T24 - AB’nin de nükleer programı yüzünden İran’a yaptırım kararı alacağını belli etmesi yılın ilk krizinin işaretini verdi. Tahran, Hürmüz Boğazı’nı kapatabileceği tehdidini geri çekmiyor.
İran’ın, Basra Körfezi’nin kapısı kabul edilen Hürmüz Boğazı’nı deniz trafiğine kapatma tehdidinde bulunması, Batı devletlerinin çözüm formülü arayışlarını hızlandırdı. Tahran’ın restine rağmen Körfez civarındaki uçak gemilerini bölgeden uzaklaştırmayacağını açıklayan ve yaptırım kararlarını da iptal etmeyen ABD’nin ardından, şimdi de AB kulislerinde yankılanan yaptırım yaklaşımı gündemde. Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppé’nin, 30 Ocak’taki toplantıda, İran’dan petrol ithalatının durdurulması yönünde bir karar alınmasını umduğunu söylemesinin ardından Hürmüz konusu, Brüksel’in ana gündem maddesi hâline geldi. AB bürokratları, Birlik’e bağlı ülkelerin, yaptırım konusunda hemfikir olduklarını söylüyor.
İran Ekonomi Bakanı Şemsettin Hüseyni, AB’den gelen bu haberlere sert tepki göstererek, “İslâm Cumhuriyeti rejiminin düşmanları, tüm hünerlerini kullanmalarına rağmen, ülkemizi zincire vuramadılar. Şimdi de ekonomiyi zincirlemeye çalışıyorlar. Bu yaptırımlar, bize karşı ekonomik bir savaş açmak demektir” dedi.
Dünya petrollerinin beşte birinin ulaşım güzergâhında bulunan Hürmüz’ün kapanma olasılığı da ayrı bir tartışma konusu başlattı. Enerji uzmanları, Hürmüz’ün kısmen kapatılmasının bile dünyada varil başına petrolün fiyatının birkaç gün içerisinde 50 doların üzerinde zamlanmasıyla sonuçlanabileceğini dile getiriyor. Birçok ekonomiste göre bu, finansal krizden çıkartılmaya çalışılan küresel ekonominin yeniden alabora olması anlamına geliyor.
Terazinin diğer yanıysa, İran’la ilgili. Zira böyle bir girişimde bulunması hâlinde İran ekonomisinin de ağır darbe yemesi bekleniyor. Tahran’ın zaten sallantıda olan ekonomisi, Hürmüz Boğazı’ndan geçen günlük iki milyon varil petrol sayesinde ayakta duruyor. Eğer Hürmüz kapanırsa, Basra Körfezi’nden dünyanın diğer coğrafyasına deniz yoluyla petrol aktarılamayacağından, İran ekonomisinin de böylesi bir krize direnmesi olasılık dışı kabul ediliyor.
Çinli petrol şirketleri, Hürmüz Boğazı’ndaki gerginlik üzerine petrol alımını alternatif ülkelere kaydırma yoluna gidiyor. Ocak ayı için İran’dan aldığı ham petrol miktarında yüzde 50 azalma gözlemlenen Çin’de petrol şirketlerinin Ortadoğu, Afrika ve Rusya’dan da petrol sipariş etmeye başladığı kaydediliyor.
İran’ın Hürmüz kozu
Basra Körfezi’ni Umman Körfezi’ne bağlıyor. En dar geçidi 34 kilometre genişliğinde. Bir tanker, Hürmüz’ü geçmek için 10 km yol kat ediyor. Hürmüz’den geçen her tanker, İran ve Umman topraklarını kullanmış oluyor.
Dünyaya denizyoluyla ulaştırılan petrolün yüzde 35’i buradan geçiyor. Küresel petrol ticaretinin yüzde 20’si Hürmüz’e bağlı. Boğazdan günde 17 milyon varil petrol geçiyor.