İbrahim Kalın: (ABD ile vize krizi) Çok kolay bir şekilde bir günde halledilecek bir mesele

İbrahim Kalın:  (ABD ile vize krizi) Çok kolay bir şekilde bir günde halledilecek bir mesele

Özgür ALTUNCU -Güven USTA/İSTANBUL,(DHA) MÜSİAD\'ın Yeşilköy\'de düzenlediği Vizyoner 2017 zirvesine konuşmacı olarak katılan Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Kalın\'a ilk olarak ABD ile yaşanan vize krizindeki son durum soruldu. ABD tarafının vize kararını tek taraflı olarak uygulamaya koyduğunu hatırlatan Kalın,  \" Gerekçe olarak Türkiye\'deki yargı süreçleriyle ilgili rahatsızlıklarını ifade ettiler. Biz de ilk günden itibaren, Türkiye\'de yargının bağımsız olduğunu kendilerine hatırlattık. Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi üzüntü verici bir tablo bu. Bu ölçüsüz ve alakasız tepkiyi biz anlamakta da zorlandık. Türkiye\'de devam eden bir yargı süreciyle ilgili olarak ki, bu kişiler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, ABD vatandaşı da değil. Bunlarla  ilgili bir meseleyi getirip de vize meselesine ya da ABD elçiliğinde çalışanların güvenliğine bağlamalarını anlamak mümkün değil.Kendilerince bir misilleme yapmaya çalışıyorlar\"diye konuştu. 

BİR GÜNDE HALLEDİLEBİLECEK BİR MESELE.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu\'nun dün ABD\'li mevkidaşıyla bir görüşmesi olduğunu anımsatan Kalın sözlerini şöyle sürdürdü:

\"Cumhurbaşkanımızın da talimatları çerçevesinde bu konunun çözülmesiyle ilgili, Amerikalıların teklifini aldık. Bunu bir değerlendireceğiz. Detaylı bir şekilde buna bakacağız. Bizim açımızdan ortada karmaşık bir tablo da yok.Türkiye\'de yargı süreci devam ediyor. Bırakın yargı kendi kararını versin. Ama bu vize verilmesinin askıya alınması meselesi, çok kolay bir şekilde, bir günde halledilebilecek bir mesele. Böyle bir teklifle geldiler. Biz bunları bir değerlendireceğiz. Bundan sonra gerekli adımları atacağız. Biz böyle bir şeyin ABD ya da başka bir ülkeyle yaşanmasını arzu etmeyiz. Ama Amerika ya da bir başka ülke de Türkiye\'deki yargı süreçlerine saygı duymak zorundadır. Nasıl başka ülkelerde bizim vatandaşlarımız yargıya konu edildiği zaman, bize yargının bağımsızlığını öne sürüyorlarsa, aynı şekilde Türkiye\'de de bir yargı bağımsızlığı var. Umarım gerçeği kendileri de görür. Rövanşist yaklaşımdan uzak bir şekilde, tamamen hukukun ve diplomasinin kuralları çerçevesinde, konunun çözümüyle ilgili yapıcı bir tutum içerisinde olurlar.\"

ABD ELÇİSİNİN SÖZLERİ

Kalın\'a , ABD\'nin Ankara Büyükelçisinin dün, \'9 aydır terör saldırısı olmaması işbirliğimiz sayesindedir\' sözleri de hatırlatıldı. Türkiye\'nin üç terör örgütüyle de aynı anda mücadele eden tek NATO üyesi ülke olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, \"Bir tarafta PKK ile, diğer tarafta DEAŞ ile bir yanda FETÖ terör örgütüyle. Bu mücadelede diğer ülkelerin ne kadar destek verdiğine baktığınızda tablo çok açık. Bizi tatmin edici düzeyde bir desteğin verilmediğini, bundan dolayı da bir çok terör olayının yaşandığını görüyoruz. Bunun tersi olsaydı, bir başka NATO üyesi ülke, üç terör örgütüyle aynı anda mücadele etseydi ve diğer ülkeler kısıtlı destek verselerdi acaba bu ülkelerin tepkisi ne olurdu? Terör küresel bir mesele. Bunu tek bir ülkenin meselesi olarak görmek mümkün değil. Bizim terörle mücadelede işbirliğinden anladığımız nedir? Söz değil, somut istihbarat paylaşımlarıdır. Anlık paylaşımdır. Ortak operasyondur. Geri planda istihbarat örgütlerimizin yürütmesi gereken birçok faaliyettir. Bunlar olduğu zaman, teröre karşı işbirliği anlamlı bir çerçeveye oturur ve somut neticeler alınır\"şeklinde konuştu. 

