İmamoğlu: 16 sandık kaldı; aradaki fark 25 bin 755

İmamoğlu: 16 sandık kaldı; aradaki fark 25 bin 755

Türkiye, 31 Mart günü mahali yönetimleri belirlemek için sandık başına gitti. Cumhur İttifakı'nın adayı Binali Yıldırım ile aralarında çok az bir fark bulunan CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Yüksek Seçim Kurulu'nun verilerini aktardı. 16 sandığın kaldığını söyleyen İmamoğlu, 25 bin 755 oyla önde olduğunu belirtti.

Anadolu Ajansı'nın verilerini güncellediğini ifade eden İmamoğlu, "Anadolu Ajansı'nın verisinde de nihayet İstanbul kırmızı renge boyanmıştır. Doğrular er ya da geç ortaya çıkar. Şu ana kadar çok çok büyük hatalar yapılmamıştır. Hatalardan geri dönmek de önemlidir. Konuşuruz da dertleşiriz. Ben bu ülkenin her kurumuyla dertleşmeye hazırım" diye konuştu.

TIKLAYIN - Anadolu Ajansı güncel sonuçları paylaştı; İstanbul'da İmamoğlu 1. sırada

İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

"25 bin 158 oy fark. Bugün itibariyle YSK'nın ara açıklamayla bizim de açıklamış olduğumuz giriş yaptıkları sonuçları toplumla paylaşmış olması demokrasimiz adına, bu sürece katkı sunması çok değerliydi. Soncun birbirine bu kadar yakın olması sağlam bir veri tabanına sahip olduğumuzun bir göstergesi. O bakımdan YSK'ya çok teşekkür ediyorum. YSK'nın son girişiyle beraber 16 sandık kalmıştır. Yüzde 99.95'i girilmiştir. 4 milyon 168 bin 546 bize verilen oy, 4 milyon 142 bin 791 de rakibe verilen yoldur. Aradaki fark 25 bin 755'tir.

"Sonuçla ilgili hassas bir konu var. Bu sabah özellikle yerel seçim sürecindeki geçersiz oylar üzerinden AKP yetkililerini bir açıklaması oldu. 290 bin geçersiz oydan bahsedilmektedir. Bununla ilgili işlemden bahsedilmektedir. Şu anda yüzde 3'ün biraz üzerinde olan geçersiz oy oranı, 2014 seçimlerinde yüzde 4'ün üzerindeydi. Bu mümkündür. Bu süreci irdelemenin dipsiz kuyuda bir süreç arayışına girer. Bura süreci tekrardan balatalar. Bir an önce sürecin tamamlanması, toparlanması, ülkemizin gündeminin gerçek gündemine oturmasıdır talebimiz. Yabancı basın mensupları da var bizi yabancı basın da takip ediyor. Ulusal anlamda başka ekonomi olmak üzere pek çok konusu vardır Türkiye’nin. Erdoğan da dün akşam söylediği gibi 2018 Haziran’ı itibariyle ile 2023 Haziran’ına kadar süren bir süreci vardır. Türkiye'nin bu gündemine odaklanması Türkiye’nin lehine olacaktır. Bu açıklamayı kendileri yapmıştır. Biz de bu kısmını özenle dinlediğimiz gibi takdirle karşıladığımı belirtmek isterim. 2024 Mart'ına kadar alacağımız yetkiyle bir an önce İstanbul için çalışmaya başlamak istiyoruz. Türkiye bir an önce normalleşsin. Sayın Cumhurbaşkanıyla bu tanımlamalarında aynı fikirde olduğumuzu ve bu süreci desteklemesini bekliyorum. MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli’nin de bir oyla bile seçim kazanılır tanımlamasının aslında tam da bugünün gündeminin parçasıdır. Sayın Bahçeli'nin demokrasi sürecini destekleyen bu açıklamasını da takdirle karşılıyor ve kendisine teşekkür ediyorum.

"Bu sürecin bu güne kadar işletilmesinde Sayın Genel Başkanım Kemal Kılıçdaroğlu'na, Meral Akşener'e ve İyi Parti'nin tüm organlarına teşekkür ediyorum. İstanbul halkına teşekkür ediyorum. Ben inanıyorum ki bana sandıkta Ak Partili, Saadet Partili, MHP'li seçmen de oy vermiştir. Ben bütün partilerin seçmenlerinin oy verdiği insan olarak hiç kimseyi birbirinden ayır etmeyeceğim sözünü vererek bana atılan veya atılmayan bütün oyları kendime atılmış kabul ederek bütün İstanbullulara da teşekkürü bir borç biliyorum. Şu ana kadar sürdürdüğümüz süreç bir kriz yönetimi değildir, bir süreç yönetimidir. Asla bir kriz olarak görmedik. Sürecin sağlıklı bir şekilde tamamlanması için tüm iyi niyetimizle, vatandaşımızı ülkemizi düşünerek sükûnetle bir ortamın yaratılması adına en ufak bir aşırılığa kaçmaksızın herkesle konuşarak ortamın yönetildiğini başardığımızı düşünüyorum. Bu mutluluğuma katkı sunan, ve bu sürecin en olgun şekilde yönetilmesini sağlayan bütün çalışma arkadaşlarıma, yoldaşlarıma teşekkür ediyorum. Günün sonunda aileme teşekkür ediyorum.

"Benim Kürt vatandaşlarımla çok içten bir bağım var. İstanbul’da yaşayan herkese karşı davranışlarım ve yakınlığım herkese karşı aynıdır. Bu süreçte daha samimi daha içten, süreçte bazı dillerin kullanılmasından yaralananlar oldu. Bu bizim seçmenle olan bağımızı içselleştirdi. Sadece Kürt vatandaşlarıma dair değil hangi yaralar varsa açılmış bunların kapatılması için her etnik kökenle görüşeceğiz. Hiç kuşku duymasınlar.

"Anadolu Ajansı'nın verisinde de nihayet İstanbul kırmızı renge boyanmıştır. Doğrular er ya da geç ortaya çıkar. Şu ana kadar çok çok büyük hatalar yapılmamıştır. Hatalardan geri dönmek de önemlidir. Konuşuruz da dertleşiriz. Ben bu ülkenin her kurumuyla dertleşmeye hazırım.

"Sözlü suç duyurusunda bulunduk. Hatasından geri dönmek de bir erdemdir. Kendilerini daha da düzeltirlerse biz daha mutlu oluruz. Bilgileri daha sağlıklı bir şekilde vermelerini istiyorum, daha iyi olmasını istiyorum. Benim sözüm aynı şekilde çıksın istiyorum. AA'nın bizim vergilerimizden pay alarak hizmet verdiği için ayrıca bir sorumluluğu var. Karşılık görmek beni mutlu etti.

"Kendisinin planlayacağı bir biçimde öyle bir talebi olacağını düşünüyorum. Çok yakın zamanda ararlar diye düşünüyorum Binali Beyden öyle bir tavır bekliyorum en azından.