AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, ''İmralı'dan hükümete gönderilen rapor" iddiasına ''Ben şahsen böyle bir rapor görmedim, bilmiyorum. Böyle bir şey olduğu kanaatinde de değilim'' yanıtını verdi. Çelik, Danıştay Başkanı ve Yargıtay Başkanı'nın sözleri hakkında da "AKP kimsenin şamar oğlanı değildir' ifadesini kullandı.
Hüseyin Çelik, AKP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, Çelik, bir gazetecinin ''İmralı'dan hükümete gönderilen bir rapordan söz edildiğini'' anımsatması üzerine de ''Ben şahsen böyle bir rapor görmedim, bilmiyorum. Böyle bir şey olduğu kanaatinde de değilim'' dedi. ''İmralı'ya gidecek ikinci BDP heyetinin profili değişti, bu süreci nasıl etkiler'' sorusuna da Çelik, şu yanıtı verdi:
''Ben tabii bu BDP'li arkadaşların hangisinin, hangi profile girdiğini bilmiyorum açıkçası. Daha önce de eşbaşkan gitmemişti zaten. O zaman değişen bir profil yok. Ahmet Türk eşbaşkan değil, Ayla Akat hanımefendi eşbaşkan değil. Dolayısıyla daha önce bir eşbaşkan gitseydi ardından eşbaşkan olmayan bir milletvekili gitmiş olsaydı profil değişti diyebilirdik ama şu anda değişen bir profil yok.
Mesele eğer yapılacak bir iş varsa o işin yapılması, o işin görülmesidir. BDP'liler tarafından böyle bir isim listesi izin için Adalet Bakanlığı'na gönderilmiştir, Adalet Bakanlığı da bunu onaylamıştır. Ümit ediyoruz ki tekrar söylüyorum, bu süreç Türkiye'de kanın durması, çatışmanın önlenmesi, silahların susması, bırakılması ve insanların meramını demokratik yollardan ifade etmesi için bir zemine hizmet eder, vesile olur diye temenni ediyorum. Gerisi teferruattır.''
Herkesin AKP'nin hazırladığı anayasa taslağını beğenmek zorunda olmadığını belirten Çelik, yüksek yargı başkanlarının konuşmuş olmasının da yadırganacak bir durum olamayacağını kaydetti. Medyanın kullandığı bazı terimlerle durumu köpürttüğünü savunan Hüseyin Çelik, "Ama şunu ifade etmemde yarar var. AK Parti kimsenin şamar oğlanı değil, kendisini şamar oğlanına da çevirtmez. O vakarlı duruşumuz, bizim o dik duruşumuz kurulduğumuz günden bu yana devam ediyor. Bize haksızlık yapıldığı zaman hukuk içerisinde kalarak mücadelemizi sürdürdük ve bugün Türkiye bu sayede bir normal bir seyire girmiştir." ifadelerini kullandı.
Bir gazetecinin ''Silivri'de toplananlara hemen müdahale edilirken, Sinop'ta ise 7 saat süren gösteriye müdahale edilmemesi bir zafiyettir eleştirileri var, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz'' sorusuna, ''Sinop'taki olay ile Silivri'deki olay birbirine kesinlikle benzemiyor'' yanıtını verdi.