Hürriyet yazarı Ergin, Şenyaşar ailesini yazdı: Adalet Bakanlığı'nın hedef süresi olan 5 ay nerede, 3 buçuk yıl nerede?

Hürriyet yazarı Ergin, Şenyaşar ailesini yazdı: Adalet Bakanlığı'nın hedef süresi olan 5 ay nerede, 3 buçuk yıl nerede?

Hürriyet yazarı Sedat Ergin, 2018'de Urfa'nın Suruç ilçesinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın yakınlarının saldırısı sonucu Şenyaşar ailesinden 3 kişinin hayatını kaybetmesini olayına ilişkin olarak kaleme aldığı yazısında, Adalet Bakanlığı'nın cinayet soruşturmaları konusunda hedef süresinin 5 ay olduğunu hatırlatarak, "Beş ay nerede, üç buçuk yıl nerede?" diye sordu. 

Ergin, "Adalet Bakanlığı’nın koyduğu hedefe göre, savcılıkların bir cinayet olayını soruşturmasını sonuçlandırıp iddianameyi hazırlamaları için önlerinde beş ayları var. Bakanlık, web sitesinde soruşturmalarda hedef süre uygulamasının başlama tarihini 1 Ekim 2018 olarak gösteriyor ve geriye dönük uygulanmayacağını belirtiyor. Suruç’taki hadiseler bu tarihten kısa bir süre önce meydana gelmiştir. Ancak böyle de olsa, karşımızda Adalet Bakanlığı tarafından bir cinayet soruşturmasının bitirilmesi için makul kabul edilen bir ölçü var. O da beş aydır. Beş ay nerede, üç buçuk yıl nerede?"  ifadesini kullandı.

Ergin, şunları kaydetti:

"Bu dosyaya baktığımızda, karşımızda öncelikle bir cinayet suçu var. Suruç Devlet Hastanesi’ne 14 Haziran 2018 günü sağ salim ayak basan Esvet Şenyaşar’ın burada uğradığı saldırıdan sonra nasıl öldüğünün aydınlatılması, ölümüne yol açan faillerin tespit edilerek, yakalanmaları, ardından yargılanmaları suretiyle adaletin yerini bulması gerekiyor. Keza, hastaneye yaralı olarak gelen Celal ve Adil Şenyaşar’ın da tedavi için bulundukları bir mekânda saldırıya hedef olmaları hadisesi de aynı şekilde açıklığa kavuşturulmayı bekliyor. Bir devlet hastanesinde meydana gelen öldürme olayının hâlâ faili meçhul olarak kalması, hem hukukun üstünlüğü ve adalete güven hem kamu düzeninin işleyişi hem de toplum vicdanı bakımından sineye çekilebilecek bir durum değildir.

Bu açıdan bakıldığında, Adalet Bakanlığı ve Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu konuda kamuoyuna tatmin edici bir izahat vermelerinin zamanı çoktan gelmiştir." 

Yazının tamamı için tıklayın.