Hükümet Sözcüsü: Cumhurbaşkanı, Katar gerilimi için devreye girdi

Hükümet Sözcüsü: Cumhurbaşkanı, Katar gerilimi için devreye girdi

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası Katar gerilimi ve Almanya ile yaşanan İncirlik krizi hakkında açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, Katar gerilimi için Cumburbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "devreye girdiğini" söylerken "Cumhurbaşkanımız çok sayıda telefon görüşmesi yaptı" dedi ve konunun diplomasi ile çözülmesi gerektiğinin altını çizdi. 

Kurtulmuş, Alman milletvekillerinin İncirlik Üssü'nü ziyaret etme taleplerine ilişkin, "Bu görüşmenin yapılmış olması başlı başına olumlu bir adımdır. İncirlik üssü Türk üssüdür. Konya'daki ise NATO üssüdür. Şartlar dolayısıyla İncirlik üssüne bu heyetin içerisinde Türkiye'nin İncirlik üssüne Almanların ziyaret etmesi şimdilik şartlar dolayısıyla uygun olmadığı Dışişleri Bakanı tarafından muhatabına iletilmiştir. İncirlik Üssü bu kadar gerginlik falan konuşuluyor. Biz, onlar görüşlerini söyledi. İncirlik bir Türk üssü altını çizmek isterim. İncirlik'ten çekilmeme kararı tamamen Almanya'nın tek taraflı olarak alacağı bir karardır. O karara söyleyecek bir şeyimiz yok" dedi.

İncirlik ve AB ile ilişkiler

Kurtulmuş, şunları ifade etti:

"Bu görüşmenin yapılmış olması başlı başına olumlu bir adımdır. Özelikle referandum sürecinde yaşanan gerginliklerin geride bırakılması ile ilgili her iki tarafın iradesi ortada. Dışişleri bakanımız mevkidaşına Türkiye'nin gerekli hassasiyetlerini bir kez daha hatırlatmıştır. PKK, FETÖ ve Türkiye düşmanı terör örgütlerine karşı Almanya'da hassas olunması ve bunlara hiçbir şekilde destek verilmemesi ile ilgili talebimiz bir kez daha gündeme gelmiştir.

“4 bin 500  dosyanın yeniden açılması meselesi de bu talebimizin bir karşılığıdır. Ayrıca Türk vatandaşlarına Almanya'nın  bazı yerlerinde yapılan baskıların referandumda evet oyu verilmesinden dolayı ortaya çıkan baskıların da kabul edilmez olduğu ifade edilmiştir. Orada yaşayan vatandaşlarımız Almanya'nın bir parçasıdır. Evet Türk'ler. Siyasi tercihlerinden dolayı herhangi bir baskı altına alınmaları asla kabul edilemez.

"İncirlik üssü Türk üssüdür. Konya'daki ise NATO üssüdür. Şartlar dolayısıyla İncirlik üssüne bu heyetin içerisinde Türkiye'nin İncirlik üssüne Almanların ziyaret etmesi şimdilik şartlar dolayısıyla uygun olmadığı Dışişleri Bakanı tarafından muhatabına iletilmiştir.

"Konya'ya gelecek olanların da eğer gelirlerse Türkiye karşıtı eylemlilik içinde olan milletvekillerinin bu listede olmamasını kendilerine tavsiye olarak iletilmiştir.

"Çetin konuların müzakere edildiği açıktır. Müzakerenin yapılmış olması Almanya'nın kendi durumunu gözden geçirerek ilişkilerin normalleşmesi için adım atması önemlidir. Bunu bir olumlu adım olarak görerek daha ileri adımların atılmasını temin etmeye çalışacağız.

"İncirlik Üssü bu kadar gerginlik falan konuşuluyor. Biz, onlar görüşlerini söyledi. İncirlik bir Türk üssü altını çizmek isterim. İncirlik'ten çekilmeme kararı tamamen Almanya'nın tek taraflı olarak alacağı bir karardır. O karara söyleyecek bir şeyimiz yok. Sayın Gabriel böyle bir açıklama yaptı ama Alman Parlamentosu buna karar verecek. İncirlik'ten çekilip çekilmeme kararı bizim dahil olabileceğimiz bir karar değil Almanya'nın kendi kararıdır."

Kabine revizyonu

Kabine revizyonunun söz konusu olup olmayacağına ilişkin bir soruya Kurtulmuş, "Siyasetin doğası gereği bir takım görevler birilerine tevdi edilir daha sonra başkalarına da tevdi edilir. Kabine revizyonu, bakan değişmesi, siyasetin doğasında olan şeyler. Konuşulmaz gerek duyulursa ihtiyaç duyulursa her hükümetin bir hedefi, program var şöyle olmasın da böyle olsun denilirse yapılır. Türkiye'ni gündemini meşgul etmemize gerek yok" dedi.

Katar krizi

"Katar krizine" ilişkin Kurtulmuş, "Öncelikle şunu ifade etmek isteriz. Ortadoğu yeterince karışık. Ciddi manada siyasi istikrarsızlığın yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Ortadoğu artık yeni bir krizi kaldıracak noktada değildir. Yeni ve büyük bir krizin ortaya çıkmaması için aklı selimle hareket etmelerini temenni ederiz. Türkiye olarak Katarla da diplomasi kanallarını açık tutularak, diplomasiyle çözüm bulunması kanaatindeyiz. Diplomasi yolu ile bir çözüm bulunması önemli. Sayın Cumhurbaşkanımız İslam İşbirliği Teşkilatı'nın dönem başkanlığı sıfatı ile de bugün de başlamıştır. Çok sayıda devlet ve hükümet başkanı ile bir kısmı İslam ülkesi bir kısmı batı ülkesi ile ikili telefon görüşmesi yaparak sorunun çözülmesi için aktif bir şekilde sürece dahil olmuştur. Önemli bir kriz gibi görünüyor. Bunun daha fazla büyümeden çözülmesi gerekir. Türkiye olarak üzerimize düşen her türlü sorumluluğu yerine getireceğiz. Asıl olan diplomasi kanallarının açık tutulması. Katar ile irtibatlı olarak diplomasi kanallarının açık tutulmasına gayret sarf ediyoruz" diye konuştu.  

