İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “KADES uygulaması gibi AFAD’la ilgili uygulama yapıyoruz. Deprem anında belirlenen toplanma noktalarına navigasyon sizi anında o alana götürecek. Deprem sonrası enkaz altında nerede olduğunuz belirlenebilecek” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2021 Afet Eğitim Yılı kapsamında, “Esnaf ve Sanatkarlar İşçi ve Memur Konfederasyonları Afet Eğitim İşbirliği Protokol Töreni”nde Türkiye Esnaf Ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ile bir araya geldi.
Programda AFAD ve sendika başkanlarıyla işbirliği protokolü imzalandı. Bir yıl içinde Malatya’da ve Elazığ’da vatandaşların, afetzedelerin evlerine girdiğini, diğer depremzedelerin de yıl sonuna kadar afetten etkilenme halinden kurtulacak evlerine gireceklerini ifade eden Bakan Soylu, “Türkiye bir afet bölgesi. Bir taraftan deprem, bir taraftan sel, diğer taraftan heyelan, yer kayması, taş düşmesi çığ bütün bu afetlerle hemen hemen bir çok mevsimin kendine ait özelliklerle kaşı karşıya kalıyoruz. Siz daha iyi biliyorsunuz siz de deprem bölgesinde bu acıları bizzat kendiniz yaşadınız. Hep şöyle bir ifade kulağınızda olur idi. ‘Nerede bu devlet ?’. Bir depremle karşı karşıya kaldığınızda devlet dediğiniz elbette ki kurumları muhakkak, ama devlet dediğimiz sendikalarımızdan mesleki kuruluşlarımıza kadar, sivil toplum örgütlerimize kadar aslen milletimizin bütün bölümü. Ve şükürler olsun Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde bugün bu sözleri duymuyoruz." dedi.
Bakan Soylu'nun açıklamaları şöyle:
"2019 ve 2020 arasında depremin sayısal artışı yüzde 43 daha fazla. Bütün bunlarla mücadele için hep birlikte çok önemli adımlar atıyoruz ama bunlara geçmeden önce sayın Genel Başkanımızın şahsında buradaki bütün arkadaşlarımıza bütün sendikaların yöneticilerine, depremlerde afetlerde karşı karşıya kaldığımız tüm süreçlerde madden ve manen katkılarını ortaya koydukları için, oradaki insanları yalnız bırakmadıkları için devletin gücüne güç kattıkları için şükranlarımızı arz ediyoruz. Özellikle Türkiye depreme ve afete müdahale konusunda dünyada öncü bir ülkedir. Gerek deprem öncesi gerek afet öncesi ve afet anında gerek deprem sonrası müdahale konusunda veya iyileştirme konusunda çok önemli adımlar atıyoruz. Bir yıl geçmeden Malatya’da Elazığ’da vatandaşlarımız afetzedelerin evlerine girdiler. Diğerleri de yıl sonuna kadar afetten etkilenme halinden kurtulacak evlerine girecekler. O ana kadar da soğuk deprem çadırlarında onları tutmadık. Sıcak ne ihtiyaçları varsa yerine getiren bir devlet anlayışı ortaya koyduk ki bu Sayın Cumhurbaşkanımızın bizzat talimatıdır”
Türkiye’nin 81 ilinde afet planını güncelleme çalışmalarının devam ettiğini hatırlatan Soylu, “Bir taraftan il afet risk azaltma planları yapıyoruz. Geçen sene 7 ilde bitirdik. Bu yıl 81 ilde tamamlayacağız. Burada sizinle temsilcilerin içinde bulunduğu kurumlar illerde valilerle bir araya geliyorlar ve o ilin afet risklerini değerlendiriyorlar. Üniversiteler bu işin moderatörlüğünü yapıyor. Bütün kurumlar bir araya gelerek belediyeler ahdediyorlar. Hem bir yol haritası ortaya koyuyorlar hem bir sözleşme imzalıyorlar. Bu konuda 81 ilin il afet risk azalma planlarını inşallah tamamlayacağız ve bitireceğiz. Onun dışında bir taraftan bunu gerçekleştirirken, diğer taraftan afet ve acil durum toplanma alanları konusunda yeni bir hamle gerçekleştirdik.
Örneğin İstanbul’da 2 bin 900 afet toplanma alanı vardı şimdi bunu kaymakamlıklarımız, belediyelerimiz, jandarma genel komutanlığımızın o alandaki yönetimiyle 5 bin 599 a çıkardık. 1,3 metrekareden yaklaşık kişi başına 4 metrekareye çıkardık ve 23 bin 17 afet ve acil durum alanı belirledik. Buradan da barınma alanlarının nasıl sevk edilecekleri konusundaki tüm planlamaları da gerçekleştirdi. Bizim Türkiye afet müdahale planımız var ve bu planımızın 26 çalışma kurumu var. 81 ilde ve genelde Türkiye afet planını güncelleme çalışmalarımız devam ediyor. Biz bunları Elazığ’da, İzmir’de aynı zamanda Giresun’da ve diğer illerde yönetiminde de bulunduk ve bunların güncellenmesiyle birlikte tıkır tıkır işleyen bir planla karşı karşıya olduğumuzu size burada ifade etmek isterim. AFAD akreditasyon sistemi kurduk. Arama kurtarma ekipleri, AKUT’tan İHH’ye kadar, Jandarma Arama Kurtarmaya kadar, ANDA’ya kadar, İzcilik Federasyonuna kadar. Bu arama kurtarma işini yapan ama aynı zamanda AFAD’ın akreditasyonu içerisinde bulunan birlikte hareket etme kabiliyetini ortay koyan bir sistem ve bunu devam ettiriyoruz. AFAD gönüllülük sistemi kuruldu oda yeni bir sistem 276 bin 150 gönüllümüz var şuan. Bunların eğitimi gerçekleştiriliyor. Bir taraftan 2020 de ve 2021 de aynı zamanda teknolojik bir takım gelişmelerle de bunu destekliyoruz orayı da boş bırakmıyoruz.”
