Hürriyet yazarları 'rahatsız'; 'karargâh' haberine ilişkin başlatılan soruşturma için kim, ne yazdı?

Hürriyet yazarları 'rahatsız'; 'karargâh' haberine ilişkin başlatılan soruşturma için kim, ne yazdı?

Hürriyet yazarları, Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın imzasıyla yayımlanan "Karargâh rahatsız" haberine ilişkin soruşturma başlatılmasına tepki gösterdi.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Hürriyet'in "Karargâh rahatsız" başlığıyla yayımlanan haberinde dayanak olarak gösterilen "askeri kaynaklar" hakkında dün (27 Şubat 2017) soruşturma başlattı. Savcılığın açıklamasında, ''Hürriyet gazetesinde yayımlanan 'karargâh rahatsız' başlıklı haber içeriğinde bahsedilen karargâhın hükümetin icraatlarını önlemeye yönelik bir cunta yapılanması olabileceği izlenimi edinildiğinden ve bu hususta bir şikayet dilekçesi verilmesi de nazara alınarak konu hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştır" dendi. 

İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Mehmet Hakan Sağlam'ın savcılığa verdiği şikâyet dilekçesinde "Devletin güvenliğine karşı suçlar" ve "Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar" kapsamında gazeteye el konulmasını talep edildi.

 

Hürriyet'in 'Karargâh rahatsız' haberine 'cunta' soruşturması!

Hürriyet yazarı Mehmet Yakup Yılmaz, "Gazetecilik rahatsız" başlığıyla yayımlanan (28 Şubat 2017) yazısında "Bir ülkede, Genelkurmay Başkanı’na yönelik eleştirilere, Genelkurmay’ın ne dediğini merak eden gazetecinin ve o haberi yayınlayan gazetenin başına ne gelir?" sorusuna yanıt aradı.

Yılmaz'ın cevapları şöyle oldu:

"İki yanıtı var, birincisi: Basının özgür olduğu demokratik bir ülkede bundan daha normal bir şey yoktur. Haber okunur, üzerine yorumlar elbette yapılabilir ama bunun altında bir bit yeniği aramak kimsenin aklına gelmez.

İkinci yanıt, Türkiye için geçerli: Kendisine gazeteci süsü vermiş troller, haberin içeriğine bakmaz, yaygarayı basarlar. Yaygarayı büyütürler, savcılık soruşturma açar. Çünkü amaç, özgür gazetecilik çabasını baskı altına almak, medyayı tek sesli hale getirmektir. Hürriyet Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın haberi üzerine koparılan fırtınanın amacı da budur"

Gazeteye yönelik başlatılan 'cunta' soruşturmasını da eleştiren Yılmaz, "Savcı Bey de belli ki haberi okumamış. 'Askeri yapı' dediği yer, Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığı’nın kanunlara göre atanmış, resmi görevlileri" dedi.

Yılmaz, Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığı'ndan bir açıklama yapılmasını beklediğini ifade ederek "Ama ben bu yazıyı yazdığım saate kadar bir ses çıkmamıştı. 'Asker sözü' kavramının anlamını buradan bir kere daha hatırlatmama gerek var mı, bilmiyorum. Daha da ilginci haberin, Türkiye’deki siyasi yelpazenin iki ayrı ucunda yer alanların ortak hedefi olması. Sadece bu bile, Hürriyet’in doğru yerde durduğunu göstermeye yetiyor" diye yazdı.

"Konuşsanıza Hulusi Paşa"

Gazetenin bugünkü nüshasında, Hürriyet'e yönelik başlatılan soruşturmaya tepki gösteren bir diğer köşe yazarı da Ahmet Hakan oldu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a, "Konuşsanıza Hulusi Paşa, "Hürriyet'in haberinin arkasında biz varız' desenize" çağrısı yaptı.

Ahmet Hakan'ın "Konuşsanıza Hulusi Paşa" başlığıyla yayımlanan (28 Şubat 2017) yazısının ilgili bölümü şöyle:

Hulusi Paşa!

Neden susuyorsunuz?

Konuşsanıza!

*

Desenize:

*

- Hürriyet’teki haberin arkasında biz varız. O haberle biz, Genelkurmay’a yönelik haksız eleştirilere cevap verdik.  

