Çelik: Tarikatlar kanunen yasak ama pratikte var

Çelik: Tarikatlar kanunen yasak ama pratikte var

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, "Mevlevilik, Bektaşilik bir tarikat. Yasalara göre serbest mi? Değil ama pratikte öyle değil" diye konuştu.

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, gündeme ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Çelik, gazetecilerin Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın tekke ve zaviyelerle ilgili açıklamasını sorması üzerine şunları söyledi:

"Devrim yasaları ile ilgili hepsini aynı pakette görürseniz doğru olmaz. Bazı kıyafetlerin giyilmeyeceğine dair kanuna göre ben de dahil hepimiz suç işliyoruz. Hepimizin şapka takması gerekir. Paşa, Bey gibi ünvanları kullanmak bile yasak. Mevlevilik, Bektaşilik bir tarikat. Yasalara göre serbest mi? Kanunen değil ama pratikte öyle değil. Bunun geçerliliği var mı? Bozdağ’ın işaret ettiği budur."

Çelik, Başkanlık Sistemi ile ilgili soru üzerine, "Bugün yeni bir anayasa yapılıyor bu dönemde yeni bir sistem önermeyeceksiniz de ne zaman önereceksiniz? Hal yasası yapılırken mi? Başkanlık, yarı başkanlık, partili cumhurbaşkanlığı Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda bizim olmazsa olmazımız değil. Masadan kalkarız gibi iddiamız yok. Kabul edilmezse AK Parti ne yapacak? 330’un üzerinde milletvekili sayısı var mı? Esas irade millettir. Millet onaylarsa kabul edilir" diye konuştu.

 

Tetik Türkiye'de olacak'

 

NATO'dan talep edilen patriot füze sistemine ilişkin olarak, "Patriotlar da sistemin sahibi NATO'dur. Başka ülkelerden uzmanlar olacak, bunlar asker de olabilir. Tetik Türkiye’de olacaktır. Nerede olması gerektiğine gelince, stratejik olarak ilgili yerlerdir. Yerini de TSK belirleyecektir" dedi.

 

Bozdağ ne demişti?

 

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Dünya Ehl-i Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun'un "Tekke ve Zaviyeler Kanunu kaldırılsın" talebi üzerine şunları söylemişti:

"Tarikatlar yasaklandı, yok oldu mu tarikatlar, tekkeler, zaviyeler kapandı, bitti mi dergahlarda zikirler olmuyor mu, ayinler olmuyor mu, başka işler yapılmıyor mu. Hepsi yapılıyor. Hepsi varlığını devam ettiriyor. Peki devlet bunu bilmiyor mu, biliyor. Öyleyse niye biz birbirimize karşı muhasara yapalım. Vatandaşların ihtiyacını karşılamak devletin birinci vazifesidir. Biz ihtiyaçları görüp onu gidermekle mesulüz. Vatandaş bize bu noktada yetki veriyor. Sorunları göreceğiz ve bu sorunlara beraber çözümler arayacağız. İnşallah diyorum, önümüzdeki zaman içerisinde bu noktalarda da önemli adımları birlikte atma imkanını yine beraber yakalayacağız, yine beraber adımları atacağız. Bu noktada önümüzdeki zamanlar içerisinde bu talepler konusunda da yine adımlarımız olacaktır, yapacaklarımız olacaktır."