ABD İLE TERÖR İSTİHBARATI PAYLAŞIMI

ABD ile özellikle DEAŞ terör örgütüne karşı işbirliği yapıldığını doğrulayan Kalın şunları söyledi: \"Suriye, Irak noktasında o mücadelede işbirliğimiz vardı. Sadece ABD ile değil, başka birçok ülkeyle de var. Biz bunları yeterli görmüyoruz. Bugün Türkiye, PKK ile mücadelesinde de çok çetin bir sınavdan geçiyor. Çetin bir mücadele veriyor. Bütün güvenlik birimlerimiz, gece gündüz demeden bu vatanın selameti, toprak bütünlüğü için mücadele ediyorlar. Biz açıkçası, çok daha fazla destek bekliyoruz. Nasıl bir müttefik ülke terör saldırısına maruz kaldığında, bundan sadece derin üzüntü duymakla kalmıyoruz, aynı zamanda elimizden gelen her imkanı seferber ediyorsak, aynı şeyi biz de dost ve müttefik ülkelerden bekliyoruz. \"

İDLİP OPERASYONU...

İdlip\'teki son durumu da değerlendiren Kalın, \" Keşif görevi devam ediyor. TSK evvelsi gün onun detaylarını da verdi zaten. Astana\'da üzerinde müttefik kalınan çatışmasızlık bölgesiyle ilgili planın uygulanması. Onun teknik detaylarını TSK, İstihbarat teşkilatımızla birlikte çalışıyorlar. Yeni adımlar atıldıkça, onunla ilgili bilgilendirmeleri de yapacaklar. Bu çatışmasız bölgeleri daha önce müzakere ettik. Bunun dördüncüsü olan İDLİP ile uygulama aşamasına geçmiş bulunuyoruz. Bizim askerlerimiz gidip orada, bir gözetleme, çatışmasızlık durumunun gözetlenmesi misyonunu orada icra edecekler. Ama şu anda keşif çalışmaları devam ediyor. Bu detaylı çalışılması gereken bir konu. Karmaşık bir coğrafya. Terör gruplarıyla, sivil vatandaşların, muhaliflerle başka grupların içiçe yaşadığı, karmaşık bir coğrafyadan bahsediyoruz. Önceliğimiz burada askerlerimizin can güvenliğini garanti altına almak, ikincisi orada sivillerin zarar görmesini önlemek için gerekli detaylı çalışmalar yapılıyor\"şeklinde konuştu. 

REFERANDUM SONRASI DURUM

IKYB\'nin referandumunun ardından mevcut durumu değerlendirmesi istenen Kalın,\" \'Bu yanlış adımdan dönün\' dedik, \'aksi halde elinizdeki kazanımları da kaybedersiniz\', bu çağrımızı tekrarlıyoruz. Irak\'ın toprak bütünlüğü içerisinde, Erbil ile Bağdat arasındaki meselelerin çözülmesidir. Mevcut sınırların değiştirilmesine dönük adımları kabul etmeyeceğimizi zaten biz ifade ettik. Bu Iraklı Kürt kardeşlerimize zarar verir. Bunun olumsuz neticelerini maalesef görmeye başladılar. Bizim Irak Kürtlerini cezalandırmak gibi bir niyetimiz asla söz konusu değil. Biz yapılmak istenen bu bölme girişimine karşıyız. Bir başka ülkede, bir başka grup yapsaydı da karşı çıkardık. Yarın Suriye\'de birileri bunu gündeme getirebilir. Yine buna karşı çıkarız. Burada ilkesel duruşumuz var. O da bölgedeki bütün ülkelerin sınırlarının muhafaza edilmesi ve egemenlik haklarının korunması\"diye konuştu,

YERİNE GETİRİRLERSE GEREK KALMAZ...

Kapıların kapatılması ve petrol akışının durdurulmasının gündemde olup olmadığının sorulması üzerine de Kalın, \"Şu anda onu Tahran\'la ve Bağdat\'la koordineli bir şekilde hayata geçireceğiz. Burada Erbil ve Barzani yönetimine büyük bir sorumluluk düşüyor. Onlar üzerlerine düşen görevi yerine getirirlerse, bu adımlara gerek de kalmaz. Ama hatalarında ısrar ederlerse bunun sonuçlarının ne olacağını da mutlaka bilmeleri gerekir\" dedi.

(FOTOĞRAF)