Aygün'den TSK'ya cevap: Necdet Özel'in işbaşına gelmesi 'kumpas'tır

Aygün'den TSK'ya cevap: Necdet Özel'in işbaşına gelmesi 'kumpas'tır

Hülya Karabağlı / Ankara

 

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Genelkurmay Başkanlığı'nın, "Milletvekili olan bir kişinin sarf ettiği yakışıksız sözler esefle karşılanmış, konu ile ilgili hukuki süreç başlatılmıştır" açıklamasına ilişkin yazılı bir açıklama yaparak, "Başta siyaset kurumuna ve muhalefet partisi milletvekillerine sözüm ona gözdağı verilmeye çalışılmıştır. Bizim eleştirdiğimiz güç, sıradan askerinden namuslu komutanına dek TSK değil, Necdet Özel ve ekibidir. Bu ekibin işbaşına gelmesi zaten bizatihi 'kumpas'ın bir ürünü ve ifadesidir" dedi.

Genelkurmay'a 11 maddelik soruyla yanıt veren Aygün, "Uludere/Roboski’de 28 Aralık 2011 gecesi 18’i çocuk 34 kişi bombardıman uçakları tarafından katledildiğinde neredeydiniz? Size ‘Emri veren’ kimdi? Tayyip Erdoğan ile ittifak halinde işlenen bu katliam karşısında niçin ‘Dut yemiş bülbül’ oldunuz?” diye sordu. Aygün'ün yazılı açıklaması şöyle:

"Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ve Ekibini İtham Ediyoruz!

Tayyip Erdoğan’ın danışmanı da olan AKP’li bir milletvekilinin ‘TSK’ya kumpas kurdular’ açıklamasının ardından Emniyet ve Yargıtay’da ‘imam’ bulunduğu ve bu kurumları yönettiğine dair tartışma bilindiği gibi yine bizzat AKP’li milletvekillerince başlatılmış ve geçtiğimiz hafta boyunca gündeme damgasını vurmuştur.

Öte yandan Türkiye, hırsızlıkta ‘suçüstü’ yapılan Tayyip Erdoğan ve adamlarının iki haftadır ‘Paralel Devleti tasfiye etme’ demagojisi adı altında yargıya, polise dönük yoğun müdahalelerine sahne olmuştur. Tam bu sırada Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ve ekibi, 27 Aralık 2013 günü bir açıklama yaparak ‘hükümete de bilgi verildikten sonra’, TSK üyelerinin davalarında ‘adalet ve hakkaniyet’ talep edildiğini, ardından ise ‘Suç delili üreten, savunmanın görüşlerinin dikkate almayan, suç delillerini manipüle eden, yargıyı etkileyen bilirkişiler, polisler, savcılar ve hakimler hakkında’ dava açılması için suç duyurusunda bulunulduğunu açıklamıştır.

Bu zamanlama son derece manidar olup Tayyip Erdoğan’dan ‘izin alınarak’ açıklama ve suç duyurusu yapıldığı bizzat Genelkurmayca itiraf edilmiştir. Bu durum üzerine başta yıllardır hapishanede olan Balyoz ve Askeri Casusluk gibi davaların hükümlüsü askerler olmak üzere toplumdan yoğun bir tepki dalgası yükselmiştir. Genelkurmay Başkanının ‘Bugüne kadar nerede olduğu?’, ‘AKP’nin Cemaati tasfiyeye karar vermesi nedeniyle hükümete destek olmak amacıyla mı şimdi suç duyurusunda bulunduğu?’ şeklinde haklı sorular sorulmuştur. Örneğin Balyoz’dan Mamak Hapishanesinde yatan hükümlü askerler ‘Kumpasın sorumlusu en başta Başbakandır, ardından Genelkurmay Başkanıdır’ demiştir. (Hürriyet, 5 Ocak 2014) Yattıkları hapishanede bugün TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ile görüşen Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ve orgeneral Bilgin Balanlı, gazeteci Tuncay Özkan ve İP Genel Başkanı Doğu Perinçek Tayyip Erdoğan ve hükümeti kastederek ‘Bizi celladımızın insafına mı terk etmek istiyorlar?’ diye tepki göstermiştir. (www.hurriyet.com.tr, 6 Ocak 2014)

Hal böyleyken Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ve ekibi toplumdan gelen yoğun tepkilere hiçbir yanıt verememiş, şahsımca toplumdaki endişe ve merakı gidermek üzere atılan ‘Ordunun imamını en iyi Genelkurmay Başkanı Necdet Özel bilir’ şeklindeki bir tweet bahane edilerek bugün yapılan bir açıklamayla hakkımda ‘Hukuki süreç başlatıldığı’ bildirilmiş, başta siyaset kurumuna ve muhalefet partisi milletvekillerine sözüm ona gözdağı verilmeye çalışılmıştır. Açıklamada ayrıca ‘TSK’nın manevi kişiliği ve saygınlığı’ gibi kavramlardan çokça söz edilmiştir.

Tayyip Erdoğan ve ekibi ülkeyi soyarken, Gezi’de gencecik çocuklar öldürülürken, Suriye’deki kanlı bir Cihatçı çeteye daha geçen hafta her türlü hukuk kuralı çiğnenerek füze gönderilirken ‘Dut Yemiş Bülbül’ gibi susanlar Türk Silahlı Kuvvetlerini temsil edemezler.

