Nükleer Karşıtı Platform üyeleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı önünde protesto gösterisi yaparak, nükleer santral ihalesinin iptalini istedi. Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş'nin (TETAŞ), nükleer santral için açılan yarışmaya teklifte bulunan JSC Atomstroyexport-JSC Inter Raoues-Park Teknik Ortak Girişim Grubu'nun, fiyat teklif zarfını açtığı sırada, bakanlık önünde toplanan grup üyeleri, nükleer santral aleyhine pankartlar taşıdılar ve sloganlar attılar. Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi ve grup sözcüsü Hüseyin Önder, burada yaptığı açıklamada, "hükümetin mevcut enerji sorunlarına nükleer konusunu da katmak istediğini" savundu. Tek oyunculu yarışma Nükleer yarışmaya tek firmanın teklif verdiğini belirten Önder, "Buna rağmen sürecin devam ettirilmesi, ne hukuka ne devlet geleneğine ne de Türkiye'nin ekonomik çıkarlarına uygundur. Adına yarışma denilen ihalede öncelikle yarışmacı yoktur. Tek oyunculu bir yarışma mümkün müdür?" dedi. Türkiye Atom Enerjisi Kurumunun (TAEK) teknik oluru "hızla" verdiğini, verilen teklifin teknik yeterliliğe sahip olmadığını, aynı teknolojiyle Bulgaristan'da yapılmak istenen santrala ilişkin süreci AB Enerji Komisyonunun bir yıldan fazla süredir tamamlamadığını ifade eden Önder, "Yapılmaya çalışılan yalnızca hukuka aykırı bir uygulama değil, ülke geleceğini de tehlikeye adan siyasal bir karardır" diye konuştu. Türkiye'nin enerji üretiminde yüzde 50 oranında doğal gaza bağımlı olduğunu, doğal gazda da büyük oranda Rusya'ya bağımlı olduğunu kaydeden Önder, şunları söyledi: "Rusya'ya bu anlamda var olan bağımlılığın nükleer ihaleyle kuvvetlendirilmesini kabul etmek mümkün değildir. Ülkenin hidrolik kaynaklarının yüzde 65'i değerlendirilmeyi bekliyor. Rüzgar enerjisinde 48 bin megavatlık potansiyel bulunmasına rağmen yüzde 1 dahi üretimden söz etmek mümkün değil. Türkiye'nin jeotermal enerjisi alanında Avrupa'nın en zengin kaynağa sahip olduğu bilinirken bu alana yönelik neredeyse ciddi hiçbir yatırım bulunmuyor. Güneş, biyoenerjideki yerli ve yenilenebilir kaynaklar arasında değerlendirilebilir potansiyeli oluşturuyor. Ayrıca Türkiye'nin linyite dayalı 18 bin megavatlık kapasiteyle 120 milyar kilovatsaatlik üretim yapabilmesi mümkünken, 2008 yılının 11 aylık döneminde 38,2 milyar kilovatsaat ile linyitin toplam elektrik üretimi içindeki payı yüzde 21'e gerilemiştir." "Türkiye'nin nükleer enerjiye ihtiyacı olmadığını, değerlendirilmeyi bekleyen yerli ve yenilenebilir kaynakları olduğunu" söyleyen Önder, ihalenin iptal edilmesini istedi. Açıklamanın ardından grup üyeleri olaysız dağıldı. Bu arada bakanlık önünde geniş güvenlik önlemleri alındığı gözlendi.