ICAN sözcüsü: Ödül Washington'a atılmış bir tokat

ICAN sözcüsü: Ödül Washington'a atılmış bir tokat

2017 Nobel Barış Ödülü, Nükleer Silahların Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Kampanya'ya (ICAN) verildi. ICAN'in Almanya bürosunun basın sözcüsü Anne Balzer, bu ödüle layık görülmenin kendileri için ne anlama geldiğini Deutsche Welle'ye anlattı.

DW: Her şeyden önce Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmeniz konusunda tebrik etmek istiyorum.

Anne Balzer: Teşekkür ederim. İlk arayan siz oldunuz, biz de habere alışmaya çalışıyoruz.

DW: Nobel Komitesi'nin kararını nasıl öğrendiniz?

Balzer: Canlı yayını izliyorduk çünkü çok sayıda barış örgütü bizi komiteye tavsiye etmişti. Ancak inanmakta güçlük çektik. Barışçıl politikalar için yıllardır mücadele veren çok sayıda aday vardı.

DW: Sizce ICAN neden şu an bu ödülü almak için uygun bir isim?

Balzer: Kuzey Kore ve ABD arasındaki gerginliğe baktığınızda, şu anın çok doğru bir zaman olduğunu açıkça görebilirsiniz. Sözlü gerginlik her gün biraz daha tırmanıyor. Bu ödül ayrıca haziran ayında silahsızlanma ve barış politikaları adına adım atan 123 ülkeye de verilmiş bir ödül. Nükleer Silahların Yasaklanması Antlaşması'nı imzalayarak ABD'nin Kuzey Kore üzerinden korku salma oyununa karşı duruş sergilediler.

DW: Antlaşma şu an ne durumda? Uygulamaya girdi mi?

Balzer: Antlaşma şu an onaylanma sürecinde. İmzaların atılmasından hemen önce anlaşmanın içeriği kamuoyu ile paylaşıldı. Bu, antlaşmayı nasıl uygulayacağı konusunda emin olmayan ülkelere yönelik bir sinyaldi.

DW: Çalışmalarınız genellikle halkın ilgi odağının dışında kalıyor. Peki şu an nasıl hissediyorsunuz?

Balzer: Kabul görmüşlük hissi var. 2007'den beri çalışıyoruz ve genelde göz önünde değiliz. Nükleer Silahların Yasaklanması Antlaşması'nın imzalandığı haziran ayında bile medyanın ilgisi G20 protestolarına yönelmişti. Mesajımızı iletmek oldukça zor olmuştu. Komitenin bu kararı bir onur ve tüm sürece yönelik bir tasdik niteliğinde.

DW: Bu ödül sizin için bir onur, Washington içinse sert bir tokat niteliğinde?

Balzer: Elbette, Washington'ın yüzüne atılmış bir tokat. Ayrıca Rusya'ya ve Kuzey Kore'ye de.

Röportaj: Peter Hiller