Hüseyin Çelik: Erdoğan Köşk'e aday olursa, Gül tekrar aday olmaz

Hüseyin Çelik: Erdoğan Köşk'e aday olursa, Gül tekrar aday olmaz

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik yasanın imkan vermesine rağmen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Köşk'e aday olması durumunda, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün adaylığını koymayacağını savundu. Çelik, her iki liderin “kardeşlik, kader birliği ve dostluk hukuku” olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmet Sever, yeniden aday olmasının engellenmek istenmesinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü çok üzdüğünü ve kırdığını söyledi. Bu sözlere yanıt AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'ten geldi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Basın Danışmanı Ahmet Sever’in açıklamalarını Hürriyet gazetesinden Nuray Babacan'a değerlendirdi. Çelik, yasanın imkan vermesine rağmen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın aday olması durumunda, Gül’ün adaylığını koymayacağını savundu. Çelik, her iki liderin “kardeşlik, kader birliği ve dostluk hukuku” olduğunu belirtti.

AKP’de Sever havası

Ahmet Sever’in Vatan gazetesine verdiği röportajda, Gül’ün iki kez seçilmesinin yasayla engellenmeye çalışıldığı, bazı AKP'lilerin açıklamalarından rahatsız olduğu iddiası ve yasal olarak yeniden aday olabileceğini anımsatması AKP’de gündem oluşturdu. Birçok parti yöneticisi, bu konuda değerlendirme yapmaktan kaçınırken, partinin ikinci adamı Hüseyin Çelik, net sözler söyledi. Çelik, şöyle konuştu:

Gül aday olmaz

“Sayın Cumhurbaşkanının bir daha aday olamayacağına dair hükmün yasaya konmasına üzüldüğünü tahmin etmek zor değil. Ama Anayasa Mahkemesi’nin kararı, bu konuya açıklık getirmiştir. Cumhurbaşkanı Gül de aday olabilecektir. Ancak, AK Partinin kurulmasından bu yana Gül ile Erdoğan arasında özel bir hukuk vardır. Erdoğan cumhurbaşkanlığına aday olduğunda Sayın Gül ‘Ben de adayım’ demez. Aday olabilmesi, bunun imkan dahilinde olması mutlaka aday olacağı anlamına gelmez. İmkan dahilinde olması farklıdır, mümkün olması farklıdır.

Erdoğan da geçmişte çok şey yaptı

Daha önce Başbakan aday olabilecekken, cumhurbaşkanlığını bir tarafa bırakmıştır. 2007 yılında ‘Cumhurbaşkanı adayımız Gül kardeşimdir’ dedi. İkisi arasındaki ilişki, kader birliği, dostluk ve kardeşlik hukukuna dayalıdır. Dolayısıyla biri diğerine zarar verecek bir eylemin içinde olmaz. Başbakan siyasi yasaklı olduğu dönemde 58. hükümetin kurulması görevini Abdullah Gül üstlenmiştir. O dönem düşük profilli birine hükümet kurdurulması yönünde öneriler olduğu halde Başbakan tüm arkadaşlarımıza danıştıktan sonra Gül’ün hükümeti kurması fikrini benimsemiştir.

Jeste jestle karşılık verir

Anayasa değişikliğinin ardından Başbakan, milletvekili seçilme imkanına kavuştuğunda ise Gül de bir gün beklemeden istifa etmiş ve görevi anında Sayın Erdoğan’a teslim etmiştir. Dolayısıyla aralarında böyle bir hukuk varken, Erdoğan ‘başbakanlıkta son dönemim’ demişken, Gül’ün farklı bir tutum içinde olacağı kanaatinde değilim. Gül, çok iyi cumhurbaşkanı oldu. Derleyici, toparlayıcı, bütünleştiriciydi. Hem ilgisiyle, hem de bilgisiyle layıkıyla bu işi yürüttü. Yeniden aday olabilecekken, yapabileceği bir şeyi yapmaktan geri durursa onun adı jest olur. Başbakan'ın geçmişte yaptığı jestlere, jestle karşılık vereceğini düşünüyorum.''