'Hükümet Yarbay Alkan'a ceza verilmesi için baskı yapıyor, Hulusi Akar direniyor'

'Hükümet Yarbay Alkan'a ceza verilmesi için baskı yapıyor, Hulusi Akar direniyor'

Hükümet ile Genelkurmay’ın hayatını kaybeden yüzbaşının ağabeyi Yarbay Mehmet Alkan’ın cenazede kullandığı “Dün çözüm diyenler bugün niye sonuna kadar savaş istiyor?” sözleri nedeniyle ters düştüğü iddia ediliyor.

Cumhuriyet gazetesinde Mustafa Halif mahlaslı yazar, askeri bir kaynağın “Kardeşinin acısıyla yaptığı konuşmayla ilgili özellikle iktidar kanadından gelen kimi tepkiler Genelkurmay’da rahatsızlık yarattı” dediğini aktardı.

Mustafa Halif,  “Hatta iktidarın ‘en üstlerinden’ direkt Akar Paşa’ya bu rahatsızlık iletildi. Akar Paşa’nın Yarbay’ı savunduğunu net bir şekilde söyleyebilirim. Ancak iktidar ‘bu tepki cezasız kalırsa yayılabilir’ endişesi taşıyor. O yüzden baskı yapıyor. Akar direniyor” dedi.

Mustafa Halif’in Cumhuriyet gazetesinin bugünkü (28 Ağustos 2015) nüshasında “Karargâh’tan fısıltılar” başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

Türkiye zor günlerden geçiyor. Sivil siyasetin “yanlış tercihleri” yüzünden “askeri yöntemlerin” yoğun olarak kullanıldığı bir süreç. Bir yanda Suriye politikasının ülkeyi zorladığı, ABD ile işbirliğiyle IŞİD’e karşı savaş hazırlığı... Diğer yanda “dağıtılan çözüm masasının” ülkenin doğusunu yeniden çatışma alanına çevirmesi. Bölgeden gelen ölüm, çatışma, yıkım haberleri. Dün iki kritik bilgi-yorum vardı dünyanın önemli yayın organlarında... BBC; Türkiye’nin güvenli bölge olması için ABD’yi iknaya çalıştığı Cerablus-Mare hattında ikisi sınırda 5 köyün IŞİD tarafından ele geçirildiğini, Mare’nin de yoğun saldırı altında olduğunu bildiriyordu. New York Times’ta ise ABD’nin eski Türkiye Büyükelçisi Eric Edelman’ın “tehlikeli pazarlık” başlıklı bir makalesini yayımlıyordu. Edelman şöyle yazmıştı:

 

“İncirlik Üssü’nün kullanımına izin verilmesinden kısa süre sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kürt hedeflerine bir dizi hava saldırısı başlattı. Çözüm yoluna girilmişken çatışmalar yeniden alevlendi. Türkiye, ABD’nin Suriye’nin kuzeyindeki en güvenilir müttefiki olan Suriyeli Kürtlere de sert saldırılar düzenledi. Bu durum işleri daha da karıştırdı.”

 

Bu gelişmeleri anlamak ve yorumlamak için Genelkurmay Karargâhı’na yakın isimlerle görüşmeler yaptım. Bu görüşmelerde kritik bilgiler de çıktı karşıma. Bunlardan birincisi, çok kısa bir süre sonra Türkiye’nin IŞİD’e karşı güç kullanmaya başlayacağı. Bu konudaki hazırlıklar son aşamaya geldi. Türk uçakları yakın zamanda koalisyon güçleriyle beraber IŞİD’i vurmaya başlayacak. Bununla ilgili detaylar sivil cenahta tamamlandı.

 

Askeri cenaha gelince... Kaynak kısa bir süre önce en üst düzeyde katılımlı bir toplantının İncirlik’te yapıldığını söyledi. “En üst düzey derken...” soruma yanıtı “Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar” diye yanıtladı. Şu bilgiyi paylaştı: “Genelkurmay Başkanlığı’na ait uçakla komutan saat 10’da Ankara’dan ayrıldı, İncirlik’e gitti. Geri döndüğünde ertesi sabah 4’ü gösteriyordu. Bu uzun görüşmede her askeri detay konuşuldu.”

 

Kaynak, kritik bir bilgi daha aktardı: Ordunun bu zor süreçte canını sıkan bir durum var. O da Yarbay Mehmet Alkan’ın durumu...

 

Araya girdim: İl İdaresi Kanunu’nda yapılan değişiklikle Jandarma’daki işlemler İçişleri Bakanlığı’na bağlanmıştı. İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk “Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi ile konuşacağını” söylemişti. Yeni bir durum mu var Yarbay Alkan ile ilgili?

 

Kaynağım şöyle yanıtladı: İl İdaresi Kanunu ne derse desin Yarbay Alkan ordunun mensubu. Kardeşinin acısıyla yaptığı konuşmayla ilgili özellikle iktidar kanadından gelen kimi tepkiler Genelkurmay’da rahatsızlık yarattı. Hatta iktidarın “en üstlerinden” direkt Akar Paşa’ya bu rahatsızlık iletildi. Akar Paşa’nın Yarbay’ı savunduğunu net bir şekilde söyleyebilirim. Ancak iktidar “bu tepki cezasız kalırsa yayılabilir” endişesi taşıyor. O yüzden baskı yapıyor. Akar direniyor.

 

Karargâh’tan yayılan fısıltılar böyle. Türkiye zor günlere gebe...