- Söylediklerimiz içinde tek bir harfle bile olsa Cumhurbaşkanı'na ya da hükümete yönelik bir sözümüz yok.

- Seçilmiş Cumhurbaşkanı’na ve hükümete laf etmek ne haddimize!

- Biz demokrasiye bağlıyız ve bunu kimseye sorgulatmayız!

- Biz ki FETÖ’cülerin darbe girişimini püskürtmüş, onların vaatlerini elimizin tersiyle itmiş askerleriz.

- Bizim rahatsızlığımız Cumhurbaşkanı’ndan, hükümetten değil, bizim rahatsızlığımız bize yönelik haksız eleştirilerden.

- Biz sadece Genelkurmay’a yönelik haksız eleştirilere cevap verdik.

- Bizim yaptığımız açıklamayı çarpıtmak kimseye bir şey kazandırmaz.

- Bizim üzerimizden Hürriyet’e yüklenmek, Hürriyet’e büyük haksızlıktır.

- Rahatsızlığımızın tek bir adresi var: Bize yönelik haksız eleştiriler yapanlar!

- Bize yapılacak en büyük hakaret bize potansiyel darbeci muamelesi yapmaktır.

*

Hulusi Paşa!

İşin doğrusunun bu olduğunu bildiğiniz halde...

Neden susuyorsunuz?

Konuşsanıza.

Nedir sizi hakkı söylemekten alıkoyan?

Nedir?

"Medya karaborsacılığı yapma dönemi bitti"

Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök de gazetelerine yöneltilen eleştirilere pazar günü (27 Şubat 2017) yayımlanan yazısında tepki gösterdi. gösterdi. Özkök şunları söyledi:

"Anlamıyor musun komutan siyasi iradeye değil, muhalefetin şom ağızlılarına cevap veriyor. Siyasi iradeye ima yollu bile tek laf etmemiş. Sana ne oluyor be adam. Hadi başka kapıya git. Bu ülkede darbe bezirgânlığı bitti. Ama darbeye karşıymış gibi medya karaborsacılığı yapma dönemi de bitti"

Ne olmuştu?

Hürriyet'in geçtiğimiz cumartesi günü (25 Şubat 2017) "Karargâh rahatsız" başlığıyla yayınladığı habere, çok sayıda köşe yazarı ve siyasetçi tepki gösterdi. 

Gazetenin Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın imzasını taşıyan haberde, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’a yönelik eleştiriler ve bazı iddiaların TSK'da rahatsızlık yarattığı iddia edilmişti. Haberde şu ifadelere yer verilmişti:

"Bu kritik süreçte Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’a yönelik eleştiriler ve bazı iddialar da gündeme geliyor. İddia ve eleştiriler, TSK’yı yıprattığı gerekçesiyle Genelkurmay’da rahatsızlık yaratıyor. TSK, 'Ayarı kaçmış eleştiriler ile gerçekdışı bilgilere dayalı bazı haberlerle' ordunun başarısının gölgelenmeye çalışıldığını düşünüyor"

Genelkurmay'dan 7 eleştiriye 7 yanıt

Gazetenin birinci sayfasında "7 eleştiriye 7 yanıt" başlığıyla yer verilen haber, bazı köşe yazarlarınca "darbe kışkırtıcılığı" olarak yorumlanırken, bazıları ise söz konusu haberin "AK Parti tabanındaki kararsızlara “safları sıklaştırın” mesajı içeren bir algı operasyonu" olduğunu iddia etti.

Dün (26 Şubat 2017) Kahramankazan'da konuşan Başbakan Binali Yıldırım, Hürriyet'e tepkisini şu sözlerle dile getirdi: 

"Bugünlerde birilerine bir şeyler oluyor. Eskiden, manşetlerle hükümetlere ayar verirlerdi. AK Parti geldi, artık manşetlerle hükümet kurmak, yıkmak tarih oldu. 'Karargah Rahatsız' bu manşeti hatırlıyorsunuz değil mi? 28 Şubat öncesi büyük denen gazeteler bu manşetleri atarak halkın seçtiği iktidarı alaşağı etmek için her türlü tezgahı kurdular. Manşet atarak hükümete ayar vermeye çalışıyorlar" 

Kim, ne dedi?

