Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, 30’u çocuk 86 kişinin hayatını kaybettiği İdlib'deki 'kimyasal saldırı'dan 3 gün sonra ABD'nin sorumlu tuttuğu Suriye rejimine ait askeri hava üssünü vurmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kurtulmuş "Olumlu karşılıyoruz. Esad rejimi cezalandırılmalı. Umarız barışa katkısı olur" dedi.
ABD'nin Suriye'yi vurmasına Türkiye'den art arda açıklamalar geldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD'nin Suriye'deki üsse saldırısıyla ilgili olarak "Olumlu bir cevap şeklinde değerlendiriyoruz" dedi. Kalın'ın açıklaması şöyle:
"Amerika Birleşik Devletleri tarafından Humus'ta bulunan Şayrat Hava Üssü'ne yönelik bu sabah gerçekleştirilen hava saldırısını, Esed rejiminin savaş suçlarına karşı verilmiş olumlu bir cevap olarak değerlendiriyoruz. Şaryat Hava Üssü’nün kullanılamaz hale getirilmesi, sivillere yönelik kimyasal ve konvansiyonel saldırıların cevapsız kalmaması açısından önemli bir adımdır. Benzer katliamların yeniden yaşanmaması için acilen uçuşa yasak bölge ve güvenli bölgenin hayata geçirilmesi gerekmektedir."
Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin Şayrat askeri üssüne yaptığı operasyonu olumlu karşıladıklarını açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle: "Suriye rejiminin insanlık vicdanı önünde ve ilgili uluslararası kuruluşların tespitleriyle sabit, altı yıldır gerek konvansiyonel, gerek kimyasal silahlarla işlediği insanlık ve savaş suçlarının son örneğini teşkil eden Han Şeyhun kimyasal saldırısı sonrasında, ABD'nin sabaha karşı rejimin Şayrat askeri üssüne yaptığı operasyonu son derece olumlu karşılamaktayız. Benzer suçların cezasız kalmaması ve hesap verilebilirliğin tesis edilmesi yönünde atılacak adımlar Türkiye’nin tam desteğine sahip olacaktır. Rejimi halkına karşı sürdürdüğü terör ve toplu cezalandırma uygulamalarından alıkoyacak ve Suriye’de siyasi çözümün önünü açacak bir sürecin ilerletilmesi için 3 milyon Suriyeliyi barındıran bir ülke olarak uluslararası toplumla birlikte çalışmayı sürdüreceğiz."
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un Fox TV'de yaptığı açıklamaları şöyle:
"(ABD'nin Suriye'de rejime ait üsse hava saldırısı düzenlemesi) Cumhurbaşkanımızın da açıkça ifade ettiği gibi biz sadece laf değil icraat görmek istiyoruz. Bu anlamda Amerika Birleşik Devletleri tarafından oradaki askeri üssün vurulması, yani kalkıp sivillerin üzerine ateş eden, muhtemelen kimyasal silahları sivillerin üstüne atan o askeri üssün vurulması önemlidir, anlamlıdır. Ama uluslararası camia, Esed rejiminin bu barbarlığına karşı tavrını çok net bir şekilde sürdürmelidir. Ta ki Esed rejimi artık halkına zarar veremez hale gelebilene kadar. Dolayısıyla bunu olumlu karşılıyoruz ama bunun sonunun gelmesinin ve Esed rejiminin tamamıyla uluslararası alanda cezalandırılmasının şart olduğunu düşünüyoruz.
"Suriye'de vekalet savaşlarının sonuna gelinmiştir. Bu şekilde devam ederse ABD ile Rusya ve diğer ülkeler çatışma noktasına gelir. Bizim baştan beri söylediğimiz bir şey var. Halkına karşı barbarca bir tavır sergileyenlerin bir şekilde dizginlenmesi lazım. Belli bölgelerin, mesala Fırat Kalkanı’nı gerçekleştirdiğimiz bölge gibi, güvenli bölge haline getirilmesi lazım. Suriye’deki sorununu hızlı çözümüne katlı sağlayacak şeylerden biri de güvenli bölge. Amerikalılar uzun yıllar kararsız kaldı. Güvenli bölge gibi insani anlamda nefes aldıracak konularda bir öyle bir böyle gitti. Bunun bölgeye hiçbir katkısı olmadığı gibi ABD’yi de çıkmaza soktu.
"Hiçbir uluslararası grup Suriye konusunda ne yapacağını tam olarak bilmiyordu ama mesela Ruslar Suriye’de ne yapacaklarını biliyorlardı ve sonuç itibariyle Suriye savaşında kazanan taraflardan biri oldu. Tarafların yakınlaştırılması lazım. Türkiye’nin iki önemli adımı olmuştur. Birincisi Fırat Kalkanı. Fırat Kalkanı ile Türkiye kendi göbeğini kesmiş oldu. Bir yandan da bölgede bir terör devletinin kurulmasının önüne geçilmesini önledi. Sonuna kadar Suriye ve Irak’ın toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Buradaki şehirlerin herbiri kendi halklarınındır. Buradan DEAŞ’ı çıkaralım derken dengeleri bozmak hiçkimseye fayda sağlamaz. Bölgede yeni bir perspektife ihtiyacımız var. Terör gruplarının tamamı kötüdür. PYD’de, DEAŞ’ta, bir takım irili ufaklı milis kuvvetlerinin büyük kısmı da terör örgütüdür.
"Amerikalılar diyor ki Rakka operasyonunun içinde teröristler de olsun. DEAŞ’ı oradan çıkarırken oraya PYD’yi koyarsak Rakka halkının bundan çıkarı olmaz ki. O zaman Rakka halkının tamamı o bölgeden göç etmek, etnik bir temizliğe maruz kalmak durumunda. Biz bunu asla meşru göremeyiz. Kimse yüzde 95 ‘i Arap olan Rakka’nın demografik yapısını değiştirmemeli.
Irak anayasasına göre IKYB bayrağı kabul edilmiş bir bayraktır. Daha önceki ziyaretlerinde de burada bayrak asılmıştı. Burada sorun olan Kerkük’e bayrak asılmasıydı. Orada bizim hassasiyetimiz var. Kerkük’e bayrak astığınız zaman burası bir Kürt şehridir diyorsunuz. Orada sadece Kürtler varmış gibi göstermek doğru değil. Dün Neçirvan Barzani de referandumdan vazgeçtiklerini söyledi. Bayrak krizi de referandumun önünü açmak için ortaya koyulmuştu. Bu bizim için önemlidir."
ABD'nin, Akdeniz'deki savaş gemilerinden 59 Tomahawk Cruise füzesinin Suriye'yi vurma zamanlaması dikkat çekti. Suriye'nin batısındaki İdlib kentinde hafta içinde gerçekleşen kimyasal saldırının ardından ABD bugün Şam rejimine ait hava tesislerini vurdu. Yedinci yılına giren iç savaşta ilk kez Suriye'deki hedeflere füze saldırısı düzenleyen ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Akdeniz'deki savaş gemilerinden 59 Tomahawk Cruise füzesi fırlattı. Füzeler saat 04.40'ta ateşlendi, saldırı tüm dünyada son dakika oldu. Televizyonlar, yayınlarını kesip haberi duyurdu.