İçişleri Bakanı: Çözüm sürecinin dışında kalan tasfiye edilir

İçişleri Bakanı: Çözüm sürecinin dışında kalan tasfiye edilir

İçişleri Bakanı Muammer Güler, çözüm sürecinin dışında kalanı milletin tasfiye edeceğini söyledi. Güler, CHP ve MHP’nin bölgenin ruhunu bilmediğini savunarak, “Keşke CHP ve MHP’nin de bölgede milletvekili olsaydı” dedi. Çözüm süreci ve silah bırakma sürecine değinen Güler, “çatışmasızlık, eylemsizlik ve silahların bırakılması” konusunda mutabakata varıldığını kaydetti. DTK Eş Başkanı Ahmet Türk de pazarlık iddialarına ilişkin olarak, "Biz başından beri açıkça düşüncelerimizi ifade ettik. Burada pazarlık yok aradığımız hak, adalet, eşitliktir. Hak adaleti gerçekleştirirsek mesele odur" dedi.

Milliyet gazetesi, “Geleceğe Yatırım Türkiye’ye Yatırım” sloganıyla gerçekleştirdiği bölgesel toplantıların 14’üncüsünü Mardin’de yaptı.

Toplantıya, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Milliyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yıldırım Demirören, Milliyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Derya Sazak, Milliyet gazetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila, Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Mardin Belediye Başkanı Mehmet Beşir Ayanoğlu, Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Onay, Mardin milletvekilleri ile iş dünyasının önemli isimleri katıldı.

İçişleri Bakanı Güler, toplantıda yaptığı konuşmada, Milliyet gazetesine böyle bir önemli ortam oluşturduğu için teşekkür ederken özetle şu mesajları verdi:

* GELECEĞE YATIRIM: Birçok yatırım grubu Mardin’e gelmek istiyor. Bunu doğru okumak lazım. Böyle bir istek bu bölge insanına duyulan güvenle doğrudan ilgilidir.

* HALKIN DESTEĞİ YÜZDE 90: Çözüm sürecine halk desteği anketlerde bu bölgede için yüzde 80’lerde görünüyor. Gerçeği yansıttığına inanmıyorum. Bu desteğin yüzde 90’ların üzerinde olduğuna inanıyorum.

* KAVGADAN YANA DEĞİLİZ: Türkiye Cumhuriyeti’ne hangi etnik kökenden olursa olsun vatandaşlık bağı ile bağlı ilgili herkesi eşit, saygıdeğer, hukuktan eşit şekilde yararlanacak vatandaşlar olarak görmek lazım. Ak Parti iktidarının yaptıklarını göz ardı etmememiz lazım. Biz kavgadan huzursuzluktan yana değiliz.

* KUCAKLAYICI YENİ ANAYASA: Sorunların geçmişten beri yaşanan çok önemli sebepleri var. Ama daha çok demokrasiyle bunları aşabiliriz. Devletin bakış açısını değiştirerek ve tabii ki daha çok demokrasiyi hakim kılacak yeni bir anayasadır. İlk anayasayı bir yana bırakırsak, bir anayasayı doğrudan doğruya milletin kendisinin yaptığı bir süreci yaşamadı Türkiye. Şimdi böyle bir fırsat var. İyi değerlendirmek lazım. Ak Parti böyle bir anayasanın ortaya çıkması için özel gayret sarf ediyor. Ama aynı gayreti diğer siyasi partilerden görmemiz mümkün değil. Ortaya çıkacak anayasa bütün kesimleri kucaklayacak hiçbir kesimi reddetmeyecek, herkesin bu devletin eşit yurttaşları olarak bu devleti sahipleneceği bir ortam yaratacak. Biz bunu sağlayabiliriz.

* PAZARLIK BİR SUÇLAMA: Bunu toplumun her kesimine anlatmak kolay değil. Ne pazarlığı yapıldı, neler verildi gibi manipüle etmek isteyen kesimlerin tenkitleriyle karşılaşıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar iç siyasete malzeme yapılarak bu sorunlar çözülmemiş. Bizim öyle bir sorunumuz var. İngiltere, İrlanda konusunu inceleme fırsatımız oldu. Devlet meselesi gibi algılayıp hepimizin ortak mesele gibi algılayıp bu konuya yaklaşmamız gerekirdi. Ama görüyoruz ki maalesef şu aşamada böyle bir şansımız görünmüyor. Ama buna rağmen bu konuda samimi bir gayretle bu işi yürüteceğiz.

* MİLLET TASFİYE EDER: Türkiye’nin geleceği ile ilgili özellikle siyasi partilerin görüşleri mutlaka olmalıdır. Karşı çıkmak yetmez, karşı çıkarken bunun yerine neyin konması gerektiğinin açıkça belirtilmesi lazım. Bu işin dışında hiçbir parti kalamaz. Bu işin dışında kalan partiyi bu millet tasfiye eder. Çünkü milletin beklentisi çözüm sürecinde bu işin samimi gayretle yürütülmesidir. Ben bu işin dışındayım diyemezsiniz. Hangi yörenin milletvekili olursa olsun.

* TAVİZ İLİŞKİSİ YOK: Bu süreç tarafların birinin kazanması, birinin kaybetmesi mücadelesi veya bir taviz ilişkisi değildir. Türkiye’nin toplum olarak sorunlarını çözme ve ileriye atılım projesidir. Çözüm süreci toplum olarak birlikte, barış huzur güven içinde yaşama çabasıdır. Bir anlamda milletçe birlikte inşa etmeye çalıştığımız bir Türkiye tasavvurudur. Çözüm süreci tavizlerin verildiği, pazarlıkların yapıldığı, teröre karşı geri adımların atıldığı bir süreç değildir. Miadını doldurmuş, Türkiye’ye büyük zararlar vermiş, kan akıtmış, gözyaşı döktürmüş terörün sonlandırılması sürecidir.

 

Ahmet Türk: Pazarlık yapılmıyor

 

DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, "PKK ile pazarlık yapılıyor" iddialarına tepki gösterdi. Türk şunları söyledi:

“Muhalefetten ‘pazarlıklar yapılıyor’ deniyor. Biz başından beri açıkça düşüncelerimizi ifade ettik. Burada pazarlık yok aradığımız hak, adalet, eşitliktir. Hak adaleti gerçekleştirirsek mesele odur. Ret, inkar, politikasını sürdürmeye kalkışırsa elbette adalet de eşitlik de gelmez, barış da gelmez. Ben inanıyorum ki, bugün bu sorumluluğu alanlar elini taşın altına koyanlar elbette yarınlarımızı geleceğimizi düşünerek daha geniş demokratik Türkiye’yi yaratmak için çaba içinde olacaklardır.

Halk tarafından karşılığı olan bir süreç büyük beklentilerin olduğu bir süreç kim kaçarsa sadece kendisi kaybetmeyecek, iktidarlar kaybedecek farklı kesimler süreci bozarsa onlar kaybedeceklerdir. Demokratik Türkiye için demokratik gelecek için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğine inanıyorum.”