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Hürriyet'in haberiyle ilgili olarak "Yandaşlar hep bir ağızdan mağduriyet türküsüne başlamış" görüşünü savundu. Erdoğdu sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlarda şu ifadeleri kullandı:

"Hayır önde gidiyor. Hande Fırat devrede. Karargah rahatsızmış! Danışıklı döğüşle mağduriyet numarasını bu Halk bir daha yutmaz. Hande Fırat manşeti atmış. Yandaşlar hep bir ağızdan mağduriyet türküsüne başlamış. Amaç hasıl olmuş"

"Safları sıklaştırın"

Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan da sosyal medya hesabında, "Hürriyet bu manşetiyle, düşüşteki Evet'e destek verdi. Kararsız AKP tabanını 'safları sıklaştırın' diye uyardı" paylaşımında bulundu.

"Hande Fırat intihar etti"

Gazeteci Cem Küçük, söz konusu habere ilişkin olarak "rezalet" yorumunda bulundu. Hande Fırat'ın "intihar ettiğini" savunan Küçük, açıklamalarına şöyle devam etti:

"Demokratik bir ülkede böyle bir manşeti atmak düşünülemez bile, Hande Fırat hiç mi utanmadın? TSK başörtüsü kararından karargah rahatsızmış. Haddinizi bilin. Bu milletin emrindesiniz. TSK ve medyadaki son darbeciyi tutuklayana dek bu milletin darbecilerle mücadelesi sürecek. Aydın Doğan, Kemalist askeri darbeleri hep destekledi ve olursa yine destekleyecek. Doğan’ın aklı darbe ihtimalinde.”

“Sivil otoritenin aldığı bir kararla ilgili memurlar aleyhte haber yaptıramaz. Bu TCK’ya göre suçtur. Hangi general ‘Karargah rahatsız’ haberini yaptırmışsa bu suçtur. Sivil hükümete meydan okumaktır. Hande Fırat da suç ortağıdır”

"Savcılara bu darbeci manşeti kimin attırdığını açıklayacaksınız demokrasi düşmanları. TSK’da sadece FETÖ’cüler darbeci değildir. TSK’da binlerce Talat Aydemir vardır. Bunların hepsi tutuklanacak”

"Doğan medyaya soruşturma açılmalı"

Sabah yazarı Hilal Kaplan, söz konusu haber nedeniyle Doğan Medya Grubu'na soruşturma açılması gerektiğini savunarak, “Herkes haddini bilecek. Cumhurbaşkanı ile millet sizi ‘FETÖ Silahlı Kuvvetleri’ olmaktan kurtardı. Başörtüsünden önce hainlerden rahatsız olsaydınız. Haber operasyonsa da açığa çıkmalıdır” dedi.

"Akar dışı iradenin itirafı"

Güneş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Turgay Güler, habere görüş bildiren ‘Talat Aydemir bozması’ dediği kişilerin isimlerinin açıklanmasını istedi.

"Millete hakaret"

Yeni Şafak İnternet Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik de, “Bu haber; TSK’da Hulusi Akar dışında bir irade olduğunun itirafıdır ve 15 Temmuz’a rağmen askerine tek bir laf ettirmeyen millete hakarettir” diye yazdı.

"Akar rahatsız"

AKP Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, habere yöneltilen eleştirilerle ilgili olarak sosyal medya hesabında şu paylaşımları yaptı:

"Tartışma yanlış zeminde sürdürülüyor. Açıklamanın sahibi zaten belli, fotoğrafı haberde. Tercümesi şu: Akar rahatsız. Dövmek gerekiyorsa yazanı yayınlayanı dövelim ama asıl sorumluyu ıskalamayalım"

"Anadolu rahatsız"

Hükümete yakınlığıyla bilinen Diriliş Postası'nın dünkü manşetinde (26 Şubat 2017) Hürriyet'te tepki gösterildi. "Anadolu rahatsız" manşetiyle çıkan Diriliş Postası, haberde "'Karargâh rahatsız' haberi Hürriyet gazetesinden Hande Fırat’ın hayal dünyasının bir uydurmasıysa bu rezilliği temizleme görevi TSK'nındır. Yok eğer gerçekse buyursunlar gelsinler 15 Temmuz’da yarım kalan işimizi görelim" ifadesini kullanıldı.

Hasan Cemal: Asıl darbeci sizsiniz! 

