkeme başkanının, ikinci heyette görevlendirilmesi gibi bir talebi yok. HSK alıp, ikinci heyete veriyor ve birinci heyete yeni başkan görevlendiriyor. Gezi davasını da buraya veriyor. Bu açıklama ayıptır. Yapılan iş, davanın istenilen kişilerce yürütülmesidir. Bunun için görevlendirme yapılmasıdır” dedi.