Kendisinden 27 Mayıs 2016’dan beri haber alınamayan ve aylardır “Hurşit Külter Nerede” sloganıyla kampanya başlatılan DBP Şırnak İl Yöneticisi Hurşit Külter, Kerkük'te ortaya çıktı.
ANF'de yer alan habere göre, aylardır yaşadıklarına dair bugün Kerkük’te bir basın açıklaması yapan Külter, "Bu açıklamayı bu kadar geç yaptığım için başta benim için mücadele yürüten herkesten özür diliyorum. Fakat bilinmelidir ki ilk defa böylesi bir açıklama imkânı buldum. Çünkü içinde bulunduğum güvenlik koşulları bu açıklamayı yapmama izin vermiyordu” dedi.
27 Mayıs’ta gözaltına alındığı, yaklaşık 13 gün gözaltına kaldığı bilgisini paylaşan Külter, “13 gün boyunca bir binanın bodrumunda tuttular. Bana yoğun fiziki ve psikolojik işkence yaptılar. Ama sürekli ajanlık dayatıyorlardı. Çıkıp öz yönetim direnişlerine karşı açıklama yapmamı istediler. Bunu özellikle polis özel harekatı yaptı ve ben göz altında kaldığım sürede zaten beni yanında tutan bu özel harekât polisi sürekli beni infaz edeceklerini söylüyorlardı. Bazen kendi aralarında, bundan istediklerimizi aldıktan sonra öldürelim, şeklindeki konuşmalarını duyuyordum” diye konuştu.
"Halkın gelişen yoğun tepkisinden dolayı kendisinin gözaltına infaz edilmediğini" öne süren Külter “Kendi aralarındaki konuşmalarında, ‘şimdi biraz gündem olmuş. Biraz bekletelim, tepkiler bir süre sonra zaten soğur, o zaman öldürürüz’ diyorlardı. Ben bu konuşmaları duyuyordum” ifadesini kullandı.
"Tutulduğu bodrum katından binanın bir üst katına çıkarıldıktan sonra kaçış yollarını aradığını ve fırsat bulduğunda da kaçtığını" söyleyen Hurşit Külter, şunları söyledi:
“Ben binadan çıktıktan sonra kaçtığımı fark ettiler. Arkadan vurup öldürmek ya da yakalamak istediler. Ama ben kaçıp kurtuldum. Şehir içinde saklandım. Aileye ya da basına ulaşacak bir imkan aradım ama bulamadım. Bu süre 40-45 gün boşaltılan evlerin içinde saklandım. Sonra şehir içinde direnenlere denk geldim ve şehirden çıktım. Çıktıktan sonra bazılarının yardımıyla iki aylık bir sürede ancak buraya ulaştım. Bana yardımcı olanların güvenliği açısından da kimlerin yardım ettiği bilgisini paylaşmak istemiyorum. Buraya geldikten sonra da kim olduğumu kimseye söylemedim. Kendimi tam güvenli hissettikten sonra basına açıklama yapıyorum.”
Kendisi için mücadele eden halka, ulusal ve uluslararası tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür eden Külter, “Başta Cumartesi annelerine, barış annelerine ve benim akıbetimin ortaya çıkarılması için mücadele eden tüm ulusal ve uluslararası kuruluşlara teşekkürlerimi sunuyorum. Eğer ben bugün yaşıyorsam kesinlikle benim için mücadele edenlerin sayesindedir” diye konuştu.