İç ve dış güvenlik konularının bakanlar kurulu toplantısında ele alındığını belirten Kurtulmuş şu ifadeleri kullandı: "İçişleri Bakanımız, MİT müsteşarımız ve  Dışişleri bakanımız kurul üyelerini bilgilendirdiler. Güvenlik sorunları tek tek ele alındı. Son 29 yılda PKK örgütüne katılım en az olduğu dönem bu Ocak mayıs ayı dönemi olmuştur. Önceki yıllara kıyasla. Bir önceki yıla oranla da örgüte katılanların sayısında yaklaşık yüzde 90'lık bir azalmanın ortaya çıktığı anlaşılmıştır. İnşallah en kısa sürede başta PKK terör örgütü olmak üzere bütün terör örgütleri milletimiz güvenlik güçlerimizin karşında diz çökecek ve inşallah terör Türkiye'nin gündeminden çıkacak ya da en alt sıralarına atılacaktır. MİT Müsteşarımızın sunumunda yurt içi ve yurt dışında PKK ve FETÖ örgütlenmesi olmak üzere örgütlerin yaptıkları oradaki faaliyetler kurul üyeleri ile paylaşılmıştır.

Özellikle emniyetteki mahrem yapılanmanın ortaya çıkarılması FETÖ ile mücadelede yurt içindeki mücadelede en önemli gelişmelerden birisi olmuştur. Bu mahrem imamlardan ya da mahrem yapılanmamın içerisinde var olanlardan bir kısmı etkin pişmanlık yasasından istifade etmek için itirafçı olmuşlar ve çok önemli bilgiyi mahkemelerde savcılara soruşturmalar sırasında vermişlerdir. Örnek vermek gerekirse Malezya ve Suudi Arabistan da takip edilen FETÖ mensupları, takibin sonucunda Türkiye'ye iade edilmişledir. Devletin imkanları ile dünyanın her yerinde örgütlenen örgütün artık hareket alanı iyice daralmıştır. FETÖ'nün bu şebekesi giderek inşallah daralacak dünyada artık faaliyetlerini yapamayacak duruma gelecekler. FETÖ'nün aynı zamanda organize bir suç örgütü olduğu eldeki bilgilerle muhatap ülkeler ile paylaşılmaktadır. Özellikle ekonomik suçlar başta olmak üzere çok alanda suç işleyen organize bir örgüt olduğu ortaya konuşulmaktadır."

Kurtulmuş, "Özelikle Türkiye ile ilgili son zamanlarda bazı ülkelerde artan algının da Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu ifade etmek isterim. Bazı ülkelerde Türkiye karşıtı  örgütlere karşı bazı siyasetçiler tarafından da ciddi bir şekilde sempati beslenmektedir. Yakinen takip edilip uyarıların, adımların atıldığını ifade etmek isterim. Başta Avrupa ülkelerinin bir kısmı olmak üzere dünyada gelişen yabancı düşmanlığı ve İslam düşmanlığı dışişleri bakanlığımızın çok yakın takip ettiği konulardan. İslam düşmanlığının somut göstergesi de Türkiye düşmanlığı, karşıtlığıdır. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın zaman zaman baskı altına alındığını taciz edildiğini biliyoruz. Buna karşı bütün kurumlarımız elinden geleni yapıyor" açıklamasında bulundu.

Kurtulmuş, "Suriye'de son derece karmaşık bir noktadayız. Astana ve Cenevre süreci devam ediyor. Birbirini alternatifi değil desteklemesi gereken süreçlerdir. Türkiye için de Suriye'de esas olanın siyasi çözümü bir an önce bulmak gerekir. Çatışmaların azaltılması doğrudur. Siyasi çözüm ortaya konulmalı. Türkiye üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirmeye gayret ediyor" dedi.

Fasılların açılması

Kurtulmuş, "AB ile ilişkilerimizin bundan sonra daha düzgün bir şekilde sürdürülmesi gerginliklerin azaltılması için önemli birkaç madenin üzerinde durduğumuzu ifade ederiz. Katılım sürecinin sürdürülmesi, hızlandırılması Türkiye için önemli. Fasılların açılmasını stratejik bir adım olarak görüyoruz" dedi.

Vatandaşlıktan çıkarılma konusu

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılma ilanına ilişkin Kurtulmuş, "Bundan sonra 3 ay içerisinde yurda dönmezlerse vatandaşlıklarını kaybetme ihtimalleri ortadadır. Her birisinin tek tek münferit dosyaları üzerinden karar verilecek. Karar içişleri bakanlığı tarafından değil bakanlar kuruluna getirilerek karar verilecek. Bu bir çağrıdır. Bu 130 kişi ile ilgili hukuki bir süreç başlamıştır. Bu insanlar hemen vatandaşlıktan çıkarılıyor anlamına gelmiyor. 3 aylık bir süre var. Bakanlar kuruluna gelecek karar verilirse vatandaşlıktan çıkarılabilirler" ifadelerini kullandı. 

Kurtulmuş konuşmasının sonunda Göztepe Spora da başarılar diledi.