Ankara Sincan Cezaevi'nde 5 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan eski HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sırasında Diyarbakır’ın Silvan ilçesini ziyaret etmelerinin ardından hakkında açılan davada hâkim karşısına çıktı. Baluken savunmasında, olayların yaşandığı dönemde dokunulmazlığının bulunduğu için yargılamanın yapılamayacağını, Figen Yüksekdağ'ın ölümden döndüğünü belirterek “Güvenlik güçleri tarafından orantısız güç ve şiddet kullanıldı. Aksine bu yargılamalar yapılacak ise güvenlik güçleri yargılanmalı. Zira orantısız güç ve şiddet kullanıldı” dedi.
Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sırasında ilçeye girişleri engellenen eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve milletvekilleri İdris Baluken ve Çağlar Demirel, Altan Tan, Ahmet Yıldırım, Ertuğrul Kürkçü, Mehmet Ali Aslan ve Saadet Becerikli hakkında “Görevi yaptırmamak için direnmek”, “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” ve “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamalarıyla açılan davanın duruşması, Silvan Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mezopotamya Haber Ajansı'nda yer alan habere göre, tutuklu bulunduğu, Sincan Cezaevin’den Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden bağlanan Baluken savunmasında şunları söyledi: “O dönem yapılan hukuksuz sokağa çıkma yasakları nedeniyle Silvan halkının yaşam ve barınma hakkı gibi birçok hayati öneme sahip hakları ellerinden alınmıştır. Ben ve diğer arkadaşlarımız Diyarbakır Milletvekili olarak Silvan halkının sesini duyurabilmek için, yanlarında olabilmek için olay günü Silvan’a gelmiştik. Heyet halindeydik. O gün itibariyle milletvekiliydim. Aynı zamanda grup başkan vekiliydim ve Barış Heyeti’nde bulunmaktaydım. Olayların olduğu zaman yasama dokunulmazlığımız mevcut idi. Dolayısıyla bu olaylar nedeniyle yargılama yapılamaz. Bu, bir siyasi tartışma konusudur. Biz bunu TBMM’de sürekli olarak dile getirdik. Olay günü Silvan’da sokağa çıkma yasağı olan mahalleler için herhangi bir tabela veya işaret bulunmamaktaydı. Anayasa'da güvence altında olan haklarımız için sesimizi duyurmaya çalıştığımız sırada güvenlik güçleri tarafından orantısız güç ve şiddet kullanıldı. Hatta Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ da ölümden döndü. O gün herhangi bir şekilde güvenlik güçlerine saldırı olmadı. Aksine bu yargılamalar yapılacak ise güvenlik güçleri yargılanmalı. Zira orantısız güç ve şiddet kullanıldı” diye konuştu.
İlçedeki gerilimi azaltmak için mülki idare amirleriyle görüşmeler yaptıklarını ifade eden Baluken, “O dönem Silvan’da halkın yaşam hakkı, sağlık hakkı, barınma hakkı, iletişim hakkı ve eğitim hakkı başta olmak üzere anayasal güvence altına alınan hakları neredeyse tamamen askıya alınmıştı. İnsanlar dışarıya çıkamıyordu. Çocuklar eğitime gidemiyordu. Bebeklere mama dahi alınamıyordu. İnsanlar neredeyse evlerine hapsolmuştu. O nedenle mağduriyeti yaratan bu uygulamaların kabul edilemez olduğunu tüm kamuoyuna göstermek istedik. Söz konusu sokağa çıkma yasağı sınırları belli olan bir yasak durumu değildir. Diyarbakır’ın bazı yerlerinde iki yılı aşkın bir süre sokağa çıkma yasağı oldu. Birkaç gün olsaydı biz demokrasi ve diplomasi yoluyla en azından mağduriyetleri giderirdik” ifadelerini kullandı. Güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanırken kimsenin zarar görmemesi için aracılık yapmaya çalıştıklarını dile getiren Baluken, iddianamede olayların çarpıtıldığını sözlerine ekledi.
Duruşmaya katılan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın avukatı Muhammed Aydın, şikâyetlerinin devam ettiğini belirtti.
Eski HDP Milletvekili Çağlar Demirel’in de savunma yaptığı duruşmaya Figen Yüksekdağ, aynı saatlerde başka bir duruşmaya SEGBİS’le bağlanması nedeniyle katılamadı.
Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmayı 26 Ocak’a erteledi.
TIKLAYIN - HDP: Silvan'da Figen Yüksekdağ'ın üzerine ateş açıldı