Yapılacak olan uygulamanın deprem anında belirlenen toplanma noktalarına navigasyonla anında toplanma alanına götüreceği ve deprem sonrası enkaz altında vatandaşın nerede olduğunun belirlenebileceği bir uygulama olacağını belirten Soylu sözlerine şöyle devam etti: “Deprem olduğu zaman 2 temel riskimiz var. Vatandaşlarımız arabayla trafiği tıkıyor, çok doğal olarak bir yere gitmek istiyorlar, telefon hatlarıyla da telefon trafiği tıkanıyor. Bizim ilk 6 saatte ikisini yönetmemiz lazım. Yönetirsek buradaki riskimizi en az seviyeye indiririz. Yolar bize lazım. Arama kurtarma ekipleri ambulanslar güvenlik için. Telefon lazım en çabuk ulaşabilmek için. Onun için arabalarımız evlerinin önünden çıkmasınlar toplanma alanlarına gidelim diyoruz. Normal telefon hattıyla konuşmayın kısa mesajla veya internet hattı üzerinden konuşun, bu konuda bütün telefon operatörleriyle iş birliği yapıyoruz.
"AFAD’la ilgili bir uygulama yapıyoruz. Nasıl KADES uygulamamız var nasıl UYUMA uygulamamız var nasıl hayvanlarla ilgili doğayla ilgili HAYDİ uygulamamız var, şimdi AFAD’la ilgili bir uygulama yapıyoruz. Allah korusun deprem oldu sizi navigasyonla toplanma alanına götürecek bir şey yapmanıza gerek kalmayacak orada eğitim uygulaması olacak. Allah korusun enkaz altında kalındı, enkaz altında size nerede olduğunuzu hangi noktada olduğunuza ulaşabilecek, nokta belirleyecek, artı acil hatlara ulaşabilme kabiliyetinizi ortaya koyacak, artı en yakın çeken cep telefonunu kendine bir santral yapacak oradan ulaşabilecek ve oradan arayacak. Yani aslen bir çok faydaları var. Bu konuda arkadaşlarımız iyi bir çaba sarf ediyorlar. Operatörle bunları yönetebilecek bir çaba ortaya koyuyorlar yakın bir zamanda oluşacak. Bir afette vatandaşımıza her hangi bir mağduriyet yaşatmayacak. Veya afetle karşı karşıya kalmış afet zede vatandaşımızı en çabuk şekilde oradan kurtarabilecek anlayışı gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanımız da kentsel dönüşüm konusunda önemli bir sonuç alıcı çalışma ortaya koyuyor. Bu yılı afet eğitim yılı ilan etik. 51 milyon vatandaşımıza ulaşmayı planlıyoruz. Ama bunu hep birlikte yapmayı planlıyoruz. Şuana kadar 2 milyon 474 bin 223 vatandaşımıza afet eğitimi verdik yüz yüze. 1 milyon 15 bin 100 vatandaşımıza bizzat kendi internet sitelerimizden tam zamanlı indirme izleme yaklaşık bir saate kadar bir afet eğitim programı konusunda bu sağlandı. 4 bin 622 bu konuda eğitim verebilecek kişiyi yetiştirdik. Mobil simülasyon tırlarımız var. Şuana kadar 19 bin 697 kişiye tırlarda eğitim verdiler tüm Türkiye’ye dağılarak. 18 bin 601 muhtarımıza eğitim verdik. 12 bin 389 azaya eğitim verdik ve tüm muhtarlarımızı tamamlayacağız. Tüm sivil toplum kuruluşlarımız mesleki kurullar mesleki kuruluşlar bütün bunları eğitmeye ve bunlarla protokoller yapıyoruz. 14 bakanlığımızla protokoller yaptık ve onlar bu eğitimle kendi eğitim dairesinde yapacaklar."
Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye İzcilik Federasyonu, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu, BOTAŞ, Türkiye Belediyeler Birliği, Türk Eczacılar Birliği, ASELSAN, HAVELSAN, Halk Bank bunlarla afet eğitim iş birliği protokolü imzaladık. 29 üniversiteyle imzaladık ve devam ediyoruz. Bu konuda bu çalışmalarımız aynı ölçekte tüm kurum ve kuruluşlarımızla gerçekleşecek ve gerçekleşmeye devam ediyor. İnşallah yıl sonu olunca 51 milyon vatandaşımıza ulaşacağız. Şunu biliyoruz afet eğitimi alan işi eğer enkaz altında kalırsa orda hayatta kalma fırsatı daha yüksek. Deprem anında karşı karşıya kaldığında bu riski yönetebilme fırsatı daha yüksek. Aynı zamanda deprem öncesi hazırlıkları yapabilme fırsatı daha yüksek olduğu için riskleri minimilize ediyor onun için bu konuda bizim her birimizin hem vatandaşlar olarak hem bulunduğumuz konumlar itibariyle vatandaşa karşı sorumluluğumuz, bu da millete karşı sorumluluğumuz. Özellikle sizlere minnettarız müteşekkiriz bu süreci birlikte yönetebilme fırsatı ortaya koydunuz.”