İBRAHİM ORUÇ'UN CENAZESİ TOPRAĞA VERİLDİ  DİYARBAKIR (A.A)

-İBRAHİM ORUÇ'UN CENAZESİ TOPRAĞA VERİLDİ  DİYARBAKIR (A.A) - 21.04.2011 - Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde dün çıkan olayda ölen İbrahim Oruç'un cenazesi toprağa verildi. Bismil'de dün çıkan olayda ölen İbrahim Oruç'un cenazesi Diyarbakır'daki Şefik Efendi Camisinde kılınan cenaze namazının ardından karayoluyla Bismil ilçe girişine kadar götürüldü. Buradan aralarında eski BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, eski Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, bağımsız bazı milletvekilleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile çok sayıda kişinin bulunduğu kalabalık bir grup, cenazeyi omuzlarda taşıyarak, Sanayi Mezarlığına getirdi. Oruç'un cenazesi burada toprağa verilirken, defin işleminin ardından grup ilçe merkezine doğru yürüyüşe geçti. Bu arada polis, resmi kurumların çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. İlçede de kepenklerin kapalı olduğu görüldü. -HAYATİ TEHLİKEYİ ATLATTILAR- Batman'da silahla açılan ateş sonucu yaralanan polis memuru Hamdi Gök ile okulda hizmetli olarak çalışan Mehmet Ali Gültekin'in sağlık durumunun iyiye doğru gittiği belirtildi. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) bağımsız milletvekili adaylarına ilişkin kararını protesto etmek için Petrolkent Mahallesinde toplanan bir grup, izinsiz yürüyüşe geçti. Atatürk Lisesi'nin önünde geçen gruptan bazıları, taşla okula saldırırken, okul önünde güvenliği sağlamakla görevli polis memuru Hamdi Gök ile okulda hizmetli olarak çalışan Mehmet Ali Gültekin, saldırıyı sona erdirmeleri için göstericilere sözlü telkinde bulundu. Bu esnada, nereden açıldığı henüz belirlenemeyen ateş sonucu Gök ve Gültekin yaralandı. Tabancayla açılan atış sonucu yaralanan polis memuru Gök, Medical Park Batman Hastanesi'nde, hizmetli Mehmet Ali Gültekin ise Batman Bölge Hastanesinde ameliyata alındı. Hastane yetkilileri, Gök ve Gültekin'e yapılan ameliyatların başarılı geçtiğini belirterek, her ikisinin de hayati tehlikeyi atlatığını söylediler. -MERSİN'DE PROTESTO- Yüksek Seçim Kurulunun (YSK), bağımsız milletvekili adaylığı başvurusunu iptal ettiği Ertuğrul Kürkçü'ye destek amacıyla BDP Mersin il teşkilatı önünde toplanan ve yürüyüş gerçekleştiren gruptakiler, Türk Bayrağı açarak tepki gösteren bir vatandaşa saldırmak isteyince, gerginlik yaşandı. Ertuğrul Kürkçü ve BDP İl Başkanı Cihan Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu grup, parti binası önünde toplanarak, Büyükşehir Belediyesi binasına kadar yürüyüş düzenledi. Yürüyüş sırasında sloganlar da atan grup, oturma eylemi yaptı. Burada, gruptaki bazı kadınlar eşarplarını yaktı.  Cihan Yılmaz, yaptığı konuşmada, yapılan yanlışlıktan bir an önce geri dönülmesi gerektiğini söyledi. Hükümetin ''devlet aklından çıkarak, millet ve özgürlük aklına yönelmesi'' gerektiğini öne süren Yılmaz, ''Derhal anayasal düzenlemelere gidilmeli, Kürtçe anadilde eğitim hakkı olarak tanınmalı. Antidemokratik yüzde 10'luk seçim barajı derhal düşürülmeli. Ayrıca askeri ve siyasi operasyonların derhal sonlandırılmasını istiyoruz. Bu söylemleri bir kez daha tekrarlıyoruz'' dedi. Ertuğrul Kürkçü ise YSK'nın hukuksuz, çağın gerisinde ve yanlış kararlar aldığını öne sürerek, bunun halkın öfkesini körüklediğini ve çalışmaların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini iddia etti. Açıklamaların ardından oturma eylemi sürerken, S.Ö. Türk bayrağı ile grubun yanına gelerek, ''Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti'' diye bağırdı.  Gruptakilerin tepki göstermesi üzerine polis ekipleri, S.Ö'yü alandan uzaklaşmak için müdahale etti. Gruptakiler ise S.Ö'ye doğru yönelip saldırmak istedi. Bu sırada kol kola giren partililer ve polis ekipleri, grubu sakinleştirdi. S.Ö'nün alandan uzaklaştırıldığı sırada, gruptakilerden bazılarının bu taş ve pet şişe fırlattıkları görüldü. Oturma eylemlerine bir süre daha devam eden gruptakiler, BDP il binasına kadar yürüdü ve dağıldı. BDP İl Başkanı Yılmaz, olayla ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Mersin bu sahnelere yabancı bir kent değil. Ucunun nereye dokunduğunu herkes iyi biliyor. Bizim bu ülkenin ne misakı milli sınırlarıyla ne de bayrağıyla hiçbir sorunumuz yok. Biz her defasında toplumsal barıştan ve özgürlükten bahsediyoruz. 'Yaşasın halkların kardeşliği' diyoruz ve bu olaylara neden olanları kınıyoruz'' dedi.