Bizim eleştirdiğimiz güç, sıradan askerinden namuslu komutanına dek TSK değil, Necdet Özel ve ekibidir. Bu ekibin işbaşına gelmesi zaten bizatihi 'kumpas'ın bir ürünü ve ifadesidir. Askerlere dönük yoğun gözaltılar, tutuklamalar, hemen YAŞ öncesi ‘Ergenekon’, ‘Poyrazköy’, ‘Askeri Casusluk’, ‘İnternet Andıcı’ soruşturmalarında çıkan yakalama kararlarıyla Necdet Özel ve ekibi için ‘Mıntıka Temizliği’ yapıldığını bu ülkede yaşayan çocuklar bile bilmektedir.

Necdet Özel ve ekibine soruyorum, itham ediyorum:

1) Temmuz 2003’de 11 TSK askerinin başına Kuzey Irak’ın Süleymaniye kentinde ‘çuval’ geçirilirken neredeydiniz? Başına çuval geçirilenler yoksa TSK mensubu değil miydi?

2) 20 Eylül 2008 günü, İstanbul Emniyetinde Teğmen Mehmet Ali Çelebi gözaltında iken polisler tarafından cep telefonuna sözde ‘sehven yükleme’ yapılarak gencecik bir subay aleyhine ‘Terör örgütü üyeliği’ için delil yaratmak üzere sahtekârlıklar yapılırken neredeydiniz?

3) Uludere/Roboski’de 28 Aralık 2011 gecesi 18’i çocuk 34 kişi bombardıman uçakları tarafından katledildiğinde neredeydiniz? Size ‘Emri veren’ kimdi? Tayyip Erdoğan ile ittifak halinde işlenen bu katliam karşısında niçin ‘Dut yemiş bülbül’ oldunuz?

4) Selefiniz İlker Başbuğ 6 Ocak 2012 günü ‘Silahlı terör örgütü yöneticiliği ve Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçundan tutuklandığında neredeydiniz? ‘Silah arkadaşlığı’ bu mudur?

5) Eylül 2012’de Afyon’da bir iddiaya göre, 25 asker El Kaide’ye silah transferi sırasında önlem alınmadığı için meydana gelen patlamada şehit olduğunda neredeydiniz? Ha, unuttum, Necdet Paşa ‘Cenazeler henüz yerdeyken’ Afyon Valisi’ni ziyaret etmiş, halı ve kilim gibi ‘hediyeler’ almıştı, unutmuşum!

6) ÖSO adlı kanlı gruba Türk Silahlı Kuvvetleri üniformaları dağıtılırken neredeydiniz? Komşuda kan döken bir silahlı gruba ülkemizin milli ordusuna ait üniforma verilmesi sizce ‘TSK’nın saygınlığı’ ile bağdaşan bir durum mudur?

7) Reyhanlı’da 11 Mayıs 2013’de 53 kişi El Kaide’ye bağlı terörist çete El Nusra tarafından bombalı saldırıyla katledilirken neredeydiniz? Ha, bunu da unutmuşum, saldırının El Nusra tarafından yapıldığına dair ‘belge sızdırdığı’ gerekçesiyle Kahraman Er Utku Kalı’yı gözaltına almakla meşgul idiniz!

8) 2002-2012 yılları arası ‘İntihar şüphesi’ ile yaşamını yitiren asker sayısı 934’e ulaşırken ne yaptınız? Bugüne kadar herhangi bir araştırma ve inceleme yaptınız mı? Bu ölen Türkiye Cumhuriyeti çocukları yoksa ‘Eğitim zayiatı’ mıdır?

9) Adana’da El Kaide’ye bağlı El Nusra çetesine gönderilmek üzere hazırlanan Sarin gazı bulunduğunda neredeydiniz? ‘Kimyasal silah ile insan öldürmek’ bir insanlık suçu ise niçin komşudaki savaşa karşı ‘Ölüm Sessizliği’ne büründünüz?

10) Hatay Kırıkhan’da 1 Ocak 2014 günü El Kaide’ye bağlı El Nusra’ya ‘TIR dolusu füze’ gönderilirken neredeydiniz? MİT mensuplarının eşlik ettiği aracı niçin durdurmadınız? Komşudaki savaşı destekleyen bu tavrınız karşısında Suriye yarın Türkiye’ye silah gönderirse ne cevap vereceksiniz?

11) Nihayet TSK’nın cefakâr kadroları ‘Terörist’ diye hapishanelere doldurup ‘kumpas’ hızla amacına ulaşırken, ülke adım adım demokrasi ve laiklikten uzaklaştırılırken, Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk’ün adı her yerden silinirken, Gezi’de Ali İsmail gibi 19 yaşındaki çocukların beyni parçalanırken, milyar dolarlık altın hırsızlığı ile 76 milyon insanın emeği ve alınteri gasp edilirken neredeydiniz?"

 

TSK'nın imamı kim?

 

Hüseyin Aygün, Twitter hesabından, "Soru artık şu; Ordunun, yani TSK'nın imamı kim? Necdet Özel mi? 6 yıldır dut yemiş bülbül gibi kumpası seyretmişti muhterem, AKP’ye bugüne kadar hizmet etti, herhalde “Başimam”ı en iyi o tanıyordur" diye yazmıştı.

Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Bazı kişilerin basın özgürlüğü ve dokunulmazlık zırhına bürünerek, Türk Silahlı Kuvvetlerinin manevi kişiliğine, onun şerefli ve saygın mensuplarına yönelik olarak yaptıkları haksız, mesnetsiz, acımasız ve her türlü sorumluluktan uzak ithamlarının tahammül sınırlarını aştığını yüce milletimiz ile paylaşmayı görev kabul ediyoruz" ifadeleri kullanılmış, suç duyurusunda bulunulduğu belirtilmişti.