İçişleri Bakanı Ala'dan 'TOMA soruşturması'na izin çıkmadı

İçişleri Bakanı Ala'dan 'TOMA soruşturması'na izin çıkmadı

Soma'da 301 madencinin hayatını kaybetmesinın ardından İzmir'deki protesto gösterileri sırasında Toma'nın sıktığı basınçlı suyla yaralanan ve biber gazından etkilenen Avukat Ali Aydın ile emekli öğretmen eşi Kızbes Aydın, amir durumundaki Vali Mustafa Toprak hem de Toma'ya kumanda eden polis memuru hakkında suç duyurusunda bulundu. İstanbul'da Toma'dan sıktığı suyla yaralanmaya neden olan polis hakkında “kasten yaralama" suçundan iddianame hazırlanırken, buna karşılık İzmir'deki aynı suç duyurusu için İçişleri bakanlığı, soruşturma yapmak üzere savcılığa izin vermedi.

Gelişme üzerine Danıştay'a itirazda bulunan Avukat Dinçer Çalım, "ÇHD adına itirazımızı yaptık. Sürecin takipçisi olacağız" dedi. 

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin hayatını kaybetmesi ardından Konak Meydanı'nda, protesto gösterisi düzenlendi. Bu gösteri sırasında, Avukat Ali Aydın ile emekli öğretmen Kızbes Aydın, gruptan ayrılıp başka bir sokağa girdiği sırada TOMA'nın müdahalesiyle karşılaştı. TOMA'nın sıktığı basınçlı su ve biber gazından etkilenen Ali Aydın ile eşi, göz ve göğüslerinden hafife aralandı. Ayrıca Ali Aydın ile eşi biber gazlı suyla ıslanınca vücutlarında yanma oldu. Koah hastalığı bulunan Kızbes Aydın da fenalık geçirdi. 

Ali Aydın ile Kızbes Aydın, müdahale emrini verdiği gerekçesiyle 'amir' durumundaki İzmir Valisi Mustafa Toprak ile Toma'da biber gazı ve basınçlı su sıkılmasına kumanda eden polis memuru hakkında suç duyurusunda bulundu.

 

İçişleri Bakanlığı izin vermedi

 

Suç duyurusu ardından savcılık, soruşturma için İçişleri Bakanlığı'ndan, Vali Mustafa Toprak ve polis memuru için izin istedi. Yapılan inceleme ardından bakanlık izin vermedi. Bakanlık bu kararına, 'Toma'ların ne zaman müdahalede bulunduğunun tespit edilememesi ve polislerin yasal görevlerini yapmalarını' gerekçe gösterdi.  İstanbul'da Toma'dan sıktığı suyla yaralanmaya neden olan polis hakkında 'kasten yaralama' suçundan iddianame hazırlanması üzerine, davayı takip eden Çağdaş Hukukçular Derneği adına Avukat Dinçer Çalım, Danıştay'a itirazda bulundu. Çalım dilekçesinde, şöyle dedi: "Aynı zamanda avukat olan müvekkilimin ve eşinin, gösteriler sırasında çekilmiş görüntülerine, dosyada yer verilerek onların eylemci gibi gösterilmiştir. Müvekkilimin ve eşinin eylem sırasındaki görüntülerini ayrıntılı olarak dosyada yer veren polis, ne hikmetse onlara hangi Toma'nın müdahale ettiğini ise, tespit edememiştir. Oysa Toma'larda görüntü kaydı mevcuttur. Kamu görevlilerinin işledikleri suçlarda bu şekilde korunmaları, bir devlet politikasıdır. Ve bu devlet politikasının adı 'cezasızlık politikasıdır' İçişleri bakanlığının bu kararın düzeltilmesini istiyoruz." Şikayette bulunan Avukat Ali Aydın ise, kendisi ile ilgili kayıtlar olduğu halde Toma'nın su sıktığı an ile ilgili görüntü kayıtları bulunmadığını belirterek, şöyle konuştu: "Bu bizce emniyet tamamen lehine olana delileri toplayıp veriyor. Biz gruptan ayrıldıktan sonra bize su ve biber gazı sıktılar. Ben ve eşim bundan etkilendik. Eşim koah hastası ve yeniden bu hastalığı nüksetti."