T24 yazarı ve P24 Gazetecilik Platformu Kurucu Başkanı Hasan Cemal ise Hürriyet'e yöneltilen eleştirilere tepki gösterdi. "Yatacak yeriniz yok! Çünkü hiçbir inandırıcılığınız yok. Hürriyet'in darbe goygoyculuğu falan yapmadığını bal gibi biliyorsunuz" diyen Cemal, "'Karargâh rahatsız' manşetiyle, bir zamanların "Genç subaylar tedirgin" manşeti arasındaki farkı da bilen biliyor. Bakın, 2007 yılı baharının 27 Nisan E-Muhtırası'nı çağrıştırmak isteyen bu çabalara ancak gülüp geçilir. Artık mağdur olan sizler değilsiniz" ifadesini kullandı. 

Asıl darbeci sizsiniz!

Hasan Cemal, yazısında şu ifadelere yer verdi: 

"Asıl mağdur olanlar, Saray iktidarının mağdur ettiği, hapse attığı, işinden gücünden ettiği insanlardır. Bu gerçeği siz dahil bilmeyen yok. Bu yüzden mağduru oynamaya kalkışmanız çok gülünç kaçıyor. Gülünç kaçıyor, çünkü bugün darbeci olan sizsiniz"

"Darbeye mi aşerdiniz?"

Star yazarı Ahmet Kekeç ise gazetenin birinci sayfa ve iç sayfa mizanpajını eleştirdi. Kekeç, bugün (27 Şubat 2017) yayımlanan yazısında "Rahatsız olan kim? Birinci sayfa editörlerine göre, TSK’daki cunta yapılanması rahatsız. Devam sayfası editörlerine göre ise Karargâh (yani Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve maiyetindekiler) rahatsız" diye yazdı.

Kekeç, yazısına şöyle devam etti:

"Haberi dikkatle okuduğumuzda, karargâhtakilerin cuntacılardan rahatsız olduğu sonucunu çıkarıyoruz. Çünkü Akar’a yönelik eleştiriler ve suçlamalar Genelkurmay Başkanlığı İletişim Dairesi’ne sorulmuş, alınan cevaplar üzerine böyle bir haber yapılmış. Fakat yine de tatsız ve tuhaf bir haber. Zamanlaması da oldukça manidar. Haberin dili ve atılan başlıklar (hele devam sayfasında atılan başlığın ima ettikleri) son derece problemli. Öyle tuhaf bir haber ki, insanın, 'Hayrola, eliniz gözünüz oynamaya başladı... Darbeye mi aşerdiniz?' diyesi geliyor"

"28 Şubat'ta ortalığı karıştıranlar parmağı var"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Yeni Birlik yazarı İlnur Çevik, Hürriyet'te Aydın Doğan'a rağmen cuntacılık oynamaya savunan 'gazetecilerin' olduğunu iddia ederek,  "Bu işte bunların parmağı da var. Yani görünen o ki bunlar bir koalisyon kurmuşlar 28 Şubat’ta olduğu gibi ortalığı karıştırıyorlar" diye yazdı.

"Halkı, devleti, lideri tehdit ederler, hesabını verecekler"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Star yazarı Yiğit Bulut, Hürriyet'in söz konusu haberiyle "halkı, devleti ve lideri tehdit ettiğini" savundu. Bulut, "Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kurumsal kimliğini bu tip 'algılama oyunlarına bulaştıranlar' ve kendi menfaatleri doğrultusunda “halkı kendi ordusu ile karşı karşıya getirmeye” çalışanlar, mutlaka bunun hesabını verecekler" ifadesini kullandı.

"TSK'yı yeniden 28 Şubat günlerine çekme denemesi"

Akşam yazarı Kurtuluş Tayiz, Hürriyet'in, "Karargâh rahatsız" manşetini 'gazetecilik' edebiyatıyla açıklayamayacağını iddia etti. Hürriyet'in 'gazetecilik' yapmadığını savunan Tayiz, "Doğan medyası, arkasına saklanacağı bir vesayet odağı kalmadığında muhakkak kışkırtacağı yeni bir güç odağı arayışına girer; ya askeri ya siyaseti yahut terör örgütlerini kullanarak Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaya çalışır. 'Karargâh rahatsız' manşeti de TSK’yı yeniden 28 Şubat günlerine çekme denemesi olarak kayıtlara geçecektir" dedi.

"Sorun karargâhta değil, Hürriyet'te"

AKP İstanbul Milletvekili ve Star yazarı Mehmet Metiner, söz konusu haberle "farklı bir algı oluşturulmak istenildiğini" ileri sürdü. Metiner, yazısında şu ifadelere yer verdi:

"Hürriyet temsilcisinin merak ettiği sorulara Genelkurmay Başkanlığı’nın verdiği cevaplara bakıyorsunuz, bir de manşete çekilen başlığa. İkisi arasında uçurum var. Genelkurmay’ın rahatsızlık duyduğu eleştiriler, aslında tam da o manşeti çeken veya çektiren çevrelerden karargâhın duyduğu rahatsızlığı ifade ediyor" 

"Aydın Doğan rahatsız"

Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, Hürriyet'in, "savaştaki bir ordunun Genelkurmay Başkanı'na bu şekilde alçakça tezvirlerle saldırmanın en hafif ifadeyle bozgunculuk" olduğunu iddia etti. "Aydın Doğan'ın adamları yaptıkları açıklamada, 'Hürriyet'in demokrasiye olan taahhüdünü sorgulamak kimsenin haddine değildir' demişler" ifadesini kullanan Tuna, "Hürriyet'in her darbeyi arkalayan hatta teşvik eden kirli tarihi hariç herhalde" diye yazdı.

"Ordu mensuplarında bir 'karşı bilinç' oluşturmaya çalıştılar"

Sabah yazarı Fahrettin Altun, Hürriyet'in ordu mensuplarında bir 'karşı bilinç oluşturmaya çalıştığını' öne sürdü."Verilecek tek cevap, TSK'nın sivil otoritenin kararlarına bağlı olduğu, bu tartışmaların bir tarafı olmadığıdır" diyen Altun, "Bir başka husus da şu. Bu haberle, ordu mensuplarında bir 'karşı bilinç' oluşturma çabası söz konusu. Ordu mensupları için neredeyse 'rahatsız olunabilecekler listesi' çıkarılmış" ifadesini kullandı.

Hürriyet kanadından yapılan açıklamalar...

Hürriyet, gazetenin Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın imzasını taşıyan ve "Karargâh rahatsız" başlığıyla yayınlanan habere yöneltilen eleştirilerle ilgili olarak cumartesi günü (25 Şubat 2017) açıklama yaptı. "Bu hadise başlı başına, Türkiye’de iftirada sınır tanımazlığın en uç örneklerinden biri olarak hafızalara yerleşecektir" denen açıklamada "Herkesin kabul ettiği üzere, sergilediği gazetecilikle darbe girişiminin püskürtülmesinde ve demokrasimizin korunmasında hayli önemli bir rol oynamış olan Ankara Temsilcimiz Hande Fırat’a atılan bu iftiranın pespayeliğini en iyi değerlendirecek olan Türk kamuoyunun sağduyusudur" ifadesine yer verildi.

Hürriyet'ten 'Karargâh rahatsız' haberine ilişkin açıklama: İftirada sınır tanımıyorlar, pespayelik!

"Sana ne oluyor be adam, başka kapıya"

Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök de gazetelerine yöneltilen eleştirilere tepki gösterdi. Özkök, dün (26 Şubat 2017) yayınlanan yazısında şu ifadelere yer verdi:

"Anlamıyor musun komutan siyasi iradeye değil, muhalefetin şom ağızlılarına cevap veriyor. Siyasi iradeye ima yollu bile tek laf etmemiş. Sana ne oluyor be adam. Hadi başka kapıya git. Bu ülkede darbe bezirgânlığı bitti. Ama darbeye karşıymış gibi medya karaborsacılığı yapma dönemi de bitti"

"Haberin içini doğru düzgün okumuyoruz"

Hürriyet Ankara Temsilcisi Hande Fırat, kendi imzasıyla yayınlanan ve eleştirilere hedef olan haberiyle ilgili olarak bugün (27 Şubat 2017) CNN Türk canlı yayınında açıklama yaptı. Eleştirilerle ilgili olarak ilk kez konuşan Fırat, "Haberlerin içini doğru düzgün okumuyoruz. Biz Genelkurmay Başkanlığı’na görüşlerini sorduk. Haberin ayrıntısı okunmadığı için gözden kaçtı. Biz Hürriyet gazetesi ve Doğan Grubu olarak demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz" diye konuştu.